Federal Kürdistan’da şiddete karşı toplumsal farkındalık çağrısı

Federal Kürdistan’da kadın katliamlarında yaşanan artışa dikkat çeken Shana Karim ve Parez Sabir, şiddetin sona ermesine karşı toplumsal farkındalığın artırılması gerektiğini belirtti.

HELEN AHMED

Silêmanî – Federal Kürdistan Bölgesi’nde kadınlara yönelik şiddet her geçen gün artıyor ve giderek daha görünür hale geliyor. Kadınlar, yalnızca aile içinde değil, siyasi partilerden toplumsal kurumlara, ekonomik yapılardan yerleşik erkek egemen zihniyete kadar hayatın her alanında şiddetle karşı karşıya bırakılıyor. Ajansımızın verilerine göre 2024-2025 yılları arasında 42 kadın katledildi, 19 kadın şüpheli biçimde yaşamını yitirdi, 5 kadın katledilmek istendi ve bir kadın intihara zorlandı. Kadın aktivistleri ve gazeteciler, artan şiddetin tesadüfi olmadığını belirterek, toplumun tüm kesimlerini kadın hakları konusunda farkındalık yaratmaya, kadınları korumaya ve dayanışmayı güçlendirmeye çağırdı.

‘Kadınların hakları güvence altında değil’

Kadın hakları aktivisti Shana Karim, kadınların tarih boyunca sınıfsal, sosyal, politik ve dini şiddete maruz kaldığını vurgulayarak, "Şiddet günümüzde de devam ediyor. Kadın hakları ve kazanımlarını korumak için daha güçlü bir mücadele veriyoruz. Bugün kadınların çalışması ve kendi ekonomik bağımsızlıklarını kazanmaları bile, erkek egemen zihniyet tarafından hala kısıtlanabiliyor. Kadınlar bazı haklarını öğrenmiş olsa da, bu haklar hala tam olarak güvence altında değil" dedi.

‘Sistematik şiddetle de karşı karşıyayız’

Yaşamın her alanında kadınların şiddete maruz kaldığını dile getiren Shana Karim, “Kadına yönelik şiddetin sadece aile içinde sınırlı olmadığını biliyorum. Biz kadınlar, yetkililer ve politikacılar tarafından uygulanan sistematik şiddetle de karşı karşıyayız ve bu şiddet hayatımızın her alanına yayılıyor. 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nden bir gün önce bir erkek bir kadını katletti. Bu olay, erkek egemen zihniyetin biz kadınlar için her zaman bir tehdit olduğunu gösteriyor. Bizler farkındalık yaratmalı, haklarımızı savunmalı ve kadın örgütlerine de başvurmalıyız. Toplum olarak kadın örgütlerini ve aktivistleri destekleyerek şiddete karşı mücadele etmeliyiz” ifadelerinde bulundu.

‘Veriler gizleniyor’

Gazeteci Parez Sabir ise, “Kapitalist sistem topluma, özellikle kadınlara ağır bir baskı uyguluyor. Kadınlar siyasi meselelerde veya seçim kampanyalarında yer aldığında, sistemin olumsuz etkileri ortaya çıkıyor. Kadınlar siyasi mücadele yürütebilir ve kadın sorunları üzerinde çalışabilir, ancak siyasete katılımlarına izin vermeyen yetkililere ve partilere karşı da çıkmak zorundalar. Kadınlar toplumda ve kurumlarda hala şiddetle karşı karşıya kalıyor. Gençler, kadınlar ve aileler arasında farkındalık yaratmak için etkinlikler ve konferanslar düzenlenmeli. Kadın hakları ve yaşadıkları sorunlar konusunda toplumsal bilinç oluşmalı. Şiddet uygulandığında, ailenin her üyesi bundan etkileniyor. Federal Kürdistan Bölgesi’nde istatistikler doğru bir şekilde yayımlanmıyor, çünkü ailelerdeki sorunlar ve şiddet, topluma ve medyaya yansıtılmasın diye gizleniyor” diye belirtti.