Halide Türkoğlu: Firyal Süleyman Xalid suikastı siyasi cinayettir

DEM Parti Kadın Meclisi Sözcüsü Halide Türkoğlu, Kerkük'te Firyal Süleyman Halid'e dönük suikaste işaret ederek, "Bu bir siyasi cinayettir. Katliamın arkasındaki güçleri çok iyi tanıyoruz” dedi.

Haber Merkezi- Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Kadın Meclisi Sözcüsü Halide Türkoğlu, partisinin Ankara'da bulunan genel merkez binasında gündemdeki gelişmelere ilişkin basın toplantısı düzenledi. Kadınların şiddete ve katliamlara karşı yıl boyunca direndiğini söyleyen Halide Türkoğlu, 18 Ocak’ta Kerkük’te katledilen Firyal Süleyman Halid ve Paris’te 9 Ocak 2013’te katledilen Sakine Cansız, Fidan Doğan, Leyla Şaylemez ve diğer kadınları andı.

‘Bu bir siyasi cinayettir’

Katledilen kadınların mücadelesinin kadınlara emanet olduğunu kaydeden Halide Türkoğlu, “Dünyanın neresinde olursa olsun; tarihin her döneminde kadın aktivistler, siyasetçiler erkek egemen iktidarların hedefi olmuştur. Rosaları, Sakineleri, Sevêleri, Nagihanları katledenler, dün bir kez daha Kerkük’te kendini göstermiştir. Kuzey ve Doğu Suriye'nin Hesekê kentinden Kerkük’e gelen kadın aktivist Firyal Süleyman Halid bir suikastla katledilmiştir. Bu bir siyasi cinayettir. Bizler bu katliamın arkasındaki güçleri çok iyi tanıyoruz” dedi.

‘Yolumuz eşitlik ve özgürlük yoludur’

Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın fiziki özgürlüğünün sağlanması için başlatılan açlık grevleri eylemleri ile Adalet Nöbetleri'ne değinen Halide Türkoğlu, "Haklı ve onurlu mücadeleleri mücadelemiz, talepleri taleplerimizdir” dedi. Tevgera jinen Azad’ı –TJA (Özgür Kadın Hareketi) gerçekleştirdiği “Sessizlik Zinciri: Kadın Siyasi Mahpuslar Etrafındaki Duvarları Yıkmak” konferansı için kutlayan Halide Türkoğlu, “Yolumuz hak ve adalet yoludur. Eşitlik ve özgürlük yoludur. Hiçbir barikat, hiçbir engel bu yolun yolcularının önünde duramayacaktır" diye konuştu.

‘Failleri korumanın itirafıdır’

Halide Türkoğlu, Hrant Dink’in katledilmesinin 17'nci yıl dönümüne de işaret ederek, İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener’in “Biz geçmişimizde siyasi cinayetlere şahit olduk ama mertçeydi” sözlerine atıfta bulundu. Halide Türkoğlu, "Hrant Dink ve 17 bin faili meçhul cinayetin arkasındaki güçleri ‘mertlikle’ anmak bu cinayetleri meşrulaştırmaktır. Failleri, faillerin arkasındaki güçleri korumanın itirafıdır. Berfo Ana şahsında Cumartesi Anneleri’nin, Barış Annelerinin ahı bunların üzerindedir. Unutmayacağız, unutturmayacağız. Kayıplar bulunsun failler yargılansın diyerek, bu mücadeleyi sonuna kadar sürdüreceğiz” dedi.

‘Tecridin son bulmasını istemek suç değildir’

Son dönemde kadınlara dönük gözaltılara dikkati çeken Halide Türkoğlu, şunları ifade etti: "Bu ülkede tecavüzcüler, hırsızlar, kadına karşı suç işleyenler, uyuşturucu kaçakçıları yargılanmıyor. Bu suçu işleyenleri koruyanlar, suç örgütü liderleri ile çarşaf çarşaf fotoğrafları çıkanlar gözaltına alınmıyor, yargılanmıyor. Eşitlikten, özgürlükten adaletten yana olan kadınlar gözaltına alınıyor. Bu iktidarın kadın özgürlük mücadelemizden korkusu da kaygısı da ortadadır. Bu kadınlardan intikam alma operasyonudur. Erkek yargısı ile eril medyası ile algı oluşturarak kendi kirli savaş siyasetinin sonuçlarının üstünü örtmekten başka bir şey değildir. Bu hukuksuzluk derhal son bulmalı, gözaltına alınan kadınlar serbest bırakılmalıdır. Bıkmadan, usanmadan söyleyeceğiz; Sayın Öcalan üzerinden yürütülen tecrittin son bulmasını istemek suç değildir. Bir hukuksuzluk sistemi olan tecridi derinleştirmektir suç olan" şeklinde konuştu. 

‘Anayasa değişikliği teklifi kadınları hedef alıyor’

AKP döneminde kadınların katledilmesinin yüzde bin 400 artığına işaret eden Halide Türkoğlu, “Yeni Anayasa” tartışmalarına değindi. Halide Türkoğlu, "Bu iktidarın ‘Anayasa değişikliğinden’ kastı erkeklerin haklarını korumaktır. İktidarın ‘aileyi korumak’ bahanesiyle kutuplaştırmayı artırmak ve toplumun korkularını harekete geçirerek oy devşirmek için araçsallaştırdığı bu anayasa değişikliği teklifi kadınları hedef alıyor. Bir diğer hedef ise, kadını erkeğe bağımlı hale getirmektir. Yaşadığı erkek şiddeti karşısında kadınların susmasını, biat etmesini sağlamaktır. Hak ve özgürlükler esas alınmadan hazırlanacak hiçbir teklifi kabul etmiyoruz” dedi.

‘Medeni Kanun kadınlara sorulmadan hazırlanamaz’

Medeni Kanu’nda yapılmak istenen değişikliklerin de, kadınlara ve kadın örgütlerine sorulmadan hazırlanamayacağını vurgulayan Halide Türkoğlu, “Neyin kadınların yararına olduğunu, neyin olmadığını bu erkek egemen iktidar değil, biz kadınlar, kadın örgütleri, platformları bilir. Haklarımızı erkek egemen iktidarın insafına bırakmayacağız” diye konuştu.

Partisinin yerel seçimlerde adayları halk oylamasıyla belirlemesine değinen Halide Türkoğlu, “Demokratik, ekolojik, kadın özgürlükçü paradigmamız ekseninde bu ülkede bir ilki gerçekleştirdik” dedi. Halk oylaması ile büyük bir demokrasi şölenine şahitlik etiklerinin altını çizen Halide Türkoğlu, “Kadın delegelerimiz ve annelerimiz yağmur çamur demeden bu sürece katılarak, irade beyanını göstermiştir. Kadın adaylarımız etrafında kenetlenen irade yerinden ve yerelden demokraside ısrarın adıdır. ‘Eşbaşkanlık ve eşit temsiliyet mor çizgimizdir, vazgeçmiyoruz’ diyenlerin kararlı mücadelesidir.”