Rojava sınırından seslenen kadınlar saldırılara karşı birlik çağrısı yaptı
Pirsûs’ta toplanan kadınlar yaptıkları yürüyüşle barış taleplerini haykırırken, katliam politikalarına karşı ulusal birlik çağrısında bulundu.
MEDİNE MAMEDOĞLU
Riha- Kuzey ve Doğu Suriye'ye yönelik saldırılara karşı Kobanê'nin karşısında bulunan Riha'nın Pirsûs (Suruç) ilçesinde bir araya gelen yüzlerce kişi saldırılara tepki gösterdi. Saldırlar karşısında Rojava halkının yanında olduklarını bir kez daha gösteren yüzlerce kişi polis engeline rağmen yürüdü. Eyleme katılan kadınlar barış taleplerini dile getirirken, Kürtler arasında ki ulusal birliğin ise bir an önce sağlanması çağrısında bulundu.
Pirsûs’un girişinde saatlerce bekletilen kitle kontrol noktasının ardından sınıra yakın bir bölgeye geçti. Burada ellerinde pankartlar ile polis ablukası altında basın açıklaması yapan kitle ardından, “Yaşam zinciri” oluşturdu. Sadece kadınların katıldığı zincir dakikalarca devam ederken, barış taleplerini haykıran kadınlar daha sonra slogan ve zılgıtlarla yürüyüşe geçti. Polislerin engelleme girişimlerine rağmen yürüyüşe devam eden ve taleplerini haykıran kadınlar yapılan müdahalelilere ise, “Yeter artık savaş olmasın barış için yürüyoruz. Bizi değil çeteleri engelleyin” sözleri ile tepki gösterdi.
Slogan ve zılgıtlarla dakikalarca yürüyen kadınlar saldırı tehditlerine yanıt verirken, Kürt halkının da Rojava halkı ile beraber olduğunu sık sık ifade etti. “Her yer Rojava her yer direniş”, “Birlikte kazandık birlikte savunacağız” ve “Rojava kırmızı çizgimiz” yazılı pankartları taşıyan kadınlar yaşadıkları öfkeyi dile getirirken, sürecin savaşla değil barışla yürütülmesi gerektiğini de yeniledi.
Yürüyüşe katılan kadınlar, Rojava’yı her ne pahasına olursa olsun savunacaklarını söyleyerek, değerlendirmelerde bulundu.
‘Bu halkın gölgesinden korkuyorlar’
“Biz buraya yaşam için barış için geldik. Artık ölümler ve savaşlar yaşansın istemiyoruz” diyen Bedriye Ulutaş, “Rojava’da yeniden savaş başladı, İŞİD yeniden ortaya çıktı. Erdoğan’ın desteği ile o çeteler bunu yapıyor. Biz bu savaşa ve bu çözümsüzlüğe karşıyız. Kürt halkını katletmek için ellerinden geleni yapıyorlar. Bugün kadınları ve çocukları katlediyorlar. Yine insanları yerlerinden yurtlarından göçe zorluyorlar. Bu durum bu şekilde devam etmez. Suriye’deki sorun savaşlarla değil, çözümle hallolur. Biz barış dedikçe onlar savaş diyor. Biz yaşam dedikçe onlar ölüm oluyor. Her gün üzerimizden tanklar ve toplar geçiyor. Artık yeter diyoruz. Bu halktan kadınlardan ve çocuklardan ellerini çeksinler. Bu halktan korkuyorlar, halkın gölgesinden korkuyorlar. Korktukları için bu şekilde her alandan saldırıyorlar. Bir yandan kayyımlarla bir yandan cezaevleri ile bir yandan da savaşla geliyorlar. Biz Kürt’üz varlığımızı asla inkâr etmeyeceğiz. Rojava bizim onurumuzdur. Kendi halkımız için gerekirse ölürüz. Elimizden geldiğince her alanda direneceğiz. Ne çocuklarımızı ne de halkımızı yalnız bırakmayız” diye belirtti.
