Haber Merkezi- İsrail’in Gazze’ye yönelik saldırıları havadan ve karadan devam ediyor. Gazze’deki Sağlık Bakanlığı en son yaptığı açıklamasında İsrail'in saldırılarında 7 Ekim’den bu yana hayatını kaybedenlerin sayısının 20 bin 57’ye yaralı sayısının ise 53 bin 320'ye yükseldiğini açıkladı.

Filistin resmi haber ajansı WAFA'nın haberine göre, İsrail ordusu, dün geceden itibaren Gazze Şeridi'nin çeşitli bölgelerine yönelik bombardımanını sürdürdü. İsrail savaş uçaklarının, Gazze'nin orta kesimlerinde yer alan Nusayrat Mülteci Kampı'nın doğusundaki bir evi bombalaması sonucu en az 18 Filistinli öldüğü belirtildi. Saldırı sonrasında, onlarca kişinin de yaralandığı belirlendi.

İsrail ordusu, Gazze'nin kuzeyinde bulunan Cibaliya kentindeki Eski Gazze Caddesi'nde bir su arıtma tesisini de hedef aldı. Tesis yerle bir oldu.

Filistin Kızılayı da açıklamasında Gazze'nin güneyinde Han Yunus'taki Filistin Kızılayına ait el-Emel Hastanesi önünün İsrail ordusunca yoğun bir şekilde bombalandığı belirtildi. Yine Han Yunus’ta İsrail ordusu, el-Emel Mahallesi'nde "Arafe" ailesine ait bir evi bombaladı.

Bir gazeteci daha katledildi

Gazze'deki hükümetin Medya Ofisi, İsrail ordusunun, Gazze Şeridi'ne yönelik saldırılarında Filistinli gazeteci Muhammed Halife'nin yaşamını yitirdiğini açıkladı. İsrail'in 7 Ekim'den bu yana Gazze Şeridi'ne düzenlediği saldırılarda öldürülen gazetecilerin sayısının 99'a yükseldiği kaydedildi.

Haberlere göre İsrail ordusu, gazeteci Muhammed Halife'nin Gazze Şeridi'nin orta kesimlerinde bulunan Nusayrat Mülteci Kampı'ndaki evini bombaladı ve gazeteci ile birlikte ailesinden çok sayıda kişi hayatını kaybetti.

Medya Ofisi’nden yapılan açıklamalarda İsrail'in Gazze'de gazetecileri "Filistin anlatısını susturmak, gerçekleri gizlemek, haber ve bilgilerin bölgesel ve uluslararası kamuoyuna ulaşmasını engellemek amacıyla kasıtlı olarak öldürdüğü" ifade edilmişti.

RSF, UCM’ye başvurdu

Sınır Tanımayan Gazeteciler (RSF), İsrail saldırılarında Gazze'de öldürülen gazeteciler için Uluslararası Ceza Mahkemesi’ne (UCM) başvurdu.RSF'den yapılan açıklamada, Filistinli gazetecilere karşı işlenen savaş suçlarının soruşturulmasına yönelik UCM'ye, 22 Ekim - 15 Aralık arasında İsrail’in saldırılarında Gazze'de hayatını kaybeden 7 gazeteci için ikinci başvurunun yapıldığı belirtildi.

RSF, başvurusunda adı geçen gazetecilerin "savaş suçu" niteliğindeki saldırıların mağduru olduğuna inanmak için makul gerekçeler olduğuna işaret ederek, elde edilen kanıtların söz konusu gazetecilerin "kasıtlı" hedef alınmış olabileceğini gösterdiğini bildirdi. UCM savcılığına, İsrail ordusu tarafından öldürülen tüm Filistinli gazeteciler için soruşturma yapılması çağrısında bulunuldu.

‘Nüfusun dörtte biri açlıktan ölüyor’

Birleşmiş Milletler (BM) Yakın Doğu'daki Filistinli Mültecilere Yardım ve Bayındırlık Ajansı (UNRWA) İletişim Direktörü Juliette Touma, iki buçuk aydan fazla bir süredir İsrail saldırılarına maruz kalan Gazze'deki mevcut durumun "ürpertici" olduğunu söyledi. Direktör, Gazze'deki duruma ilişkin BBC Radio 4'ün Today programında konuştu. Direktör, "Gazze'deki mevcut durum ürpertici. Nüfusun dörtte biri açlıktan ölüyor." ifadelerine yer verdi. Gazze'de 600 bine yakın kişinin ciddi açlıkla mücadele ettiğine işaret edildi ve bu durumun ablukanın sürmesi ve gıda dahil olmak üzere temel malzemelerin temin edilememesinin doğrudan bir sonucu olduğunu vurgulandı.

‘Gazze'de hiçbir yer güvenli değil’

BM Genel Sekreteri Antonio Guterres da Gazze'de insani yardımların dağıtılmasının önündeki en büyük engelin "İsrail'in saldırıyı yürütme biçimi" olduğunu belirterek "Gazze'de hiçbir yer güvenli değil." dedi. Antonio Guterres, Gazze'ye ilişkin değerlendirmesinde sivillerin İsrail'in devam eden yoğun bombardımanları ve kara operasyonları esnasında etkin şekilde korunmadığına değinerek çoğunluğu kadınların ve çocukların oluşturduğu 20 binden fazla Filistinlinin hayatını kaybettiğini ve yaklaşık 1,9 milyon insanın yerlerinden edildiğini söyledi.

Dünya Gıda Programının (WFP) Gazze'deki açlık oranlarına ilişkin paylaştığı verilere de atıfta bulunan Sekreter, Gazze nüfusunun neredeyse dörtte birinin ciddi seviyelerde açlık çektiğini ve bölgede temiz suyun ise yok denecek kadar az olduğunu kaydetti. Ayrıca Gazze'de insani yardımların dağıtılmasının önündeki en büyük engelin "İsrail'in saldırıyı yürütme biçimi" olduğu ifade edildi.

BMGK tasarısı kabul edildi

Öte yandan BMGK'de, Gazze'de genişletilmiş insani yardımların kesintisiz ve güvenli erişimi için "acil adım atılması" talep edilen karar tasarısı kabul edildi. Tasarı, dört kez yapılan erteleme ve üye ülkeler arasındaki yoğun müzakerelerin ardından oylandı. Tasarı, 15 üyeli BMGK'de 13 "evet" oyu alırken, oylamada ABD ve Rusya "çekimser" kaldı.

Kabul edilen kararda, Gazze'de genişletilmiş insani yardımların kesintisiz ve güvenli erişimi için acil adım atılması ve çatışmalara sürdürülebilir bir şekilde ara verilmesi için gerekli koşulların oluşturulması çağrılarına yer verildi. Kararda, Genel Sekreter'in karar kabul edildikten sonra uygulamalarla ilgili BMGK'ye 5 gün içinde bilgi vermesi talep edildi.