‘Kadınlar komploya karşı eşsiz bir direniş yürütüyor’

Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’a yönelik geliştirilen 15 Şubat Komplosu’nu kınayan Zehra Al-Elî, kadınların komploya karşı eşsiz bir direniş sürdürdüğünü belirterek, komplocuların planlarının gerçekleşmeyeceğini kaydetti.

RONÎDA HACÎ

Hesekê- Hesekê Meclisi Eşbaşkanı Zehra Al-Elî, 15 Şubat 1999'da Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan'a yönelik geliştirilen uluslararası komployu değerlendirdi. Abdullah Öcalan’a yönelik uluslararası komplonun uluslararası kanunlara aykırı olduğunu kaydeden Zehra Al-Elî, komplonun bilinçli olarak geliştirildiğini ve komplo ile halkın iradesinin yok edilmek istendiğini dile getirdi. Zehra Al-Elî, “Komplo Kürt halkının mücadelesi sonucunda boşa çıkarıldı. Bugün uygulanan tecrit de komplonun bir parçasıdır, çünkü Önderliğin yaşam felsefesini tecrit yoluyla sınırlandırmak, engellemek istiyorlar. Ancak komplocuların planları başarılı olamadı, çünkü Önderliğin düşünce ve fikirleri İmralı duvarlarını yıkarak tüm dünyaya yayıldı” diye belirtti.

‘Tecritle kadınların iradesini kırmaya çalışıyorlar’

Zehra Al-Elî, Abdullah Öcalan'a yönelik komplonun kadınların hedef alınarak devam ettiğine dikkat çekerek, konuşmasını şöyle sürdürdü: “Öncü kadınlara yönelik saldırılar Önder Apo'ya yönelik komplonun sürdürülmesinin ikinci ayağıdır. Önder Öcalan felsefesinde kadının özgürlüğünü esas almıştır, çünkü kadınlar eşit, ahlaklı ve özgür bir toplum inşa etmenin temelidir. Kadın devriminde kadınların bir rolü ve misyonu var. Önder Apo'nun felsefesini derinleştiren kadınlar, her alanda örgütlenerek, kadınlar, toplumun ve Önder Öcalan'ın özgürlüğü için eşsiz bir direniş yürütüyorlar. Rojava Devrimi’nde kadınlar Önder Öcalan'ın fiziki özgürlüğünü, kadının ve toplumun özgürlüğünün yükünü omuzladılar, bu yüzden hedef alınıyorlar. Amaç kadınların iradesini kırmaktır ancak kadınlar direniş ve mücadele hattını seçerek davalarında zaferi elde etmeye kararlıdırlar.”

‘Halk sistemle rahat nefes aldı’

Abdullah Öcalan’ın halkın zulüm ve kölelikten kurtuluşunu istediğini kaydeden Zehra Al-Elî, "Bölge halkına yıllarca tek bir sistem dayatıldı ve bu sistem toplumun ve halkın köleleştirilmesine yönelikti. Önder Apo'nun uygulamaya koyduğu Demokratik Ulus Sistemi hayata geçince halk rahat bir nefes aldı ve bu sistemi özgür ve demokratik bir yaşam için uygun buldu. Bu nedenle halk 15 Şubat'ı kara bir gün olarak görüyor, o gün herkes meydanlara iniyor ve Önder Apo'nun fiziki özgürlüğü için çağrı yapıyor” diye belirtti.

‘Kadınların gücünden korkuyorlar’

Kuzey ve Doğu Suriye’ye yönelik saldırılara da işaret eden Zehra Al-Elî, sözlerini şöyle tamamladı: “Kuzey-Doğu Suriye’ye yönelik saldırılar, devrim liderlerinin hedef alınması ve uluslararası devletlerin sessizliği komplonun devam ettiğini ve komplocu güçlerin devrime öncülük eden özgür kadınların gücünden korktuğunu gösteriyor. Uluslararası devletlerin planlarının görünür olduğunu ve halkın da bundan haberdar olduğunu, dolayısıyla planlarının asla gerçekleşmeyeceğini, direnişimiz ve mücadelemizle Önder Apo'yu İmralı hapishanesinden fiziki olarak kurtaracağımızı söylemek istiyoruz.”