Amed- İnsanları Hakları Derneği (İHD) Amed Şubesi ve kayıp yakınları, “Kayıplar bulunsun failler yargılansın” eylemlerinin 751’inci haftasında Koşuyolu Parkı’nda bulunan Yaşam Hakkı Anıtı önünde buluştu. Eylemde kayıpların fotoğraflarının bulunduğu pankart açıldı.

Bu haftaki eylemde Farqîn (Silvan) ilçesi yol ayrımında 2 Temmuz 1994’te aracı bulunan ve kendisinden bir daha haber alınamayan Dr. Recai Aydın’ın akıbeti soruldu. Eylemde konuşan İHD yöneticisi Ercan Yılmaz, Cumartesi Anneleri’ne dönük polis baskısını kınayarak, Anayasa Mahkemesi’nin (AYM) kararına uyulmasını istedi.

‘Yas sürecimizi yaşayamıyoruz’

Daha sonra konuşan Amed Tabip Odası Başkanı Elif Turan, “Dr. Recai Aydın şahsında emek, barış ve demokrasi mücadelesinde yaşamını yitirenleri anıyoruz” dedi. Burada her hafta bir adalet mücadelesi ve yas sürecinin yaşandığına işaret eden Elif Turan, “Kemiklerimizi bulamadığımızdan yas sürecimizi de yaşayamıyoruz. Kayıplarımız ve failleri bulunsun” diye konuştu.

’29 yıldır Recai Aydın için adalet istiyoruz’

İHD Amed Şubesi Kayıp Komisyonu üyesi Fırat Akdeniz de Doktor Recai Aydın’ın hikayesini anlattı. Recai Aydın’ın Amed’in Xana Axpar (Çınar) ilçesinde sağlık ocağında hekim olarak çalıştığını belirten Fırat Akdeniz, şunları aktardı:

 “2 Temmuz 1994 tarihinde Amed’deki evinden iş yerine gitmek için kendi arabasıyla yola çıkar. Daha sonra aynı gün Recai Aydın’ın arabası iş güzergâhı olmayan Farqîn yolunda, kapıları açık halde bulunur. Ailesi Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığına ve diğer tüm resmi kurumlara başvuruda bulunarak, Recai Aydın’ın akıbeti hakkında bilgi almaya çalışır. Ancak tüm girişimler sonuçsuz kalır. O tarihten bugüne Recai Aydın’dan hiçbir şekilde bir daha haber alınamaz. JİTEM tetikçisi Abdulkadir Aygan 2005 yılında Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı'na yazılı olarak ilettiği ifadesinde, Recai Aydın'ın JİTEM tarafından infaz edilen kişiler arasında olduğu itirafında bulunur. 29 yıldır akıbeti ortaya çıkarılmayan Recai Aydın için adalet istiyoruz.”

Êlih’te kayıplar bulunsun eylemi 587’nci haftasında

Êlih’te de İHD ve kayıp yakınları, eylemlerinin 587’nci haftasında Gülistan Caddesi’ndeki İnsan Hakları Anıtı önünde bir araya geldi. "Kayıplar bulunsun, failler yargılansın" pankartının açıldığı eyleme Yeşil Sol Parti Êlih Milletvekilli Zeynep Oduncu, kayıp yakınları, insan hakları savunucuları, Özgürlük için Hukukçular Derneği (ÖHD) Êlih Şubesi üyeleri, Medeniyetler Beşiğinde Yakınlarını Kaybeden Ailelerle Yardımlaşma, Dayanışma, Birlik ve Kültür Derneği (MEBYA-DER) Şubesi yöneticileri katıldı.

Bu haftaki eylemde 5 Temmuz 1991 yılında evinden alındıktan sonra katledilen dönemin Halkın Emek Partisi (HEP) Amed İl Başkanı Vedat Aydın'ın failleri soruldu. İHD Êlih Şube Yöneticisi Sinan Gegin, Vedat Aydın’ın kaçırılarak vahşice katledilmesinin üzerinden 32 yıl geçmesine rağmen katillerinin halen korunduğuna dikkati çekti.

‘Vedat Aydın katledilmesi karanlıkta bırakıldı’

Sinan Gergin, Vedat Aydın’ın 5 Temmuz 1991 tarihinde gece yarısı kendilerini polis olarak tanıtan 4 kişi tarafından evinden alındıktan sonra 7 Temmuz’da Xarpêt’in Maden ilçesinde bir köprü altında işkenceyle katledilmiş halde bulunduğunu anlattı. Etkin bir soruşturmanın yürütülmediğine vurgu yapan Sinan Gergin, şunları aktardı:

“Vedat Aydın’ın katledilmesinde; tetiği çekenlerin yanı sıra OHAL Valisi Hayri Kozakçıoğlu’nun, dönemin Jandarma İstihbarat Grup Komutan Yardımcısı Aytekin Özen’in, JİTEM elemanı Selahattin Görgülü’nün, dönemin Diyarbakır Valisi, Emniyet Müdürü ile askeri birimlerinin, dönemin başbakanı Mesut Yılmaz ile Cumhurbaşkanı Turgut Özal’ın ve bugüne kadar olayı karanlıkta bırakan hükümetlerin sorumluluğu var. Ellerimiz katillerin yakasında olacak!”

 Açıklama oturma eylemi ile son buldu.