‘Kürt halkı bu saldırılara karşı bir olmalı’
Rojava Devrimi’ni ve kazanımlarını korumak için mücadele edeceklerini söyleyen Rabia Ekinci şunlarıı belirtti: “Burada biz anneler ve kadınlar Rojava için toplandık. Rojava için her şeyi yaparız. Biz savaş istemiyoruz. Burada sınıra barış demek için yürüyeceğiz. Bu halkın düşmanları bu halktan korktukları için bugün her alanda bize saldırıyorlar. Eğer korkmasalardı böyle yapmazlardı. Bu şekilde savaşla hiçbir yere varamazlar. Anneler ağlamasın artık, onurlu bir barış yaşansın artık. Kürt halkı çok zorluk çekti. Bu tarihte ki en zorlu süreçleri onlar yaşadı. Bu halkın artık barışa ve yaşama ihtiyacı var. Rojava için elimizden ne geliyorsa onu yapacağız. Biz aylarca bu sınırda mücadele ettik. Bugün dört parçayı ayırdılar her parçada ayrı zulüm var. Eğer biz bir olmazsak tek tek yok olacağız. Bir olmamız yan yana olmamız gerekiyor. Şuan en önemli şey bu, bir olup yan yana mücadele etmemiz gerekiyor.”
‘Düşman varlığımızdan korkuyor’
Yürüyüşe katılan Nesibe Küçükkılıç da “Biz kadınlar kan dökülsün istemiyoruz. Bir olalım ve mücadele edelim. Bugün her alandan bu halka saldırıyorlar. Biz bu topraklarda doğduk ve büyüdük. Kendi topraklarımızı istiyoruz. Kimse kendi topraklarında mülteci olmasın. Bugün binlerce insan yaşadıkları yerden göç etmek zorunda kalıyor. Bu en büyük kötülük, hem bunu yapıyorlar hem de insanları katlediliyorlar. Biz bu savaştan ve bu süreçten razı değiliz. Bugün Rojava vurulunca bizim yüreğimiz de yanıyor. Asla kabul etmiyoruz ve her daim karşısında olacağız. Son damla kanımıza kadar Rojava halkının yanında olacağız. Bu düşman bizden korkuyor, mezarlarımızdan korkuyor tek bir sözümüzden korkuyor. Ama barış için direneceğiz” şeklinde konuştu.
‘Rojava yalnız değildir’
Nedime Elvan Yıldırım ise Kuzey ve Doğu Suriye’nin devrimin ilk zamanlarından bu yana hedefte olduğunu söyleyerek, “Rojava halkına yıllardır zulüm uygulanıyor. Bu zulmün sona ermesi gerekiyor. Bunu kabul etmediğimiz için buraya geldik. Bir değil, iki değil bu savaş yıllardır devam ediyor. Sadece bizim değil bütün dünyanın bu zulme dur demesi gerekiyor. Biz ne olursa olsun halkın yanında olacağız. Rojava halkı asla yalnız değildir. Onların mücadelelerini selamlıyoruz. Artık Kürt halkının yaşamından ve topraklarından uzak dursunlar” diye vurguladı.
‘İŞİD’e güvenenler kaybedecek’
Direnişe devam edeceklerini asla geri adım atmayacaklarını kaydeden Leman Özkan da “Bir halkın topraklarına girip, zalimlik ediyorlar. Bunu hiç birimiz kabul etmiyoruz. Zalimlere karşı direneceğiz. Bugün buradayız yarın halk için oraya da gideriz. Çocukları ve kadınları katlediyorlar. Zalimlerin zulmünün bir an önce bitmeli. Kürt halkı hep baskı altına alıyorlar, Rojava ile beraber Kürt halkı bir statü kazandı. Bugün bu ana dilden ve bu kimlikten korktukları için oraya saldırıyorlar. Halkın özgür olmasına tahammül edemediler. Biz de onlarla beraber ayağa kalkacağız. Eğer mücadele etmezsek buraya da aynı şeyi yapacaklar. İŞİD’e güvenenler kaybedecek, zafer bu halkın ve mücadelesinin olacak” dedi.