ZEYNEB ÎSA

Qamişlo- Kuzey ve Doğu Suriye’de Türk devletine bağlı çetelerin saldırıları devam ederken, işgal saldırılarına karşı direniş de sürüyor. Savaş cephelerinden her gün yeni hikayeler duyuluyor. Kuzey ve Doğu Suriye'deki farklı topluluklardan kadınların hikayeleri kadınların kalemiyle birer birer yazılarak tarih sayfalarına giriyor. Bu hikayelerden biri de Arap halkından YPJ savaşçısı Irûba El Keno’nun (Avaşin Ristem Cudi) hikayesi.

Irûba, 19 Aralık'ta Türk devletinin Tişrîn Barajı'na saldırısı sonucu hayatını kaybetti. Ajansımıza konuşan Irûba'nın ailesi, Irûba'nın Arap toplumundaki kadın düşmanı tutumu ortadan kaldırmak ve demokratik bir yaşam inşa etmek amacıyla YPJ Kadın Savunma Birlikleri'ne katıldığını belirtti. Irûba’nın annesi Foza Salih ve kız kardeşi Fatme El-Keno, Irûba’nın hayatı ve kişiliğini ajansımıza anlattı.

‘Erk zihniyeti yıkmak için YPJ’ye katıldı’

Kızı Irûba’yı anlatan anne Foza Salih, “Kızımın şehadetiyle gurur duyuyorum. Kızım özgürlük yolunda şehit oldu. Irûba evdeyken çok mütevazıydı. Çevresindeki herkesi, özellikle de kardeşlerini çok severdi. Evdeyken bazen babası kardeşine bağırırdı, Irûba kardeşlerine destek verirdi. Çok duygusaldı. Ona bir şey söylediğimizde çok duygusal yaklaşırdı. Irûba’nın gitmesi beni çok zorladı. Irûba, Arap toplumundaki erk zihniyeti yıkmak için YPJ’ye katıldı. Özgürlüğü çok severdi ve Arap toplumda özgürlük diye bir şey yoktu. Irûba'nın mücadeleye katılımıyla hepimizde bir uyanış yaşandı” ifadelerinde bulundu. 

‘Gurur duydum’

Kızının ölümüne hala inanamadığını dile getiren Foza Salih, “Babamın evindeydim, arkadaşları gelip onun şehadetini açıkladığında onun şehit olduğuna inanamadım. Onu görmek ve son kez vedalaşmak istedim. Bana sadece yüzünü gösterdiler. Yüzünü gördüğümde çok değişmişti. Büyümüştü ve çok güzel görünüyordu. Kızımın şehadeti ile gurur duyduğumu bir kez daha belirtiyorum” dedi. 

‘Hiç kimsenin kalbini kırmadı’

Irûba’nın kızkardeşi Fatimê Al-Keno da, "Irûba ile aramızdaki ilişki çok güçlüydü. Birbirimizi çok seviyorduk. Hiç kimsenin kalbini kırmadı. Etrafındaki herkesi seviyordu ve herkesin mutlu olmasını istiyordu. Bir ara YPJ'ye katılacağını söyledi, ama biz inanmadık. YPJ'ye katıldığını duyduğumuzda onunla çok gurur duyduk. Onun şehadeti bize çok ağır oldu, şehadeti beni çok üzdü. Ama üzüldüğümüz kadar gurur da duyduk” şeklinde konuştu.