NAGHAM KARAJEH 

Gazze- Gazze Şeridi'nin güneyinde savaş, işgal ve ablukanın getirdiği her türlü zorlukla mücadele eden kadınlar aynı zamanda erk zihniyetin yarattığı şiddetle de baş etmek zorunda. Kadınlar yaşamlarını çevreleyen tüm sınırlara karşın direnmekten ve mücadele etmekten vazgeçmiyor.  

Gazzeli kadınlardan Sabha Serhan, imkan ve olanakların nerdeyse olmadığı sınır bölgelerinde kadınların iki kez şiddete maruz kaldığına dikkat çekti. Kadınların yaşamın her alanında karşılaştığı engelleri anlatan Sabha Serhan, insani ihtiyaç olan su ve elektrik alamadıkları gibi kimi ihtiyaçlarına erişebilmek için de saatlerce yürüdüklerini belirtti. Bu yolları geçmenin kadınlar için kolay olmadığını ifade eden Sabha Serhan, yaşadıklarını şu sözlerle anlattı:  

"Ekonomik kriz ve yoksulluktan mustarip çok sayıda insanımız var, çalışma fırsatımız yok, durumu kolaylaştıracak bir gelir kaynağımız da yok.  Ailenin tüm sorumluluklarını üstlenen, ekmeğini ve temel ihtiyaçlarını karşılamak için her türlü iş olanağını arayan, evleri sağlık standartlarına uygun olmayan ve birçoğu güney bölgelerinde yaşayan kadınların omuzlarına büyük bir yük biniyor. Çadırlarda güvenlik olmadan yaşıyorlar.”  

‘Kadınların haklarını bilmesi gerekiyor’ 

Özellikle kadınların yaşamlarını kolaylaştırmak için altyapı inşası ve yaşamsal ihtiyaçların sağlanması gerektiğini dile getiren Sabha Serhan, kadınların haklarının görmezden gelindiğini de vurguladı. Erken yaşta evlilik ve miras hakkından yoksun bırakılma gibi birçok konunun Güney Bölgesi’nde yaygın olduğunu söyleyen Sabha Serhan, "Kadınların haklarını bilmeleri, rollerini yerine getirmesi ve aktif katılımları için toplantıların yapılmasına ihtiyaç var. Ayrıca erken yaşta evliliğin tehlikeleri ve onlara yönelik şiddet konusunda da farkındalık kazanmalıdırlar” dedi.   

Projesinde kadınlarla çalışıyor 

Sabha Serhan'ın durumu da tüm güneyli kadınların durumu gibi, zor ekonomik koşullar altında geçiyor. Geçim imkanının bulunmadığı tarım bölgesinde ekonomik durumun kötü olması nedeniyle 'Menare' adında küçük bir projeyi hayata geçirmeye karar verdiğini kaydeden Sabha Serhan, proje kapsamında tarım işlerinde çalışan, basit ve temel aletlerle gelir elde eden kadınlardan oluşan bir grup oluşturdu. Projesinde onlarca kadına hizmet verdiğini ve günde yaklaşık 7 saat çalıştıklarını belirten Sabha Serhan, "Tarım ürünlerinin çoğu yıl boyunca mevcut. Ancak elektrik kesintileri ve su sorunu kalitenin düşmesine, yeterli verimin el edilmesine engel oluşturuyor. Öte yandan toplumsal baskının, ataerkil zihniyetin hakim olduğu bir yerde yaşıyoruz. Mevcut sorunlardan dolayı zorluklar yaşıyoruz” diye konuştu.   

Mücadele eden kadınlardan biri 

Bu koşullarda mücadele eden kadınlardan biri de Xanyûnis şehrinin güneyindeki Mawasi ilçesinde yaşayan Şaza Akrem. Üniversitede eğitimine devam edebilmek için çok çalıştığını ancak güney bölgelerindeki kadınların okuma hakkının olmadığını ve ailelerinin onları erken evlenmeye zorladığını anlatan Şaza Akrem, "Üniversiteye gitmek ve eğitim masraflarımı çıkarmak için uzun saatler yürüyorum. Bölgemiz yerleşim alanlarına, kamu yollarına ve hastanelere uzak olup, ulaşım yaklaşık bir buçuk saat sürüyor. Güney bölgelerde küçük projelerle kadınlar yılda iki kez gelen geçici acil yardımları beklemeden ihtiyaçlarını karşılamaya çalışıyorlar. Filistinli kadınlar krizlerde ve zor durumlarda yaratıcıdırlar, erkeklerden kat kat daha fazla tahammül ederler, mücadele ederler, bu yüzden her alanda kadın vardır" şeklinde konuştu.