NAGHAM KARAJEH

Gazze – İsrail’in Gazze Şeridi’ne yönelik 7 Ekim 2023’ten bu yana sürdürdüğü saldırılar devam ederken, savaşın bedelini ise en çok kadınlar ve çocuklar ödüyor. Gazze'deki kadınların sürekli ateşkes ve insani koridorların açılması çağrısı yanıt bulmuyor. Gazze'deki kadınların acısı, savaşın gerçek yüzünü yansıtıyor. Neredeyse her şeyini kaybetmiş kadınların hayatlarının yeniden inşası için uluslararası toplumun acil müdahalesi gerekiyor.

‘Sürekli yer değiştirmek bizi çok yordu’

Aile arasında “Demir Kadın” olarak adlandırılan 50 yaşındaki Gazzeli Hayat Al-Nimr, eşini kaybettikten sonra birçok kronik hastalık ve yaşamsal zorluklarla karşılaştı. Yedi çocuk annesi Hayat Al-Nimr, "Eşimi kaybetmek zorlu bir yolculuğun yalnızca başlangıcıydı. Hayatın tüm yükleriyle yüzleştim ve sorumluluklar almaya başladım” dedi.

İsrail saldırılarının on birinci ayına girdiğini söyleyen Hayat Al-Nimr, “Hasta kızıma ve diğer çocuklarıma bakmak zorundayım. Sürekli bombalama ve saldırı korkusuyla karşı karşıyayız. Evlatlarımdan birini her an kaybetmenin kaygısını taşıyorum ve ailemi hayatta tutmak için gücümün ötesinde bir çaba sergiliyorum. Sürekli yer değiştirmek hem fiziksel olarak hem de psikolojik olarak bizi çok yordu. Yollar genellikle uzun ve yaya olarak gideceğimiz yerlere ulaşmaya çalışıyoruz” ifadelerinde bulundu. 

‘Kadınlar istikrarsız koşullarda çalışmaya zorlanıyor’

Savaşa karşı koymanın tek yolunun kararlılık olduğunu kaydeden Hayat Al-Nimr, sözlerine şöyle devam etti: “Bu kararlılık beni ve tüm kadınları güçlü kılıyor. Gazze'deki kadınlar, sürekli bombardıman altında zorlu koşullar altında yaşıyor. Her saldırıda sığınak arayışına giriyoruz ve defalarca yer değiştiriyoruz. Özellikle boğucu kuşatma ve sürekli altyapı yıkımları göz önüne alındığında, bir iş bulmak mucize haline geldi. Kadınlar aşağılayıcı ve istikrarsız koşullarda çalışmaya zorlanıyor ve ücretler genellikle çok düşük ve ailelerini geçindirmeye yetmiyor. Birçok kadın ev ve okul temizliği ile tarım işlerinde çalışıyor. Ancak kazancımız hayatımızı idame ettirmeye yetmiyor.”

‘Burada hiçbir insanın dayanamayacağı zorluklara katlanıyoruz’

Kadınların yemek pişirmek için enkazlardan odun topladığını söyleyen Hayat Al-Nimr, “Ailelerimize yiyecek sağlamak için ilkel yöntemlere dönmek zorunda kalıyoruz ve ateşin üzerinde hazırladığımız her yemekte gözlerimiz yaşlarla doluyor. Ayrıca yardım alabilmek için uzun kuyruklarda beklemek zorunda kalıyoruz. Çoğu zaman geceleri aç geçiriyoruz. Burada hiçbir insanın dayanamayacağı zorluklara katlanıyoruz” ifadelerinde bulundu.