Fuardan eli boş dönüyorlar: Kitap almak lüks oldu
Ekonomik krizin etkilediği kitap fuarlarında istediğini bulamayan okurlar, eve eli boş dönüyor. Amed 8'inci TÜYAP Kitap Fuarı’nda fiyatlar nedeniyle kitap alamayanlar, toplumsal çürümenin okuma oranı ile paralel olduğunu söyledi.
MEDİNE MAMEDOĞLU
Amed- Amed'de 30 Kasım-8 Aralık tarihlerinde 8'incisi düzenlenen TÜYAP Kitap Fuarı, Mezopotamya Uluslararası Fuar ve Kongre Merkezi'nde devam ediyor. Kitap fiyatlarındaki artış nedeniyle geçen seneye oranla fuara olan ilgide azalma görüldü. Fuarda Kürtçe yayınlara yer veren stantlara yönelik baskılar da devam ediyor. Bazı kitaplar hakkında da toplatılma kararı çıkarıldı.
5’ten fazla kitap hakkında toplatılma kararı
Polisler tarafından Aram Yayınevi’nin Hatip Dicle’nin “Efrîn Direniş Günlüğü”, Nelson Mandella’nın “Özgürlüğe Giden Uzun Yol”, Mahmut Aba’nın “Dildarê Serkeftinê” ve Mehmet Hayri Durmuş’un mektuplarının derlendiği kitaplara ve Pirtûkakurdî standında yer alan Mekiye Derya Deniz'in "Kadın olmak" kitabına el konuldu.
Fuarın ziyaretçisi olan okuyucular özellikle Kürtçe ve muhalif yayınlara yönelik baskılara tepkili. Aynı zamanda kitap fiyatlarının pahalılığından dert yanan okuyucular, toplumsal çürüme ile okuma oranı arasındaki paralelliğe dikkat çekti.
Eve eli boş dönüyorlar
Uygun fiyata kitap almak için fuara gelen Tuba Çetik, sadece çocuğu için bir kitap alabildiğini söyledi. Tuba Çetik, “Bu sene istediğimiz kitapları alabiliriz diye büyük bir heyecanla fuara geldik. Maalesef kitap fiyatları çok pahalı, önceki yıllara oranla çok artış yaşanmış. Arada bir değil, iki üç kat zam farkı var. Bu fuarda kendim için kitap alamadım. Sadece çocuğuma kitap alabildim. Çocuk kitapları da aynı şekilde pahalı, fuarlardaki yüzdelik indirim de bu pahalılığı azaltmıyor” dedi.
‘Kitap okumak zaruri bir ihtiyaç’
Hem roman hem de eğitim kitaplarının ihtiyaç olduğunu belirten Tuba Çetik, “Bugün baktığımız zaman en zaruri ihtiyaçlardan biri de kitap. Öncesindeki temel ihtiyaçlara da çok zor erişiyoruz ancak kitap da bu ihtiyaçlardan biri. Bu durum bu şekilde devam ederse seneye hiçbir şey alamayız. Bir aile buraya geldiğinde kitap fiyatlarına bakmaya korkuyor. Eskiden fuarlar bütün halkın ulaşabileceği bir yerdi. Ama artık öyle değil, insanlar fiyatları gördüğünde eli boş eve gidiyor. Fiyatlar yüzünden insanlar okumayı yaşamından çıkarıyor. Bu sorunun temeline inilmeli ve yaşanan bu krize bir an önce çözüm bulunmalı. Aksi halde okuma oranı düştükçe toplumsal çürüme açığa çıkıyor” diye belirtti.
‘Kitap okumak lüks oldu’
Fuarı ziyaret eden üniversite öğrencisi Şirin Sağlam, kitap almanın lüks olduğunu söyledi. Ekonomik kriz nedeniyle eğitim alanında kısıtlamalara gittiklerini kaydeden Şirin Sağlam, “Bu süreçte hem kitap alan hem de kitap satan mağdur oluyor. Kitap sayısı ve yazar sayısı artıyor ama maalesef okur sayısı artmıyor. İnsanların artık kitap alacak gücü yok. Bu denli büyük sorunlar ve krizlerin yaşandığı alanda biz sadece kendimizden kısarak yaşamaya çalışıyoruz” şeklinde konuştu.
“Kitap yazmak da satın almak da lüks oldu” diyen Şirin Sağlam, özellikle öğrencilerin eğitim kitaplarına ulaşamadıklarını söyledi.
‘İndirim yapmamıza rağmen halk kitap alamıyor’
Fuarda stant açan Sera Tavukçu da halkın indirimli fiyatlara rağmen kitap alamadığını belirtti.
Ekonomik kriz nedeniyle hem okuyucunun hem de satıcının olumsuz etkilendiğini dile getiren Sera Tavukçu, “Müşteriye indirim yapmamıza rağmen o kitabı alamıyor. İnsanlar istemelerine rağmen kitap alamıyor. Her yıl bu durum daha da derinleşiyor. Bugün giyinmek ne kadar ihtiyaçsa kitap okumak da o kadar ihtiyaç. Şu an kitap alan insanlara zengin gözüyle bakıyoruz, çünkü kitaplar aşırı pahalı” dedi.
‘Alıcılar da satıcılar da mağdur’
Yayın evinde çalışan Fatma Erdem, “Neredeyse herkes stantta uğruyor, kitap fiyatlarını soruyor ama almıyor. Bu durumun en temel nedeni ekonomik kriz. İnsanlar temel ihtiyaçlarını düşünüyor. Krizden dolayı pahalı kitap görünce parayı kitaba değil gıda ya da diğer ürünlere veriyorlar. Bu durumda aslında sadece alıcılar değil satıcılar da çok mağdur. Alım gücü çok zayıf, asgari ücret yetmiyor” ifadelerini kullandı.
‘Baskılara karşı anadile sahip çıkılmalı’
Okuyuculardan Şade Agon ise krizin Kürtçe yayınları da etkilediğini söyledi. Krizin yanı sıra Kürtçe yayınların aynı zamanda devlet baskısı ile karşı karşıya olduğunu ifade eden Şade Agon, asimilasyon politikalarına karşı halkın anadiline sahip çıkması gerektiğini vurguladı.
Şade Agon, “Bugün buraya gelen insanlar sınırlı sayıda kitap alıyor ancak hiç alamayan da var. Kürtçe kitaplara ilgi var ancak az. Halkın anadiline sahip çıkması için Kürtçe yayınlara daha fazla ilgi göstermeli” dedi.