Haber Merkezi- Kongra Star Koordinasyonu, işgalci Türk devletine bağlı çetelerin Efrin- Şehba ve Haleb'e yönelik saldırılarının yanı sıra Şêxmeqsud Savunma Gücü’ne bağlı 3 genç kadının esir alınmasına ilişkin yazılı açıklama yayınladı.

Açıklamada, saldıran çetelerin, her ne kadar Heyet Tahrir El Şam (HTŞ) adına ve farklı isimlerle saldırsalar da aslında IŞİD çeteleri olduğu ve uluslararası kirli planlara göre saldırdıklarına dikkat çekildi.

Açıklamada, saldırıların amacının Rojava Devrimi'nin kazanımlarını ortadan kaldırmak ve Demokratik Özerk Yönetim sistemini yok etmek olduğu belirtilerek, "Suriye topraklarını bölmek istiyorlar. Suriye'yi kendi aralarında yönetip çıkarlarına göre tasarlamak istiyorlar. Bu amaçla topluma soykırım yapılıyor. İşgal yoluyla Kürtlerin varlığını ve özgürlüğünü yok etmek istiyorlar. Bu plan işgalci Türk devleti tarafından Suriye halkına karşı uygulanmaktadır” denildi.

Açıklamada özellikle Kürt halkının hegemonik güçlerin bu eylemlerine ve kirli politikalarına karşı direndiği; varoluşları ve özgürlükleri için savaştığı, demokratik bir sistemi kurduğu vurgulanarak, Efrîn ve Haleb halkının 6 yıl boyunca her türlü zorluğa karşı eşsiz bir mücadele verdiğine dikkat çekildi.

‘Êzidî kadınlara yaptığı muameleyi hatırlatıyor’

Açıklamada, halkın iradesine karşı, Türk devletinin öncülüğünde (eski adıyla El Nusra) HTŞ çetelerinin Şehba ve Haleb'in Şêxmeqsûd ve Eşrefiye mahallelerine saldırarak suçlar gerçekleştirdiği belirtildi. Şêxmeqsûd halkını savunan 3 kadın savaşçının esir alındığına dikkat çekilen açıklamada, "Kadın esirlerin gördüğü muamele, tüm dünyaya DAIŞ’in Şengal’de Êzidî kadınlara yaptığı muameleyi hatırlatıyor” ifadelerine yer verildi.

‘Kadınlar azmi ve iradesiyle bir devrim gerçekleştirdi’

Açıklamada, bu zalim ve kirli yaklaşımın sorumlusunun işgalci Türk devleti, Erdoğan ve yandaşları olduğuna işaret edilerek, “Kadın savaşçılar bölge halkının varlığını ve özgürlüğünü koruyor. Kadınların mücadelesi ve direnişi bugün tüm dünya tarafından bilinmektedir, herkes için büyük bir umut yaratmıştır. Dünya kadınları için bir öz savunma kaynağı haline geldi. Kadınlar azmi ve iradesiyle bir devrim gerçekleştirdi” denildi.

‘Kadın savaşçılar için ayağa kalkmaya çağırıyoruz’

Açıklamanın sonunda kadın savaşçıların yakalanması ve onlara yönelik uygulamalar kınanarak, "Uluslararası af örgütüne, sivil kurum ve kuruluşlara, aydınlara, demokratlara ve özgürlükçülere bu saldırılara sessiz kalmamaları çağrısında bulunuyoruz. Kadın savaşçıların yakalanması ve savaş ahlakı dışındaki bu yaklaşım kabul edilmemeli, buna karşı bir tavır sergilenmelidir. Bu uygulamaya karşı daha çok örgütleneceğimizin, topraklarımızı koruyacağımızın, savaşçı ve savunucu sayımızı artıracağımızın, yoldaşlarımızın intikamını alacağımızın sözünü veriyoruz. Kazanacağız ve işgalcilere daha büyük darbeler vuracağız. Fedakar ve dirençli kadınların öncülüğünde tarihi cevaplar vereceğiz. Tüm dünya kadınlarına büyük ilham kaynağı olan üç kadın savaşçı için ayağa kalkmaya ve yaşam hakkını korumaya çağırıyoruz” ifadelerine yer verildi.