Siyasetçiler’den Firyal Süleyman Halid tepkisi: Mücadelesini biz miras alıyoruz

Siyasetçi Firyal Süleyman Halid’in katledilmesine tepki gösteren siyasetçi kadınlar, Federe Kürdistan hükümetinin sessizliğinin, suikastlere cesaret verdiğini belirterek, “Mücadelesini biz miras alıp büyüteceğiz” dedi.

MEDİNE MAMEDOĞLU

Amed- Federe Kurdistan Bölgesi’nin Kerkük şehrinde, Kuzey ve Doğu Suriye'nin Hesekê kentinden Firyal Süleyman Halid adlı siyasetçi ve kadın hakları savunucusu suikast sonucu katledildi. 2 kişi tarafından ateşli silahla gerçekleştirilen suikastın ardından güvenlik güçleri olaya ilişkin soruşturma başlattığını bildirdi. Yaşanan katliama Kürdistan, Ortadoğu başta olmak üzere birçok ülkeden tepkiler gelirken, kadınlar katliam faillerinin açığa çıkarılması çağrısında bulundu.

Konuya dair görüştüğümüz Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Mêrdin Milletvekilli Saliha Aydeniz ve DBP Kadın Meclisi Sözcüsü Berivan Bahçeci, yaşanan katliamlara sessiz kalarak ortak olan Federe Kürdistan hükümetini eleştirerek, olayın aydınlatılması gerektiğini ifade etti. 

‘Saldırılara karşı ortak mücadele hattı ve ulusal birlik şart’

Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Mêrdin Milletvekilli Saliha Aydeniz, saldırıların dört parça Kürdistan’a dönük olduğuna dikkat çekti. Bakur’da tecrit ve siyasi soykırım politikaları ile yürütülen saldırıların, Başur’da katliamlarla kendini gösterdiğini aktaran Saliha Aydeniz, bu saldırılara karşı ortak bir mücadele hattına ve ulusal birliğin önemine dikkat çekti.  Paydalarda ortaklaşamamanın, varlığını Kürt düşmanlığı üzerine kuranların saldırısına zemin hazırladığına değinen Saliha Aydeniz, Federe Kürdistan Bölgesi’nin Türkiye ile olan temaslarının Kürt halkının kazanımlarına zarar veren bir temelde olduğunu söyledi.

‘Kürt partileri birbirlerini güçlendiren davranış içinde olmalı’

Firyal Süleyman Halid’in katledilmesini ve bölgeye dönük SİHA saldırılarını örnek veren Saliha Aydeniz konuşmasının devamında şunlara yer verdi: “Türk devleti Başur’daki yönetimi açıkça çıkarları doğrultusunda kullanıyor. Bu saldırılar Başur kazanımımızı tehlikeye sokan saldırılardır. Sık sık ‘sınırımızda Kürt devleti istemiyoruz’ diyerek, işgal pratiğini devam ettiren Türk devleti, artık çıkarlarına hizmet etmediği takdirde Başur’a saldırırken de ikinci kez düşünmeyecek. Başur çok uzun zamandır Kürt siyasiler için güvenilir bir yaşam alanı olmaktan çıktı. Tam da bu sebeple Kürtler, Kürt partileri, grupları birbirini zayıflatacak pratikler içinde değil tam tersine birbirini güçlendiren davranışlar içerisinde olmalı. Türkiye’de 2015 yılından bu yana siyasi alanda Kürtlere yönelik kumpas operasyonları yapıyor. Çöktürme planı devrededir. Başur’da da bu planı KDP üzerinden yapmak istiyor. KDP’nin buna göz yummaması ve bu kumpasın bir parçası olmamasını önemsiyoruz. Yüzyıllardır Kürdistan’ın her bir toprağında filizlenen mücadelenin bir başka mücadeleye su olmasına defalarca şahit olduk. İhtiyacımız olan birliktir.”

 ‘Verilmek istenen mesajın bilincindeyiz’

 Katliamlarla kadın mücadelesini yürüten ve yürütmeye devam edecek olan kadınlara bir mesaj verilmek istendiğine yer veren Saliha Aydeniz, bu politikaların bilincinde olduklarını ve son ana kadar mücadelelerinden geri adım atmayacaklarını vurguladı. Katliam faillerinin açığa çıkarılması için her alanda çalışma yürüteceklerini belirten Saliha Aydeniz, “Kadınların katledilmesi, bu fikriyatın ve insanca yaşamın önüne geçip kapitalist modernitenin büyütülmesinin amaçlanması demektir. Kadını yaşamın her alanından uzaklaştırmak isteyen, sadece ucuz işgücü olarak gören, siyasetteki varlığını sadece ‘sembolik ve göstermelik’ olarak kabul eden, ‘makul ve makbul’ olmayan kadına ceza kesmeye çalışan erkek egemen zihniyetin karşısında yaşamı ören bu kadınların ardılları var. Biz bu mücadeleden asla ama asla vazgeçmeyeceğiz. Asla evlere hapsolmayacak, kadının yaşamın her alanında olma mücadelesinden, kendisi olma mücadelesinden asla vazgeçmeyeceğiz. Bugün onlar Firyal’i katletti; nasıl ki Nagihan’ın kalemi yerde kalmadıysa, kadınlar o kalemi daha da keskinleştirip sözünü söylediyse, Firyal’in mirası da bizlerdedir, mücadelesi bizlerle büyüyecek. Bu bir son değil, bir başlangıç olacak” sözlerini kullandı.

‘Hedef alınan Kürt kadınlarının özgürlük mücadelesidir’

Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) Kadın Meclisi Sözcüsü Berivan Bahçeci de, sistemin bu katliam politikaları ile asla amacına ulaşamayacağı mesajını verdi. Yaşanan katliama kimsenin sessiz kalmaması gerektiğini söyleyen Berivan Bahçeci, “Heval Nagihan’ın ardından, özgürlük mücadelesini yürüten Firyal yoldaşımızda katledildi. Bu durumun Süleymaniye’de ki katliamdan bir farkı yoktur. Bu zihniyet ve erkek devlet aklı kadınlar için çalışan, bunun için mücadele eden kadınları hedef alıyor. Bunun içinde kirli bir politika uyguluyorlar. Bizler bu politikayı kabul etmiyoruz. Bu katliamları da kınıyoruz. Bu katliamların failleri bulunana kadar davamızdan vazgeçmeyeceğiz. Federe Kürdistan hükümeti bu katliamcı zihniyete gözünü kapatıyor ve bununla katliamların önünü açıyor. Bu mücadele büyük bedellerle buraya geldi, onların bayrağı asla yere inmeyecek. Onların yolundan yürümeye devam edeceğiz. Bu katliamlara karşı mücadelemizi daha da yükselteceğiz” şeklinde konuştu.