Ortadoğulu kadınlar Suriye için endişeli!

Mısır’da Müslüman Kardeşler, Yemen’de Husiler, Afganistan’da Taliban örneklerini veren kadınlar, HTŞ’nin geçici hükümet kurduğu Suriye’de de benzer bir tablonun ortaya çıkmasından dolayı endişe duyduklarını belirterek, Suriye halkına uyarıda bulundu.

SENA AL-ALİ

Haber Merkezi- Mısırlı Temyiz Avukatı Hiyam Al-Janaini, Suriye'nin Süveyda kentinden Süveyda Hareketi aktivisti Ghada Al-Shaarani, Yemenli gazeteci, siyasetçi ve yazar Shaima Ramzi, Mısır’dan Suriye’ye, Yemen’den Sudan’a egemen devletlerin Ortadoğu politikalarını ve kadınların durumunu değerlendirdi. 

Mısır’da “25 Ocak Devrimi” olarak da bilinen ayaklanmaların üzerinden 13 yıl geçerken, devrimin ardından adaletsizliği reddeden kadınlar, onurlu ve özgür bir yaşam talebinde bulundu. Özellikle Müslüman Kardeşler'in siyaset sahnesinde liderliği ele geçirmesinden sonra yeniden çeşitli baskılarla karşı karşıya kalan kadınlar, Tahrir Meydanı’nda sık sık bir araya gelerek, hakları için mücadelelerini sürdürdü.

‘Mısır’daki senaryo Suriye’de tekrarlanıyor’

Mısır’da Temyiz Avukatı Hiyam Al-Janaini, Mısır halkının, demokrasiyi hiçe sayan Hüsnü Mübarek'e karşı ayaklandığını vurgulayarak, “Mısır bir hapishaneye dönüştürüldü, ancak kadınlar bu uygulamalara karşı büyük bir direnç gösterdi. Suriye’de Beşar Esad rejiminin düşmesiyle birlikte Tahrir El Şam, yönetimi ele geçirdi. HTŞ, kadınlara giyimleri, siyasi veya sosyal faaliyetleri veya çalışmaları nedeniyle saldırılmayacağına dair sözler veriyor. Biz de Müslüman Kardeşler'in bu gibi sözlerine aldanmıştık. Mısır’daki senaryo şu an Suriye’de tekrarlanıyor” uyarısında bulundu.

‘Müslüman Kardeşler de söz vermişti ama…’

Kadınların mücadelede cesur olmaları gerektiğini vurgulayan Hiyam Al-Janaini, "Mısırlı kadınlar, Müslüman Kardeşler yönetimi döneminden önce kadınların elde ettiği hakları etkileyecek her türlü tedbiri, mevzuatı veya uygulamayı tamamen reddettiler. Bu anlamıyla tüm kadınların birlikte hareket etmesi ve hakları için mücadele yürütmesi gerekiyor. Müslüman Kardeşler iktidara geldiğinde kadınlara başörtü konusunda müdahalede bulunmayacaklarına dair sözler verdi, ancak daha sonra sokaklarda kadınları durdurarak dinlerini sorgulamaya başladı. Kadınlar yanlarında bir erkekle yürüdüklerinde durdurulup akraba ilişkileri sorgulandı ve birçok kez saldırıya maruz kaldı. Aynı durum toplu taşımalarda da yaşandı. Suriye’de de bir sonraki aşamada aynı tablo ortaya çıkabilir” ifadelerinde bulundu.

Cihadist HTŞ’ye karşı uyarılarda bulunan Hiyam Al-Janaini şöyle konuştu: “Suriyeli kadınlar, gelecekte yaşanabilecek tehlikelere karşı öncelikle haklarına sahip çıkmalı. Önceki dönemlerde elde ettikleri kazanımları birlik olup korumalıdırlar. Kadınlara dayatılan ihlallere boyun eğmemelidirler” dedi.

‘Suriyeli kadınlar haklarından vazgeçmeyecek’

Suriye'nin Süveyda kentinden Süveyda Hareketi aktivisti Ghada Al-Shaarani, Suriyeli kadınların haklarından vazgeçmeyeceğini belirterek, kadınların ötekileştirilmeyi kabul etmeyeceğini dile getirdi. Ghada Al-Shaarani, “Suriyeli kadınlar yıllardır mücadele yürütüyor ve artık bir olgunluk ve farkındalık aşamasına ulaştılar. Biz Suriyeli kadınlar, din, dil, mezhep ayrımı gözetmeksizin her vatandaşın eşit koşullara sahip olmasını istiyoruz. Tüm halkların haklarının yer aldığı, cinsiyet eşitliğinin sağlandığı bir anayasa istiyoruz. Kadınların tüm alanlarda yer almasını ve eşit haklara sahip olmasını talep ediyoruz. Kadınların katılımı olmazsa hiçbir devrim başarılı olamaz ve hiçbir ülke ilerleyemez" sözlerine dikkat çekti.

‘Yemen’de kadınların üzerinde baskılar arttı’

Husiler ile Yemen hükümeti arasındaki iç savaş devam ederken, başta Husilerin kontrolündeki alan olmak üzere ülkenin çeşitli kentlerinden yaşam hakkı ihlallerine ilişkin haberler gündeme düşüyor. Yıllardır başkent Sana'yı kontrol eden Husiler’in uygulamalarından en çok zarar gören kesim ise kadınlar oluyor. Gazeteci, yazar ve siyasetçi Shaima Ramzi, Husilerin tamamen mezhepçi bir bakış açısıyla hareket ettiğini söyleyerek, özellikle kadınların üzerinde baskılarını yoğunlaştırdığını kaydetti. 

‘Afganistan’daki tablonun Suriye'de de tekrarlanacağından korkuluyor’

İran, Afganistan ve Suriye'nin de son zamanlarda Siyasal İslam grupları tarafından kontrol edilen ülkeler olduğunu kaydeden Shaima Ramzi, “Kadınlar toplumdan, siyasetten, hukuktan yani kısacası her alandan uzaklaştırılmak isteniyor. Bu ülkelerde kadınlar siyasi kararlara katılmasın diye sesleri kısılmak isteniyor. Suriye’yi uzun yıllardır yöneten Esad rejimi, kadınlara ve topluma karşı birçok ihlalde bulundu. Esad rejiminin devrilmesiyle HTŞ iktidara geldi, ancak HTŞ’nin de pek farklı olmayacağını düşünüyoruz.

HTŞ’den Taliban’a bu gruplar görünürde başka bir modelken, aynı mezhep ve etnik yaklaşımı takip ediyorlar. Afganistan’daki tablonun Suriye'de de tekrarlanacağından korkuluyor. Kadınlar, bu grupların uygulamalarına ilişkin korkularını topluma açıkça ifade etmelidir” şeklinde konuştu.