Sudan’da çatışmaların sonlanması için farklı senaryolar konuşuluyor

Sudan’daki çatışmalar ardında kriz ve yıkım bırakarak çözüm bekliyor. Ülke için farklı senaryolar konuşulurken halk çözüm ne olursa olsun insani krizin çözülmesi için barışın sağlanmasının öncelikli hedef olması gerektiğini dile getiriyor.

AYA İBRAHİM

Sudan- Sudan’da 15 Nisan 2023 tarihinde başkent Hartum ve Darfur bölgesinde, Sudan ordusu ve paramiliter Hızlı Destek Güçleri’nin (RSF) arasında başlayan çatışmalar devam ediyor. Çatışmaların şiddetlenmesiyle birlikte ülkede büyük insani krizler ve hak ihlalleri gerçekleşiyor. Özellikle kadın ve çocukların etkilendiği çatışma bölgelerinde taciz, tecavüz ve katliam gibi durumlar günlük olarak yaşanıyor. Öte yandan binlerce insan şiddetin odağından kaçarak yer değiştirmek zorunda bırakılıyor.

Son zamanlarda ülkede yaşananlarla ilgili en sık dile getirilen ‘Sudan krizine ilişkin beklenen senaryolar neler?’ sorusu. Yaşanan iç çatışmanın sonucunda birkaç farklı senaryo üzerinde duruluyor. Bölgedeki dengeler açısından da ülkenin geleceği merak uyandıran bir konu. Uluslararası güçlerin müdahalesiyle Sudan'ın farklı etnik ve bölgeler arasında bölünmesi riski konuşuluyor. Bu durum, ülkede daha fazla çatışmaya ve insani krize yol açabilir. Çatışmaların uzun bir zaman yayılması ise ülkede geri dönülmez bir yıkım anlamını taşıyor. Şuan ülkede yaşayanlar için en umut verici senaryo müzakerelerin yapılması ama saldırı ve çatışmaların şiddetlenmesi bu durumu da şimdilik imkansız kılıyor.

‘Ülkeyi cihatçı gruplar için bir tiyatro alanı haline getirmeyi umuyorlar’

Ajansımıza konuyu değerlendiren Gazeteci Rawya Muhammad Othman, çatışmanın başlangıcında iki taraf arasında anlaşmaya varıldığına dair işaretler olduğunu ancak zaman geçtikçe farklı senaryoların dillendirildiğine dikkat çekiyor. Rawya Muhammad Othman, dış müdahalelerin yoğun bir şekilde yaşandığına işaret ederek “Bu, ülkeyi cihatçı gruplar için bir tiyatro alanı haline getirmeyi umuyorlar diye düşünüyorum" diyor.

Senaryolar arasında ülkenin parçalanmasının da sayıldığını ifade eden Rawya Muhammad Othman, “Bu durum Sudanlıların kimliksiz ve vatansız bırakılması anlamına gelir. Aynı zamanda bu daha fazla yer değiştirme, hastalık ve açlık anlamına geliyor. Çatışmaları arttıracak adımlardan kaçınılmalı, müzakerelerden uzaklaşmak da çatışmaları şiddetlendirecektir” şeklinde konuşuyor. 

‘Sivilleri koruyun’

Çatışmanın iki tarafı arasında anlaşma sağlanması ve silah seslerinin susturulması, barışın sağlanması çağrısında bulunan Rawya Muhammad Othman, “Birleşmiş Milletler destekli insan hakları kurumları Sudan savaşında sivilleri korumak için 'bağımsız ve tarafsız bir güç' kurulması çağrısında bulundu. Her iki tarafı da cinayet, sakatlama ve işkence dahil olmak üzere savaş suçlarıyla suçladılar ve onları silahlandıran ve finanse eden yabancı hükümetlerin suç ortağı olabileceği konusunda uyarıda bulundular. Sudan’da sivillerin artık korunması gerekiyor” diyor.

En çok kadınlar zarar görüyor

Çatışmalardan zarar gören kadınlar için çalışan Salma Awad Fadil da savaştan en çok etkilenen grubun kadınlar olduğuna dikkat çekerek “Savaşın durması için çatışmanın çözülmesi gerekiyor ki Sudan da özgürleşebilsin. Yeniden şehirler inşa etmek için çalışmalıyız” diye ifade ediyor.

‘Sosyal barışı tesis etmemiz gerekiyor’

Demokratik Birlikçi Parti Başkanı ve Ulusal Güçler Koordinasyonu üyesi Ishraqa Sayed Mahmoud ise şunları söyledi  “İki taraf arasında müzakere ile sona eren herhangi bir savaş, galip tarafın sadece askeri zafere değil, barışa dayalı Sudan’ı yeniden kurma müzakeresi de olacaktır. Mevcut durumda Sudan ordusu kazanırsa, sosyal barışı tesis etmemiz ve savaşın geride bıraktığı birçok olguyu ele almamız gerekir.”

Sudan’da çatışmaların son bulmasını isteyen insanlar ne olursa olsun insani krizin çözülmesi ve toplumsal barışın sağlanmasının öncelikli hedef olması gerektiğini dile getiriyor.