Gazze’de İsrail’in Al-Halil’de işlediği suçlar protesto edildi

Gazze Şeridi'ndeki kadınlar, İsrail’in El Halil kentindeki kadınlara yönelik işlediği suçları sürdürdüğüne dikkati çekerek, “Filistinli kadınlar bu toprakları savunmak için birçok bedel ödedi. Bu direniş yolunda onlara destek vereceğiz” dedi.

RAFIF ESLEEM

Gazze – İşgal altındaki Gazze’de, Sivil Toplum Kuruluşları Kadın Ağı, El Halil kentinde İsrail askerlerinin kadınlara karşı işlediği suçları protesto etti. Dün düzenlenen protesto eylemine sivil toplum örgütlerinden ve kurumlardan çok sayıda kadın katıldı. Kadınlar, İsrail’e Filistinli kadınlara yönelik suç işlemekten vazgeçmesi ve uluslararası kamuoyuna da duyarlılık çağrısı yaptı.

‘İsrail askerleri kadınlara evlerinde saldırıyor’

Protesto eylemine katılan kadınlardan STK Kadın Ağı Koordinatörü Maryam Zaqout, El Halil’deki kadınların evlerinin gece saatlerinde basılarak saldırıya uğradıklarına dikkat çekti. Kadınların çocuklarının önünde şiddete maruz kaldığına işaret eden Maryam Zaqout, şunları aktardı:

“Yaşanan bu durum haneye tecavüz suçunun işlendiğini ortaya koyuyor. Kadınların evlerinde arama yapan askerler, silah zoruyla ve polis köpeği tehdidi altında kadınların kıyafetlerini parçalıyor. Yaşananlar ciddi suçlar içeriyor. Tüm insani norm ve değerler ihlal ediliyor. Uluslararası anlaşma ve kararlar İsrail güçleri tarafından açık bir şekilde ihlal ediliyor. Özellikle Güvenlik Konseyi'nin 1325 sayılı kararı; silahlı çatışmalar sırasında kadınların ve kız çocukların korunması çağrısında bulunuyor.”

‘Filistinli kadınlarla dayanışmayı büyütmeliyiz’

Filistinli Kadınlar Genel Birliği Genel Sekreterliği üyesi Fawzia Judeh, El Halil’deki kadınlarla dayanışmak için bir araya geldiklerini belirtti. İsrail’in kadınlara karşı işlediği suçları kınadıklarını dile getiren Fawzia Judeh, “Filistinli kadınlara boyun eğdirilmek, siyasi, sosyal ve ekonomik konularda ilerlemelerini engellemek istiyorlar. Biz bu politikalara taviz vermeyeceğiz. Birleşmiş Milletler (BM) İsrail ile ilişkilerini yeniden gözden geçirmesi gerekiyor. Filistinli kadınlara dayanışmayı büyütmeliyiz, çünkü onlar bu toprakları savunmak için birçok bedel ödedi” şeklinde konuştu.

‘İsrail suçlarını ısrarla sürdürüyor’

İnsan hakları savunucusu Zainab Al-Ghunaimi, BM’nin sorumluluğunu yerine getirmesi ve İsrail'i sorumlu tutması için baskı yapmak amacıyla bir araya geldiklerini söyledi. Kadınların hedef alınmasını kabul etmediklerini ifade eden Zainab Al-Ghunaimi, “İsrail, Filistinlilere karşı işlediği suçları her gün ısrarla sürdürüyor. Hesap verebilirliğin olmayışından güç alıyorlar. İşlenen suçların yargı yoluyla cezalandırılması için uluslararası mahkemelere resmi şikayetlerde bulunuldu” dedi.

‘Dünya kadınları ve uluslararası kuruluşlar ses vermeli’

Kadın İşleri Merkezi üyesi Itimad Washah, İsrail işgalinin Filistinli kadınlara yönelik öldürme, tutuklama, dayak, taciz uygulamalarının her geçen gün arttığını belirterek, kadınların hastanelere gitmelerinin engellendiğine işaret etti. Itimad Washah, şunları kaydetti:

“Kadınların hastaneye gitmesi durumunda ise komutanların emriyle kadınlar evden çıkarılıyor ve yol üzerinde çocuklarının önünde çıplak aramaya maruz bırakılıyor. Bu suçlara son verilmesini talep etmek için dünya kadınları veya uluslararası kuruluşlar tarafından seslerin birleştirilmesi gerekiyor. Filistinlilerin korunması ve onlar için daha iyi yaşam koşulları yaratılması için destek verilmesini istiyoruz. Kadınların hayatları çok zor ve her an evlerini, çocuklarını, ailelerini kaybetmeleri ya da sınır dışı edilmeleri yönünde emirler çıkarılarak ailelerinin dağıtılması mümkün.”

‘Seyahat etmelerine izin verilmiyor’

Filistin Kadın Komiteleri Birliği üyesi Rania Sultan da kadın kurumları, sivil toplum ve uluslararası toplumun, Kudüs, El Halil ve Gazze’de yaşayan kadınların yanında yer almasını istemek amacıyla gösteriler düzenlediğini söyledi. Filistinli kadınların her gün ihlallere maruz kaldıklarına dikkat çeken Rania Sultan, “Filistinli kadınların seyahat etmelerine izin verilmiyor. Uluslararası hukukun rolünün yokluğunda haklarını savunarak kararlı olmaları direniş olarak görülmüyor” dedi.

‘Suçlar açığa çıkarılmalı’

Feminist aktivist Taghreed Jumaa ise Filistinli kadınların tutuklandığını, evlerinden atıldığını, dışlandığını, adaletsizliklere maruz kaldığını ifade ederek, uluslararası toplumun yaşanan bu suçların açığa çıkarılmasından ve suçluların ceza alması için üzerine düşeni yapmaktan sorumlu olduğuna dikkati çekti. Filistinli kadınların işgale karşı direnişte uzun bir mücadele geçmişi olduğunu vurgulayan Tahreed Jumaa, “Dolayısıyla bu rolü sürdürecekler. Kadın kardeşlerimizin bu direniş yolunu tamamlamaları için onlara destek vereceğiz” şeklinde konuştu.