Serêkaniyê ve Girê Spî işgali 5’inci yılında: Direnişimizle komploya yanıt veriyoruz

Türk devletinin Serêkaniyê ve Girê Spî’yi işgali 5’inci yılında. İşgalin, Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’a yönelik gerçekleşen uluslararası komplonun devamı olduğunu vurgulayan Serêkaniyêli kadınlar, direnişleriyle komploya yanıt verdiklerini belirtti.

RONÎDA HACÎ

Hesekê – Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’a yönelik uluslararası komplo 26’ncı yılını geride bıraktı. Komplonun 20’nci yıldönümünde 9 Ekim 2019'da Türk devleti Serêkaniyê ve Girê Spî’yi işgal etti. 5 yıldır çetelerin ve Türk devletinin işgali altındaki kentlerden, binlerce yurttaş göç ederek, Kuzey ve Doğu Suriye Özerk Yönetim bölgelerine göç ettirildi.

200 binden fazla yurttaş Serêkaniyê’den göç etti. Kuzey ve Doğu Suriye’nin çeşitli kentlerine yerleşen yurttaşlardan 16 bini Hesekê kentinde kurulan Waşokanî Kampı’na yerleştirildi. Özerk Yönetim himayesindeki kamplar Birleşmiş Milletler’den yardım almıyor. Göçmenler kentlerine dönecekleri umuduyla mücadele veriyor.

Aynı zamanda işgal altındaki bölgelerde kadınlara yönelik taciz, şiddet, işkence ve kaçırılma gibi yaşam hakkı ihlalleri yaşanıyor. Çok sayıda kadın işgalci Türk devletine ait çetelerin cezaevlerinde akıbetleri belirsiz olarak tutuluyor.

Waşokanî Kampı’nda yaşayan Serêkaniyêliler, işgalin 5’inci yılında, bir kez daha kentlerini işgalcilerden geri alacaklarını belirterek, yaşadıklarını anlattı.

‘Direniş yolunu seçtik’

Kamp sakinlerinden Zibêda Ehmed Serêkaniyê işgalinin uluslararası komplonun bir devamı olduğunu vurgulayarak, şöyle konuştu:

"Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan'a karşı başlatılan komployla aynı tarihte neler yaşandığını herkes biliyor. Halkı ve önderini ayırmaya kalkıştılar fakat başarılı olamadılar. Komplo bugün de her şekilde devam ediyor. Serêkaniyê’ye yönelik işgal de bu komplonun bir devamıdır. Bizler de Waşokanî Kampı’nda 5 yıldır varlığımız ve direnişimizle komploya karşılık veriyoruz.  Sınırları geçebilirdik fakat bunu yapmadık. Ülkemizi, şehrimizi kurtarmak için direniş yolunu seçtik. Kampta göçmenler birçok zorluk yaşıyor ama kimse açlıktan ölmüyor, bizim haklarımız var ve sonuna kadar haklarımızın peşinde olacağız.”

‘Türk devleti topraklarımızla örgütlülüğümüzü de hedef aldı’

Serêkaniyê’ye yönelik işgalin toprakla birlikte esasta halkların iradesine bir saldırı olduğunu belirten Serêkaniyêli Emîna Ehmed, Serêkaniyê’de işgal öncesi örgütlü ve güvenli bir yaşamı inşa ettiklerini vurgulayarak, “Fakat Türk devleti örgütlülüğümüzü ve güvenli yaşamımızı hedef alarak saldırdı. 5 yıldır kampta yaşıyoruz, göçmenlerin durumu zor, bugüne kadar insani yardım kuruluşları çadırımızı değiştirmedi. Yapılan yardımlar göçmenlere yetmiyor, kış için çadırlarımızı yenileyeceğiz. Biz Serêkaniyê’ye dönmek istiyoruz, Türk devletinin gelip evimizi, şehrimizi işgal etme, bizleri çadırlarda yaşatma hakkı yoktur. İnsani kuruluşlara sorumluluklarını yerine getirmeleri çağrısında bulunuyoruz, toprağımızı istiyoruz, başka bir şey istemiyoruz.”