Sudan'da psikologlar savaşın etkilerini azaltmak için çalışıyor

Sudan’da 10 ayı geride bırakan iç savaştan etkilenen kadın ve çocuklar için bir grup psikolog çalışma başlattı. Çalışma kapsamında psikolojik destek sunan uzmanlar, dijital medyada yayınladıkları görsellerle de savaşın etkisini azaltmayı amaçlıyor.

MAYSA AL QADİ

Sudan- Sudan'da ordusu ve paramiliter yapı Hızlı Destek Kuvvetleri (HDK) arasında 15 Nisan 2023’te başlayan çatışmalar devam ediyor. Savaşın sürdüğü 10 ay boyunca binlerce insan yaşamını yitirirken, binlerce insan da yerinden edildi.

Sudan’da 2018 yılında artan ekonomik kriz protestolarına sahne olan Sudan, 2019 ve 2021 yıllarındaki askeri darbelerle siyasi ve ekonomik anlamda giderek istikrarsızlaştı. 2023’te Sudan ordusunun kendi kurduğu paralel bir ordu gibi kullandığı HDK ile başlayan çatışma bugün büyük bir iç savaşa dönüşmüş durumda.

Savaşın yaşamın her alanına sirayet ettiği ülkede, halkın can güvenliği yok. Zorla yerlerinden edilenler, temiz su ve temel gıda maddelerine de ulaşamıyor.  Savaşın yükünü ise en çok kadınlar ve çocuklar üstlenmiş durumda. Savaştan etkilenen çocuklara ciddi psikolojik travmalar görülüyor.

Savaşın özellikle çocuklarda geri dönülemez psikolojik etkiler yaratabileceğini hatırlatan Sudanlı Psikologlar, savaşın savaşın halk üzerindeki etkilerini azaltmak için her kuruma görev düştüğünü belirtti.

‘Yaşananlar karşısında insanlar kaygı hali yaşıyor’

Psikolog Namariq Fath Al-Rahman, Sudan'da devam eden çatışmaların kadın ve kız çocuklarının psikolojik sağlığını büyük ölçüde etkilediğini belirterek, "Geçtiğimiz dönemde yerinden edilmiş kadınlara ve bölge sakinlerine yönelik psikolojik destek oturumlarında yaptığım çalışmalarda savaşın psikolojik sorunlara neden olduğunu gördük. Çatışmalar istikrarsızlık ve güvenlik açısından derin bir psikolojik etki yaratıyor. Kadınlar ve çocuklar, başkent Hartum'da yaşanan çatışmalara, ceset ve yıkım sahnelerinin yarattığı travmaya maruz kalıyor. Yaşananlar karşısında insanlarda şok, gerginlik ve kaygı hali yaratıyor” şeklinde konuştu.

‘Savaşın etkilerini azaltmak için medyanın rolü önemli’

Namariq Fath Al-Rahman, psikolojik etkilerin nasıl azaltılacağına ilişkin ise şöyle konuştu: "Medyayla başlamalıyız, çünkü bazılarının amacı korku ve dehşeti yaymak. Son dönemde, medyanın bunu açıkça ortaya koyan pek çok görselin yayınlandığını ve dolaşıma girdiğini fark ettik. Medya aracılığıyla yayılan teröre karşı durulmalı ve topluma olumlu mesajlar verilmeli. Ayrıca birçok kuruluşun ve birçok mahalle komitesinin yürüttüğü psikolojik destek oturumları da var. Kadınlarda travmayı ve stresi hafifletmeye, gerçekliği ve başa çıkmanın daha iyi yollarını tartışmaya teşvik etmek için psikologlarla iş birliği içinde çalışıyoruz.”

Kadın ve çocuklar için girişim başlatıldı

Psikolog Etidal Warraq ise, savaş ve krizlerden psikolojik olarak en çok etkilenen grubun yerlerinden edilen kadınların olduğunu çünkü kadınların topraklarına bağlılıklarının daha yüksek olduğunu kaydetti. Etidal Warraq, yerinden edilen kadın ve çocuklar için bir girişim başlattıklarını belirterek, konuşmasına şu sözlerle devam etti:

“Erkeklerin günlerini ev dışında geçirmesi, kadınların ise evde kalmaya zorlanması ve bazen baskı ve şiddete maruz kalması nedeniyle yerinden edilmiş kadınlar, toplumsal baskılar başta olmak üzere pek çok baskıya maruz kalıyorlar. Pek çok sivil, ailesinin ve yakınlarının bulunduğu bölgelere göç etti. Birçoğu hayal kırıklığına uğradı ve ağır psikolojik travmalara maruz kaldı.

Yerinden edilenler zor durumda olduğundan ev sahiplerinin bu durumu kabul etmesi gerekiyor. Girişim olanların etkisini azaltmak, korku ve kaygıyla nasıl başa çıkılacağı konusunda rehberlik sağlamayı amaçlıyor.

Dijital medyada da kısa mesajlarla çok sayıda eğitici konular yayınladık ve bunu yapmaya devam ediyoruz.”