EBİR MUHAMED

Qamişlo –Türkiye’nin ilk kadın genel yayın yönetmeni Gurbetelli Ersöz’un yaşamını yitirdiği 7 Ekim tarihi, Kürt Kadın Gazeteciler Günü olarak kutlanıyor. Gurbetelli Ersöz’ün izinde hakikatin sesi olan Kürt kadın gazeteciler, medyadaki eril, cinsiyetçi ve şiddet diline karşı mücadele yürütüyor.

Kuzey ve Doğu Suriye’de çalışan Kürt gazeteciler, 7 Ekim Kürt Kadın Gazeteciler Günü’nün anlam ve önemini ajansımıza değerlendirdi.

‘Şehitlerin mirasını devam ettiriyoruz’

Ronahî TV muhabiri Cûdî Elî, hakikat yolunda canlarını feda eden kadın gazetecilerin mirasına değer verdiklerini belirterek, "Biz Kuzey ve Doğu Suriye'deki kadın gazeteciler olarak çalışmalarımızı Gurbetelli Ersöz, Deniz Fırat, Nujiyan Erhan gibi hakikat yolunda şehit olan kadın gazetecilerin mirasını devam ettirerek sürdürüyoruz. Bizler için Kürt gazeteciliği alanında tarihi başarılar bıraktılar. Rojava Kürdistan'da basının gelişmesinde ilk kadın gazeteciler büyük rol oynadı. Bu kadınlar mücadele ederek bu günlere gelmemizin yolunu açtılar. Bu yüzden onları hakikatin öncüleri olarak görüyoruz ve Rojava'daki kadın gazeteciler üzerinde etkili oldular. Rojava Kürdistan’da medya alanında çalışan kadınların ilgi çekici çalışmaları var. Özellikle kadınların yönettiği bağımsız TV, dergi, ajans ve radyo istasyonları kuruldu” ifadelerinde bulundu. 

‘Saldırı bize geri adım attıramaz’

Rojava TV sunucusu Êva Hesê ise, geçtiğimiz günlerde Federal Kürdistan'ın Silêmanî kentinde iki Kürt kadın gazetecinin Türk devleti tarafından katledildiği saldırıya dikkat çekerek, şöyle konuştu: "Türk devleti her zaman Kürt kadınların iradesini kırmaya çalıştı. Geçtiğimiz günlerde Silêmanî kentinde gazeteci yoldaşlarımız Gülistan Tara ve Hêro Behadîn Türk devleti tarafından hedef alınarak katledildi. Yaşanan saldırı bize geri adım attıramaz, aksine daha da güçleniyoruz ve çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Kuzey ve Doğu Suriye'de kadın gazeteciler hakikat yolunda büyük çaba harcıyor. Bu alanda bilgi ve gelişme önemli. Şüphesiz kadın gazeteciliği iki temele dayanıyor; Bunlardan biri hedeflere ulaşma mücadelesi, ikincisi ise kendini inşa etmektir. Bu temelde Kuzey ve Doğu Suriye'deki tüm kadın gazetecilerin kendilerini geliştirmeleri, sınırları aşmaları ve medya alanında iyi bir temel oluşturmaları gerekiyor.”

‘Uluslararası yasalar uygulanmıyor’

Nefel Production muhabiri Lava Îbrahîm de, son yıllarda dört parça Kürdistan'da gazetecilere yönelik saldırıların arttığına işaret ederek, "Mevcut savaşın yanı sıra gazetecilere yönelik özel savaş da yürütülüyor. Bu yıl Jin TV kanalının hedef alınmasının yıldönümüydü ve aynı zamanda Silâmanî’de iki kadın gazeteci hedef alındı.  Ayrıca Rojhilat Kürdistan’da gazeteci Pexşan Ezizi ve arkadaşına idam cezası verildi. Türkiye cezaevlerinde de yüzlerce tutuklu gazeteci var. Öte yandan Güney Kürdistan'da gazetecilerin çalışmaları engelleniyor. Türk devletinin işgal saldırılarının kamuoyuna aktarılmaması için gazetecileri hedef alıyorlar” dedi.

Gazetecilerin haklarını korumaya yönelik uluslararası yasaların varlığına rağmen uygulanmadığını kaydeden Lava Îbrahîm, sözlerini şöyle tamamladı: “Kuzey ve Doğu Suriye Kadın Medya Birliği (YRJ), gazetecilerin haklarını korumak için çalışmalar yapıyor. Kadın gazeteciler olarak güçlü bir dayanışma içerisindeyiz. Doğrudur, gazetecilerin haklarını koruyan yasalar var, ilgili kurumlar öyle diyor, ama gazeteciler korunmuyor. Kuzey ve Doğu Suriye'de haklarımızı koruyan YRJ'nin varlığı nedeniyle şanslıyız. Bize çalışmalarımızı güçlendirme, sürdürme ve bizi engellemeye çalışan her türlü girişimin önünde durma gücü veriyor. Başarı ve özgürlük elbette gazeteciler aracılığıyla sağlanacaktır."