NUR EL-AHMED

Rakka- 16 Eylül, Kürt genç kadın Jina Emini’nin, İran’daki “ahlak polisi” tarafından başörtüsünden saç teli göründüğü için gözaltında katledilmesinin 3’üncü yıldönümü. Bu olay İran’da kadınlara yönelik baskıcı rejime karşı büyük bir kadın ayaklanmasını tetikledi ve Jin Jiyan Azadî sloganı etrafında dünya çapında dayanışmaya dönüştü.

Suriye Kadın Meclisi Üyesi İtimad Ahmed, “Jina Emini, İran’daki otoriter zihniyetin kurbanı oldu. İran yönetimi, kadınlara kıyafetlerinden başlayarak hayatın her alanında baskıcı yasalar dayatıyor, onları eğitim ve çalışmadan mahrum bırakıyor. Bu, kadınlara yönelik açık bir düşmanlıktır. Jina Emini’nin katledilmesi, kadınların güçlü duruşuyla tarihin akışını değiştirdi” dedi.

Jina Emini’nin adalet ve özgürlük için bir sembole dönüştüğünü vurgulayan İtimad Ahmed, “O, baskıcı yasalara boyun eğmeyi reddetti. Bu yüzden binlerce kadına yol gösteren bir ışık oldu. İran sınırlarını aşan bu kıvılcım Ortadoğu’ya ve dünyaya yayıldı. Kadınlar eşitlik, özgürlük ve adalet için ayağa kalktı” şeklinde konuştu. ‘Jin Jiyan Azadî’ sloganıyla başlayan sürecin sadece bir ayaklanma değil, somut sonuçları olan bir dönüşüm olduğunu vurgulayan İtimad Ahmed “Her özgürlüğe susamış kadına cesaret verdi; korku zincirini kırdı, zulme karşı ses yükseltmesini sağladı. Bu slogan kadınlar için güç ve ilham kaynağına dönüştü” diye ifade etti.

‘Ortak ve örgütlü bir kadın mücadelesi şart’

İtimad Ahmed, bu ayaklanmanın İran ve Rojhilat’taki kadınlara derin bir bilinç kazandırdığına dikkat çekerek konuşmasına şu sözlerle devam etti:  

“Kadınlar özlerine yöneldiler, toplumun özgürlüğünün kadın özgürlüğünden başladığını kavradılar. Kadının erkekle eşit haklara sahip olması, onurlu ve özgür yaşaması gerektiğini anladılar. Bu hedefe ulaşmak için örgütlü ve ortak bir kadın mücadelesi şarttır.”

‘Ayaklanma yeni bir dil yarattı’

Kuzey ve Doğu Suriye’deki kadınların tavrına da işaret eden İtimad Ahmed, “Bölgedeki kadınlar bu ayaklanmaya açıklamalar ve eylemlerle destek verdiler, suçluların yargılanmasını talep ettiler. Jin Jiyan Azadî sloganını haykırdıklarında, biliyorlardı ki dünyanın herhangi bir yerinde bir kadının özgürlüğü, ancak kadınların dayanışmasıyla mümkündür” şeklinde konuştu. “Dünyanın dört yanında kadınlar şiddete ve baskıya karşı seslerini yükselttiler. Bu, kadınların ortak mücadelesinde birleştirici bir sembole dönüştü” diyen İtimad Ahmed, ayaklanmanın küresel kadın dayanışması için yeni bir dil oluşturduğunu anlattı.  

‘Bu ayaklanma her zaman hatırlanmalı’

İtimad Ahmed, “Jin Jiyan Azadî, uzun vadelidir. Kadınlar kölelik ve baskının tozunu silkeleyip karar mekanizmalarında öncü rol üstlenmelidir. Bu slogan bütün kadınları özgürlüğe ve haklarına ulaştıracaktır” diye belirtti. Suriye Kadın Meclisi’nin rolüne de değinen İtimad Ahmed, kadınların bilinçlenmesi ve örgütlenmesi için yoğun çaba harcadıklarını ifade etti ve “Her kadına haklarını öğretmek, onu şiddet ve sömürüden korumak, onurunu ve özgürlüğünü savunmak için çalışıyoruz. Kadınlar böylece her türlü baskıya karşı durabilir” dedi. İtimad Ahmed son olarak Jin Jiyan Azadî ayaklanmasının hafızalarda canlı tutulması gerektiğini ifade etti ve “Bu ayaklanma her zaman hatırlanmalı, cesaret, güç ve direnişin sembolü olarak dünyaya yayılmalıdır” şeklinde konuştu.