ASMAA FATHI

Kahire- Mısır özellikle İsrail’in Gazze saldırılarının ardından yoğun göç alan ülke kategorisinde yer alıyor. Son zamanlarda ülkeye yaşanan yoğun göç dalgası ülkede sıklıkla tartışılıyor. Hükümet konuyla ilgili yasal düzenlemeler yapacağını duyursa da aktivistler özellikle savaşlardan ve çatışmalardan kaçan kadınlar için acil önlem alınmasını savaşın durdurulmasını istiyor. Psikolojik danışman Zainab Ali ile Mısır Sosyalist Partisi ve Mısırlı Kadınlar Ulusal Cephesi liderlerinden Dr. Karima El-Hafnawy, Mısır’da kadınların yaşadığı zorlukları ajansımıza anlattı.

Göç dalgası ekonomiyi etkiledi

Şiddete karşı mücadele yürüttüklerini ve kadınları her alanda güçlendirmek için uluslararası kuruluşlarla birlikte birçok projeyle işbirliği içinde olduklarını belirten Zainab Ali, “Komşu ülkelerde yaşanan savaşlardan kaynaklı bu yıl Libya, Irak, Sudan ve Filistin’den Mısır’a göçler oldu. Göçlerle birlikte ülkede yaşam olumsuz etkilendi, kira fiyatları önemli ölçüde arttı. Ekonomik zorluklar nedeniyle birçok kadın kamusal alanda çalışmaya başladı. Bir mesleği olmayanlar bile özel projelere yönelerek el sanatlarını öğrenip çalışma yaşamına adım attı” dedi.

Zainab Ali, kadınların yaşadıklarını belgelemeleri konusunda çekingen olmamalarını isteyerek “Taciz suçları artık ağır suç olarak cezalandırılır hale geldi. Kadınlara çağrımız, maruz kaldıkları ihlallere karşı susmamaları ve rapor etmeleridir” dedi.

‘Savaşlar kadınların yükünü arttırdı’

Uluslararası kurumların Ortadoğu'daki kadınlara büyük önem vermeye başladığını düşünen Zainab Ali, son olarak şöyle konuştu: “Uluslararası kuruluşlar çeşitli araç ve prosedürleri kullanarak, kadınlara projeler şeklinde destek sağlamaya başladı. Bilindiği üzere savaş politikaları nedeniyle kadınlar ailenin geçimini sağlayan kişileri kaybetmesi nedeniyle birincil sorumlu kişi haline geldi. Ayrıca birçok kadın gıda yoksulluğu ve diğer sorunlarla karşı karşıya kaldı. Savaşlar ve çatışmalar kadınların yükünü artırdı. Savaşlar da dahil olmak üzere çalkantılı koşullardan etkilenen kadınlar, cinsel şiddet, yoksulluk, katliam gibi ihlallerle karşı karşıya kaldılar. Son bir yılda şiddet oranlarında bir artış yaşanırken, Ortadoğu ülkelerindeki mevcut olayların önümüzdeki bir yılda kadın koşullarında bir iyileşmeyi sağlamayacağı görülüyor.  Bu bağlamda yerel ve küresel seviyelerde feminist dayanışmanın etkisi önemli olacak.”

‘Mücadelede daha gidecek çok yol var’

Mısır Sosyalist Partisi ve Mısırlı Kadınlar Ulusal Cephesi liderlerinden Dr. Karima El-Hafnawy, toplumsal kültür nedeniyle kadınların ayrımcılığa maruz kaldığını söyleyerek, şiddetin çeşitli biçimleriyle mücadelede daha gidilecek çok yolun olduğunu ifade etti. Karima El-Hafnawy, “Kadınların karar verme pozisyonlarına ulaşmasında bazı başarılar elde etse de hala kadınlara yönelik bir ayrımcılığın yaşandığını söyleyebiliriz. Yerel düzeyde iş hukuku, şiddet ve kişisel statüye dair bazı tartışmalar devam ediyor, ancak konular hakkında henüz bir karar alınmış değil” diye belirtti.

‘Barış için ortak çaba gösterilmeli’

Sudan’da geçtiğimiz yıl başlayan çatışmalara dikkat çeken Karima El-Hafnawy, “Sudan’da yaşanan çatışmalar halk ve kadınlar üzerinde olumsuz etkiler yarattı. Sudan’da kadınlar savaşın bedelini ağır ödüyor. Darfurlu kadınlar, katliam, soykırım politikaları ve tecavüz saldırılarına maruz kalırken, İsrail’in Gazze Şeridi’ne yönelik saldırılarında ise çoğunluğu kadın ve çocuk olmak üzere 31 bin kişi katledilirken, 7 bin 500 kişi de tutuklandı. Kadınlara yönelik devam eden ihlaller ve baskılar karşısında tüm partilerin, kurum ve kuruluşların ortak çaba göstermesi gerekiyor” dedi.