Federe Kürdistan temasları: Ulusal birlik açısından da çok kıymetliydi
DEM Parti’nin Federe Kürdistan Bölgesi’ne yaptığı temaslara dair ajansımıza konuşan heyet üyesi Gülcan Kaçmaz Sayyiğit, “Görüşmeler olumlu bir atmosferde geçti. Bu durum barış inşası ve ulusal birlik açısından çok kıymetli” dedi.

MEDİNE MAMEDOĞLU
Amed- Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) İmralı Heyeti Pervin Buldan ve Sırrı Süreyya Önder, 28 Aralık’ta Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan ile görüşmüş ve Abdullah Öcalan’ın 7 maddeden oluşan tarihi mesajları kamuoyu ile paylaşılmıştı.
Bu ziyarette Abdullah Öcalan’ın önerileri doğrultusunda Meclis’te siyasi temsiliyeti bulunan partiler ve bileşenlerle görüşme eksenli bir tur başlatılarak Abdullah Öcalan’ın sürece dair görüşleri aktarıldı. DEM Parti İmralı Heyeti, Türkiye’deki ilk siyasi partiler ve tutuklu siyasetçilerle görüşmelerini tamamladıktan sonra 22 Ocak’ta İmralı Adası’na bir ziyaret daha gerçekleştirdi.
İmralı’da yapılan ikinci görüşme ardından Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın önerileri doğrultusunda Güney Kürdistan’daki Kürt temsilcilerle görüşmeler yapıldı. Federe Kürdistan’a giden heyette İmralı Heyeti üyeleri Pervin Buldan ve Sırrı Süreyya Önder, Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) Eş Genel Başkanı Keskin Bayındır, Asrın Hukuk Bürosu’ndan Avukatlar Özgür Erol ve İbrahim Bilmez, DEM Parti Dış İlişkiler Komisyonu Eşsözcüsü Berdan Öztürk, milletvekilleri Gülcan Kaçmaz Sayyiğit ve Mehmet Kamaç yer aldı.
Dört gün süren ziyarette heyet, Hewler ve Süleymaniye’de görüşmeler gerçekleştirdi. Heyet, Hewler’de Mesut Barzani, Neçirvan Barzani, Mesrur Barzani ile Süleymaniye’de de Kubat ve Bafel Talabani, Siyasetçi Şahnaz İbrahim ile görüştü. Yapılan görüşmenin detayları İmralı heyeti tarafından Abdullah Öcalan’a iletilecek. Kamuoyunun beklediği tarihi açıklamanın da bu görüşmeden sonra yapılması bekleniyor.
Heyet içerisinde yer alan DEM Parti Wan Milletvekilli Gülcan Kaçmaz Sayyiğit’le görüşmenin detayları ve edindiği izlenimleri konuştuk. Yapılan görüşmelerin olumlu geçtiğini ve tarafların sürece destek mesajları verdiğini ifade eden Gülcan Kaçmaz Sayyiğit, tecrit koşulları altında yapılan çözüm talebine bütün kesimlerin destek vermesi çağrısında bulundu.
İkinci ziyaret sonrası heyet Federe Kürdistan’a gitme kararı aldı
Ülkenin uzun süredir bir çatışma süreci içinde bulunduğunu belirten Gülcan Kaçmaz Sayyiğit, 4 yıllık mutlak iletişimsizliğin ardından İmralı görüşmelerinin başladığını hatırlattı. Görüşmelerin ardından öneriler doğrultusunda Türkiye’deki siyasi partilerle görüşmelerin gerçekleştiğini aktaran Gülcan Kaçmaz Sayyiğit, Ocak ayında yapılan ikinci İmralı görüşmesi sonrası Abdullah Öcalan’ın Federe Kürdistan’da bulunan Kürt aktörlerin de düşüncelerini önemsediğini ifade ederek, görüş alışverişinde bulunulması için yapılan öneri sonrası 15 Şubat’ta Federe Kürdistan’a gittiklerini aktardı.
‘Partiler üzerlerine düşen sorumluluğu yerine getireceklerini söylediler’
Kürt sorununun dört parça Kürdistan ve Ortadoğu’yu ilgilendirdiğini belirten Gülcan Kaçmaz Sayyiğit, “Bu sorunu bütün boyutlarıyla ele almak gerekiyor” dedi. Herkesin görüşünü almanın önemli olacağını belirten Gülcan Kaçmaz Sayyiğit, Federe Kürdistan’da yaptıkları görüşmelere dair şunları söyledi: “Başur’da yaptığımız görüşmeler gerçekten olumlu bir atmosferde gerçekleşti. Bu durum bizler açısından da umut vericiydi. Görüştüğümüz bütün isimler sürece tam destek verdiklerini ifade ettiler. Amasız, fakatsız üzerlerine düşen sorumluluğu yerine getireceklerini söylediler. Bu durum da hem Ortadoğu’da barışın inşası hem de ulusal birlik açısından çok kıymetli” dedi.
‘Savaş devam ederse bütün halklar kaybedecek’
İmralı Heyeti’nin görüşmenin detaylarını Abdullah Öcalan’a aktaracağını söyleyen Gülcan Kaçmaz Sayyiğit şunları ekledi: “Bu aktarım sonunda da diliyoruz ki kısa süre içerisinde Sayın Öcalan tarafından bir çağrı gerçekleştirilecek. Bu durumda barış inşa edilirse kaybeden bir taraf olmayacak. Ama savaş devam ederse bunun kaybedeni bütün halklar olacak. Türkiye’nin de bu süreçte barış ortamına çok fazla ihtiyacı var. Uzun süredir devam eden bir ekonomik kriz var, kadın cinayetleri var, ahlaki çöküşünün had safhaya ulaştığı bir dönemden geçiyoruz ve bunun hepsinin aslında temelinde Kürt sorunu, Kürt sorununa yaklaşım yer alıyor. Bu sorun barışçıl ve demokratik yöntemlerle çözülürse hem Türkiye kazanacak hem Türk ve Kürt halkı kazanacak. Bunu bu şekilde ele alıp değerlendirmek gerekiyor.”
‘Cezaevlerindeki direniş, ısrarcı çözüm iradesi olarak karşımızda duruyor’
Bu çözüm ve barış iradesine Türkiye’nin de kulak vermesi gerektiğini söyleyen Gülcan Kaçmaz Sayyiğit şunları belirtti: “Bugün bu görüşmelerin tekrar gerçekleşmesini sağlayan şey Sayın Öcalan'ın ağır koşullar altında direnmesi ve Kürt sorununun barışçıl ve demokratik yöntemlerle çözümü için ısrarcı olması, bu güce, bu iradeye sahip olması gerektiğini söylemesidir. İmralı Cezaevi'nde Sayın Öcalan'ın açığa çıkarmış olduğu duruş, Türkiye'deki cezaevlerinde yine siyasi tutsakların direnişi ve Kürt halkının direnişi gerçekten bu süreci buraya taşıyan bir gerçeklik olarak karşımızda duruyor. Eğer Sayın Öcalan bu sorunu hukuki zeminde, demokratik zeminde barışçıl şekilde çözme iradesine sahipse, Türkiye'nin de bu şekilde davranıp bu barış talebine, bu barış çağrısına kulak vermesi gerekiyor.”