Qamışlo Kantonu’nda Mala Jin ile toplumsal dönüşüm sağlanıyor

Kuzey ve Doğu Suriye’de Qamışlo Kantonu’nda kadınların yaşadıkları sorunların çözümüne yönelik oluşturulan mekanizmalardan biri olan Mala Jin ile toplumsal dönüşüm sağlanıyor.

SORGUL ŞEXO

Qamişlo – Kuzey ve Doğu Suriye’de kadınların yaşadıkları sorunların çözümüne yönelik geliştirilen mekanizmaların çalışmaları toplumsal dönüşümü de sağlıyor. Bu mekanizmalardan biri de Qamişlo Kantonu’ndaki Kadın Evi/ Mala Jin. Mala Jin Müdürü Behiye Murad, yaptıkları çalışmalarla neyi hedeflediklerini anlattı.

‘Özgürlük hareketinin kararlılığından etkilendik’

Köklerini yitirdikleri bir dönemde 1980’li yıllarda Kürt Özgürlük Hareketi’nin ortaya çıkmasıyla Kürtler olarak tarihlerini tanımaya başladıklarını anlatan Behiye Murad, “Öğrenim sürecinden sonra evlendim. Kültür sanat grupları o dönem provalarının çoğunu benim evde yapardı. Kürdistan’ın her köşesinden gelen oluyordu. Bu durum kişiliğim üzerinde çok etkisi oldu. Baas rejiminin işkencelerine karşı toplumu gizli bir şekilde örgütlüyorduk. En çok da özgürlük hareketinin fikir ve mücadelesinden, devrimcilerin ahlak ve kararlılığından etkilendik. Biz kadınlar olarak insanız, onurumuz ve değerimiz var. Kişiliğimin inşası oradan başladı" dedi.

‘Kadınlarla bir grup oluşturarak sorunları çözdük’

Rojava Kadın Devrimi’nden önce toplumun sorunlarının çözümüne yönelik mahallede, “uzlaşma komiteleri” şeklinde çalışma yürüttüklerini söyleyen Behiye Murad, "Çünkü biz bu toplumun bir parçasıyız, iyisinden de kötüsünden de sorumluyuz. Kadınlar olarak bir grup oluşturduk ve sorunları çözdük. Anlaşmazlıklardan doğan toplumsal sorunları diyalogla çözerdik. Aileleri hiç ara vermeden ziyaret ederdik. İlk yürüyüşümüzde grubumuz güçlendi. Rojava Kürdistan'da devrimin kıvılcımları çıktığında biz de içindeydik. Bu süreç içerisinde Kadın Evi çalışmalarına başladım ve halen de bu çalışmayı sürdürüyorum” şeklinde konuştu.

‘Erkekler de sorunlarını Mala Jin’e taşıyor’

Mala Jin’i ilk açtıklarında kadınların gelmeye korktuklarını, sorunlarını aktaramadığını anlatan Behiye Murad, şunları ifade etti:

“Kadınların evlerinden çıkıp kuruma gelmesi, sorunlarını aktarması ayıp olarak görülürdü. Ancak sonrasında bu durum değişti ve kadınlar yaşadıkları sorunları kuruma taşıyabildiler. Bir kadın ve bir erkek kadın evine geldiler ve sorunlarını aktardılar. Sonrasında adalet ve eşitliğin uygulandığını görünce bize karşı görüşleri değişti. Sorunlarını dinledik, analiz ettik ve sorunlarına ilişkin çözüm yollarını geliştirdik. Bu arada bir güven duygusunu da oluşturdu. Artık erkekler de yaşadıkları sorunları kadın evine taşıyor. Bizim amacımız demokratik bir toplum ve aileler inşa etmek.”

‘Kadın ilkelerini toplum önce onaylamadı’

Kadın ilkeleri ilk yayınlandığında toplumun önce karşı çıktığını aktaran Behiye Murad, “Kadın da erkek de şikâyet ederse herkes fikrini söyler ama biz bu iki görüş arasında doğruyu ortaya koyarız ve ona göre uzlaştırmaya çalışırız. Tek bir tarafı dinlenemiyoruz ve ona göre de karar vermiyoruz. Bunca yıl verilen mücadelenin sonucudur bu. Bu özellikle kadınların ilkelerini oturtmakla mümkün oldu. Bu ilkeler ilk yayınlandığında, toplum böyle bir adımı onaylamadı ve karşı çıktı. Özellikle bazı kabul edilemez noktalar şunlardı: Çocuk yaşta evlendirme, miras ve çok eşlilik durumları. Birçok çaba, toplantı ve seminerden sonra çocuk evlendirmelerde azalmalar oldu. Ancak bölgede yaşanan savaş süreci içeresinde bazı aileler kızlarının DAİŞ tarafından kaçırılıp satılmaması için 14 yaşında evlendirdi.”

‘Dijital şiddete karşı tedbirler alınmalı’

Kadın kanun ve ilkelerinin uygulanmasıyla en derin sorunların çözümünün mümkün olduğunu vurgulayan Behiye Murad, görülen sorunları şöyle aktardı: “Şiddet, cinayet, ihanet ve intihar olayları devam ediyor. Mesela geçen yıl dijital şiddet nedeniyle 50-60'tan fazla şikâyet aldık. Bu durum için bizler de okullarda, mahallelerde ve her yerde dijital şiddete karşı tedbirler aldık. Genç kadınların erkeklerin şantajlarına karşı kendilerini nasıl koruyacaklarına dair medya da adım atmalıdır. Medya konuyla ilgili programlar yapmalıdır.”

‘Aile Hukuku toplumun genel sorunlarına cevap niteliğinde’

Aile Hukuku’nun sadece kadının değil erkeklerin ve çocukların haklarını da koruduğunu belirten Behiye Murad, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Aile Hukuku toplumun genel sorunlarına bir cevap niteliğinde. Çocukların velayeti konusunda da değişiklikler yapıldı. Erkeklerin aile hukukunu iyi okuması gerekiyor. Gözlemlerimize göre 2022 sonunda çıkan Aile Hukukunun da kendine göre bir sonucu var. Önümüze çıkan tüm sorunları toplumsal bir uyum içinde çözmeye çalışıyoruz. Amacımız aile birliğini oluşturmak. Tüm sosyal ilişkilerde sevgi, saygı ve en önemlisi karşılıklı anlayış olmalıdır. Demokratik bir aile kurmak için birlikte yaşamaya çalışırız.”