Jina İsyanı’na katılan kadınların güçlü talepleri var

Kadın mücadelesinden korkan İran İslam Cumhuriyeti, her fırsatta kadınlara yönelik baskılarını artırırken, ayaklanmanın öncülüğünü yapan kadınların ise güçlü talepleri var.

HÎM RAD

Haber Merkezi – İran’da erk politikalar kadınların yaşamlarına dair birçok kısıtlamayı beraberinde getiriyor. Ülkede uygulanan başörtü zorunluluğu birçok kez tepkilere neden olurken, bu yasağa uymayan kadınlar ise para cezası, tehdit, tutuklama, hapis cezaları ve işkenceye maruz kalabiliyor. Tüm bu baskı politikaları ise kadınlara geri adım attırmıyor.

İran İslam Cumhuriyeti, başörtüsü ya da tesettür giyim adı altında kadınlara dayattığı baskılarla iktidarını güçlendirmeyi hedeflerken, bunun tersi durumunda var olan statüsünü kaybedeceğini düşünüyor.

Kadınların güçlü talepleri var

Peki, İran’da kadınların yaşadığı tek sorunu başörtüsü sorunu mu? Ya da kadınlar sadece başörtü konusunda mı özgürlük istiyor? İran’da kadınlar sosyal, siyasal, toplumsal, kültürel baskı altında.  İran’da Jina Mahsa Amini, başörtüsünü düzgün takmadığı gerekçesiyle katledildi. Şimdi Jina Ayaklanması’yla kadınların güçlü talepleri var. Kadınların ve halkların talepleri özgürlüğüne, demokrasiye ve eşitliğe dayalı talepler. Kadınlar İslam Cumhuriyeti'ni yenmenin yolunu seçti. Bu dönem başörtüsünün kaldırılması ve kadınların bu konudaki ısrarı önemli görünüyor.

Devlet kadın mücadelesinden korkuyor

Başörtüsünü çıkarmak, İran İslam Cumhuriyeti'nin tüm politikalarını reddetmek anlamına geliyor. Devlet, başörtüsünü dayatarak kadın mücadelesinden korktuğunu gösteriyor. Hapis ve para cezaları, tehditler, işkence gibi uygulamalar da bunu gösteriyor. Kadınların öfkesi iyi bir geleceğin olmamasından, öfkeleri gençlerin öldürülmesinden, iş güvencesinin olmamasından, refah ve huzurun olmamasından, eşit toplum ve fırsat eşitliğinin olmamasından kaynaklanıyor. İran'da eşitsizliğe ve çaresizliğe neden olan birçok durum var. Kadınlar ise mücadele ederek haklı taleplerine ulaşmak istiyor.