Faslı aktivistler: Daha fazla kazanım elde etmenin zamanı geldi

Fas’ın BM İnsan Hakları Konseyi Başkanlığına seçilmesini olumlu olarak değerlendiren kadın aktivistler, kadın hakları alanında daha fazla kazanım elde etmenin zamanının geldiğini belirtti.

HANAN HARITE

Fas – Fas'ın BM Daimi Temsilcisi Omar Zniber, Cenevre’de yapılan oylamanın ardından BM İnsan Hakları Konseyi’nin 2024 başkanlığına seçildi. Bu gelişmenin ardından ülkedeki kadın örgütleri, bu durumu kendi lehlerine bir fırsata çevirmeye çalışıyor, ülkenin tüm yasalarının başta Kadına Karşı Her Türlü Ayrımcılığın Ortadan Kaldırılması Sözleşmesi (CEDAW) olmak üzere tüm uluslararası sözleşmelere göre yeniden düzenlenmesi yönündeki taleplerini yineledi.

Bir çok kadın derneğinin bileşeni olduğu Onur Pınarı Koalisyonu da, Fas hükümetine acil çağrıda bulunarak, bireysel özgürlüklerin ve kadınların insanlık onurunun korunduğu, güvenliğin cinsiyete dayalı ayrımcılık olmadan güvence altına alındığı, kürtajın suç olmaktan çıkarıldığı bir şekilde radikal bir yasal değişiklik yapılmasını istedi. Koalisyon, ayrıca kadına yönelik şiddetle mücadeleyle ilgili 13-103 Sayılı Kanun'un değiştirilerek kadınları şiddetten koruyacak, şiddet uygulayanları cezalandıracak, istismara uğrayanlarla ilgilenecek ve hükümetin gerekli özeni göstermesini sağlayacak kapsamlı bir yasa çıkarılmasını talep etti. Kadın hakları aktivistleri Fas’ın BM İnsan Hakları Konseyi Başkanlığına seçilmesine dair beklentilerini dile getirdi.

‘Küresel düzeyde model oluşturmamız gerekiyor’

Kadın Hakları Birliği Federasyonu Başkanı Samira Mohia, Fas’ın uluslararası düzeyde itibar ve güvenilirlik kazanmasının en iyi yolunun insan haklarına ilişkin reform yapmaya başlanması olduğunu belirtti. Samira Mohia, “Küresel düzeyde model oluşturmamız gerekiyor. İnsan hakları cephesinin güçlendirilmesi, evrensel değerlerin desteklenmesi, kadın haklarının geliştirilmesi için gerçek çalışmalar yapılması gerekiyor. Ayrıca vatandaşları temsil eden tüm yasa ve mevzuatın gözden geçirilmesi, tüm ulusal mevzuatın anayasanın gereklerine uygun hale getirilmesi için uluslararası sözleşmeler dikkate alınmalı” dedi.

‘Gerçek bir fırsat oluştu’

İnsan haklarının ulusal düzeyde uygulanması ve sözleşmelere uygun bir Aile Yasasının oluşturulması için ulusal düzeyde baskı yapmak için gerçek bir fırsat oluştuğunu vurgulayan Samira Mohia, “Aile Yasasında değişiklik yapılmasına yönelik çalıştayları önemsiyoruz. Tutarlı bir kanun taslağının hazırlanmasını bekliyoruz. Bu görevin, Fas'ın dünyada ve bölgede barış bayrağını yükseltmesine, evrensel değerlere yönelik gerçek bir çalışmayla, bireysel hak ve özgürlüklerin korunmasına olanak tanıyacağını umuyoruz” diye konuştu.

‘Daha fazla kazanım elde etmenin zamanı geldi’

Kadın Eylem Birliği Başkanı Aisha Hayyan ise, BM’deki bu seçimin kadınların insan haklarının desteklenmesi yönünde uzun bir yolun doruk noktası olarak değerlendirdi. Fas'ın, insan haklarını ve kadın-erkek eşitliğini teşvik eden birçok hak tesis ettiğini söyleyen Aisha Hayyan, insan hakları düzeyinde daha fazla kazanım elde etmenin zamanının geldiğine dikkat çekti.

‘Hakları geliştirmek için daha fazla çalışmamız gerekiyor

Mağdur Hakları Derneği Başkanı Aisha Al-Kalaa da, kadınların ekonomik, sosyal ve politik olarak güçlendirilmesi için siyasi aktörleri, sivil toplum örgütlerini ve aktivistleri önemli çalışmaların beklediğini söyledi. Fas’ın, uluslararası bazı yükümlülüklerine saygı duyan bir ülke olduğunu belirten Aisha Al-Kalaa, şunları kaydetti:

“Fas uluslararası insan hakları sistemine dahil oldu. Eşitlik ve Uzlaşma Komisyonu ve insan haklarının geliştirilmesiyle ilgili bir dizi başarı ve girişim var. Kadın ve çocuk haklarının geliştirilmesine yönelik yasal düzeyde çalıştaylar yapıldı. Aile Kanunu'nun değiştirilmesi için çalışmalar yürütüldü. Bununla birlikte insan haklarını, kadın haklarını geliştirmek için daha fazla çalışmamız gerekiyor.”