Libya’nın 13 yılı: Gelmeyen demokrasi artan istikrarsızlık

Libya’da 17 Şubat 2011’de başlayan ve dönemin lideri Muammer Kaddafi’nin ölümü ile sona eren ayaklanmaların üzerinden 13 yıl geçmesine rağmen halka vadedilenler gerçekleştirilmediği gibi, siyasi istikrarsızlık her geçen gün artıyor.

İBTİSAM AXFİR

Bingazi- ‘Arap Baharı’ olarak tanınan ve ilk kıvılcımı Tunus’ta yakılan süreç, diktatörlüklerin devrilmesine sebep olurken, halka da büyük umut oldu. İnsan haklarına, eşitliğe dayalı demokratik bir sistem vaat eden sürecin hemen sonrasında yeni iktidarlar ve farklı yöntemlerle aynı baskı ortamı yaratıldı. Ayaklanmaların başladığı 11 yılından bu yana istikrarın sağlanamadığı Ortadoğu ülkeleri günümüzde daha büyük bir savaşın içine çekiliyor. Bu ülkelerden biri de Libya. Libya’da 17 Şubat 2011 tarihinde Bingazi kentinde başlayan ayaklanmalar kısa sürede tüm ülkeye yayılarak, 42 yıl Libya’yı yöneten Muammer Kaddafi’nin 20 Ekim 2011'de Sirte'de öldürülmesi ile son bulmuştu. 8 ay 6 gün süren ayaklanmalara kadınlar başta olmak üzere halkın her kesiminden katılanlar oldu. Demokrasi için sokağa çıkan halk evlerine yeni bir iktidar ve uzun soluklu bir siyasi istikrarsızlıkla döndüler.

Libya’daki 17 Şubat 2011 ayaklanmalarına destek veren kadınlar, ayaklanma sürecini ve sonrasını değerlendirdi.

‘Devrim sonrası birçok alanda değişim oldu’

Ayaklanmaya ilk günden itibaren katılan ve ön sıralarda yer alan Gazeteci Hind Al- Huni, 17 Şubat ayaklanmaları sonrası önemli değişimlerin yaşandığına inanıyor. Devrim olarak tanımladığı sürecin öncesinde halk olarak kendilerini özgür bir şekilde ifade edemediklerini söyleyen gazeteci, değişimin ekonomik ve sosyal alanlar başta olmak üzere her alana etki ettiğini savundu.

Hind Al- Huni, 17 Şubat sonrasında sivil toplum örgütlerinin sayısının arttığını ifade ederek, özelde kadın hakları savunucularının örgütlendiğine işaret etti. Basın konusunda da önemli adımların atıldığını söyleyen Hind Al- Huni, ayaklanma sonrasında gazete ve televizyon kanallarının da sayısının arttığını hatırlatarak, “Öncesinde tek düze bir yaşam içindeydik artık bir çeşitlilik var” dedi.

‘13 yıldır istikrar tam olarak sağlanamadı’

13 yıldır istikrarın tam olarak sağlanamadığına dikkat çeken Hind Al- Huni, verilen çabaların önündeki en büyük engelinde siyasi istikrarsızlık olduğunu kaydederek, “Hâlâ bölünmelerden mustaribiz. 13 yıldır devam eden istikrarsızlığı ortadan kaldıracak bir akla ve köklü ve hızlı bir çözüme ihtiyacımız var. Yeni nesilden umutluyuz. Fakat onlarda birçok zorlukla karşı karşıyalar. Libya'da daha fazla zaman kaybetmeden barışın hakim olmasını umuyoruz. Savaş ülke kaynaklarını ve gençleri etkiliyor. Parçalanmış bir ülkede yaşamanın getirdiği yükü onların da taşımasını istemiyoruz” diye konuştu. 

‘Devrimden çok şey umuyorduk’

17 Şubat’ı Devrim olarak tanımlayan Yazar Hanaa Bodbus ise "Devrimden çok şey umuyorduk. Yeni ve farklı bir deneyim olduğu için seçimlerin yapılmasından çok mutluyduk. Ancak devrimimizin karşısına birçok zorluk çıktı ve hedeflerine ulaşması engellendi. İnsanların umutlarını ve özlemlerini boşa çıkardı" sözleri ile gelişen sürecin yarattığı hayal kırıklığını dile getirirken, tüm yaşanan olumsuzluklara ve siyasi gerilimlere rağmen 17 Şubat’ın, “Geleceğine sahip çıkan bilinçli ve cesur bir nesil” yarattığının altını çizdi.

“Devrim yapılırken oluşturulan hedeflere sonrasında ulaşılamadı” diyen Hanaa Bodbus, bunun nedenini ayaklanmadaki ortak ruhun sonrasında yakalanamadığına bağlıyor. "Yeni nesillerin eliyle ortaya çıkacak pek çok olumlu şey ve pek çok iyi şey var" diyerek, umutlarının olduğunu söyleyen Hanaa Bodbus, savaşın yılları alacak psikolojik sorunlar bıraktığına değindi.

‘Devrim sonrası bazı şeyler daha da kötüye gitti’

Siyaset bilimci, hak savunucusu Aişa Abdulsalam da 17 Şubat sonrası dış müdahalelerin olduğunu hatırlatarak, bu süreci başarısızlığa bu müdahalelerin götürdüğünü savundu. Aişa Abdulsalam sözlerini şöyle tamamladı: “Devrim sonrası en olumlu şey sivil toplumun örgütlenmesi ve derneklerin açılması oldu. 13 yıl sonra, altyapı, sağlık ve eğitimin iyileştirilmesi gibi bazı hedeflere ulaşılacağını umuyorduk. Devrimin bazı hedeflere ulaştığı inkar edilemez, ancak birçok şey değişmedi ve diğerleri daha da kötüleşti" diyerek, Libyalı gençler ve kadınlar için daha iyi bir gelecek umduğunu sözlerine ekledi.