‘Kırsal bölgelerdeki kadınlar en temel haklarından yoksun bırakılıyor’

Kadın Programları Merkezi Direktörü Rafah Najah Ayyash, kırsal bölgelerdeki kadınların en temel haklarından bile yoksun bırakıldığına dikkati çekerek, kadın örgütlerini bütüncül ve kapsamlı hizmetler sunmaya çağırdı.

NAGHAM KARAJEH

Gazze – Kırsal bölgelerde yaşayan kadınlar, sosyal, ekonomik, yasal ve sağlık haklarından yararlanamıyor. Kadın Programları Merkezi Direktörü Rafah Najah Ayyash, kırsal bölgelerdeki kadınların en temel haklarından yoksun olduğunu anlattı.

Kırsal mahallelerde yaşayan kadınların, her türlü şiddete maruz bırakıldığını ve ailelerinin tüm sorumluluğunu da omuzlarına yüklendiğini dile getiren Rafah Najah Ayyash, “Yardıma başvuran kadınların çoğu boşanmış, eşini kaybetmiş, kanser hastası ve geçimini sağlayacak kimsesi olmayanlar” dedi.

‘Mümkün olduğunca kalıcı iş fırsatları vermeye çalışıyoruz’

Kadın Programları Merkezi’nin kadınlara yönelik psikolojik, sosyal ve ekonomik destek hizmetleri, farkındalık çalışmaları ve mesleki eğitimler düzenlediğini aktaran Rafah Najah Ayyash, “Kadınların işgücü piyasasına katılabilmeleri için de çalışmalar yürütüyoruz. Kadınlara yoğun eğitim kursları vererek ve onları çalışma yaşamına dahil ederek mümkün olduğunca kalıcı iş fırsatları vermeye çalışıyoruz” şeklinde konuştu. 

Hizmet merkeze gelemeyen kadınlara da veriliyor

Merkezin rolünün sadece merkeze gelen kadınlara hizmet vermekle sınırlı olmadığını sözlerine ekleyen Rafah Najah Ayyash, aile sağlığına destek projesi de yürüttüklerini anlattı. Rafah Najah Ayyash, hizmetlerin eksiksiz olarak kadınlara ve ailelerine sunulduğunu, özellikle hareket edemeyen yaşlılar başta olmak üzere çok fazla kadına ulaşmayı hedeflediklerini söyledi.

‘Kadınlar çaresiz bırakılıyor’

Kötüleşen ekonomik koşullar içerisinde kadınların çaresiz bırakıldığına vurgu yapan Rafah Najah Ayyash, “Yaşanan ekonomik kriz kadınlarda bir çaresizlik yaratarak psikolojik sorunlara sebep olmaktadır. Küçük projelere sahip kadınlar, pazarlama ve tanıtım konusunda zorluklar yaşıyor. Günlük geçimlerini sağlamak için temel sermayenin bir kısmını harcamak zorunda kalıyorlar. Bu durum çoğu zaman projenin başarısızlığına ve maddi kayıplara neden oluyor” dedi.

‘Erkekler, kadınların projelerini engelliyor’

Kadınların maruz bırakıldığı ekonomik şiddetin de çok yönlü olduğuna değinen Rafah Najah Ayyash, şunları aktardı: “Bunların en göze çarpanı ise belli bir projeye sahip olduğunda kadınların kimliklerini yok etmeyi amaçlayan aşırılık yanlısı erkek unsurun egemenliğidir. Kadınların projelerini kendi adlarına yapmaları engelleniyor. Çünkü ‘mülkiyet hakkının sadece erkeklere ait olduğu’ bahanesi öne sürülüyor. Ötekileştirilmiş kadınlar birçok zorluk yaşıyor. Yetenekleri yok sayılıyor, hakları gasp ediliyor, örf ve adetler dayatılıyor, işe alınmıyorlar.”

‘Kırsal bölgelerdeki kadınların genel koşulları iyileştirilmeli’

Rafah Najah Ayyash, kırsal bölgelerdeki kadınların güvenli ve sağlıklı bir ortamda yaşamaları, toplumla bütünleşmeleri, ekonomik olarak güçlenmeleri ve böylece geçici gelirlerinin yanı sıra bir gelir kaynağı yaratabilmeleri için çok çabaya ihtiyaç duyduklarına vurgu yaptı. Kadın örgütlerini başta kırsal bölgelerdeki kadınlara yönelik projeler oluşturmaya, bütüncül ve kapsamlı hizmetler sunmaya, sağlıklı bir şekilde yaşamalarını sağlamak için genel koşulları iyileştirmeye çağıran Rafah Najah Ayyash, “Kadınlar şiddetten arınmış sağlıklı bir ortamda yaşamalıdır” diye konuştu.

‘Kadın olduğum için reddedildim’

Khirbet Al-Adas bölgesinde yaşayan Nadia Madh (38) şiddetin her türlüsüne maruz kaldığını anlattı. Nadia Madh, maruz bırakıldıklarını şöyle anlattı:

“Pes etmedim ancak ekonomik durumum kötüye gidiyordu ve çocuklarımın geçimi için bir işe ihtiyacım vardı. Kadın örgütlerine başvurdum. Tarımsal seraların satışında çalışmaya karar verdiğimde kadın olduğum için satışım sırasında net bir ret ile karşılaştım. Geçici yardım beklemenin yanı sıra mücadeleye devam ettim. Bana yöneltilen ‘namus’ suçlamalarının yanı sıra eşimin ağabeyi tarafından tecavüze ve tacize uğradım. Hamile kaldım ve çevredekiler bana çeşitli iftiralarda bulundu.”