Kayıp yakınları Muhyettin Taştekin için bir araya geldi

Kayıp yakınları, eylemlerinin 808’inci haftasında Muhyettin Taştekin için adalet istedi ve kaybedilenlerin akıbetlerinin ortaya çıkarılması için verdikleri mücadeleden vazgeçmeyeceklerini vurguladı.

Haber Merkezi- İnsan Hakları Derneği (İHD) ile kayıp yakınları, "Kayıplar bulunsun, failler yargılansın" başlıklı eylemlerinin 808’incisini gerçekleştirdi.

Koşuyolu Parkı’nda bulunan İnsan Hakları Anıtı önünde bir araya gelen kayıp yakınları açıklamada yaşamını yitiren ve gözaltında kaybettirilenlerin resimleri taşındı.

İHD Bölge Temsilcisi Tahir Saçaklı, konuşmasına 3 Ağustos Ezîdî Katliamı’nın 10’uncu yıl dönümü olduğunu hatırlatarak başladı ve “Yüzyıllardır bu topraklarda katliamlar yaşanıyor. Yaşanan katliamların hesabı verilmiyor.  Bugün burada bir araya gelme sebebimiz bu katliamların da hesabının sorulması isteğindendir. Bugüne kadar 74 Ferman’da on binlerce Ezîdî katledildi.  Hala bugün de Ezîdîlerin yaşadığı topraklarda katliam devam ediyor” dedi.

Muhyettin Taştekin’in hikayesi okundu

İHD Amed Şube Başkan yardımcısı Suzan Mehmetoğlu, 5 Ağustos 1993’te Mûş’un Anzar (Konutbekler) Beldesi’nde kontra güçler tarafından katledilen Muhyettin Taştekin’in hikayesini, oğlu Nihat Taştekin’in anlatımlarıyla aktardı:

“5 Ağustos 1993’te ellerinde uzun namlulu silahlarla köyümüze gelen 5-6 kişiden oluşan grup içerisinde bulunan bir kişi evimize girdi. Grup içerisindeki diğer kişiler bu sırada kapımızın önünde bekliyordu.  Evimize giren bu kişi babam 60 yaşındaki emekli imam Muhyettin Taştekin’i evden çıkarıp bahçeye götürdü. Bu sırada babam dışında kimsenin dışarı çıkmasına izin verilmedi. Babamın evden dışarı çıkarılmasından kısa bir süre sonra çok sayıda silah sesi geldi. Silah sesinin kesilmesinden sonra dışarı çıktığımızda babamın bahçede kanlar içinde yattığını, silahlı grubun ise Jandarma Alay Komutanlığı’na doğru kaçtıklarını gördüm.

‘Babam infaz edildi’

Bu olaydan önce babam sivil polisler tarafından takip ediliyordu. Babam, yaşadığımız çevrede tanınan, sözü geçen Kürt şahsiyetlerden biriydi. 1990 yılında Avrupa’ya gitmişti ve orada demokratik Kürt siyasetinde aktif rol alan biriydi.  Köye döndükten bir ay sonra babam infaz edildi. Babam öldürüldükten 2 gün sonra TRT, babamın PKK tarafından infaz edildiği haberini geçti. PKK ise yaptığı bir açıklamada olayla ilgilerinin olmadığını açıkladı. Babamın öldürülmesi akabinde sağlıklı bir yargılama süreci yaşanmadı.”

Hikayenin okunmasının ardından kayıp yakınları oturma eylemlerini gerçekleştirdi.