Faslı gazeteci: Çatışma bölgelerindeki gazeteciler desteklenmeli

Faslı Gazeteci Suad Chagel, çatışma bölgelerinde gazetecilerin hedef alınmasının nedeninin gerçekleri gizlemek olduğuna dikkat çekerek, gazetecilere yönelik ihlallerin önüne geçilmesi için daha fazla çabaya ihtiyaç olduğunu dile getirdi.

HANAN HARITE

Fas- Filistin, Sudan, Suriye ve Yemen gibi birçok ülkede gazetecilerin en çok hedef alınan gruplardan biri haline gelmesi nedeniyle gazetecilik mesleği, özellikle çatışma alanlarında en tehlikeli mesleklerden biri olarak kabul ediliyor. Gazetecileri Destekleme Komitesi'nin belgelediği rakamlara göre; Gazze Şeridi'nde savaşın başladığı Ekim 2023'ten bu yana katledilen gazetecilerin sayısı 170'i aştı. UNESCO verileri de 2023 yılının özellikle çalışan gazeteciler açısından kanlı geçtiğini gösteriyor. Türk devleti tarafından da 23 Ağustos’ta Federe Kürdistan Bölgesi’ndeki Silêmanî kentine bağlı Seyîdsadiq ilçesinde gerçekleştirilen saldırıda gazeteci Gülistan Tara ve Hêro Bahadîn yaşamını yitirmişti.

Gazeteciler desteklenmeli

Gazeteci ve Fas Ulusal Basın Sendikası İcra Dairesi üyesi Suad Chagel, çatışma bölgelerinde çalışmalarını sürdüren gazetecilerin hedef alınmasını ve katledilmesini savaş suçu olarak değerlendirerek, tüm ülkelerdeki gazetecilerin desteklenmesi çağrısında bulundu. Suriye, Filistin, Sudan, Yemen gibi güvenli olmayan bölgelerdeki gazetecilere daha fazla destek sağlamak gerektiğini aktaran Suad Chagel, özellikle gazetecilerin maruz kaldığı ihlallerin belgelenmesinin önemine dikkat çekti.

Gazze'de olduğu gibi, gazetecilerin güvenli olmayan bölgelerde ciddi ihlallerle karşı karşıya olduğunu söyleyen Suad Chagel, “Çatışma bölgelerinde gazetecileri korumak zor bir konudur. Yüzlercesi katlediliyor, yaralanıyor ve yok ediliyor. Tüm bunlar uluslararası yasalarla, hatta savaş yasalarıyla bile korunmuyor” dedi.

‘İhlallerle gerçekleri karartamayacaklar’

İsrail güçleri tarafından gazetecilere karşı işlenen sistematik ihlallerin olduğuna dikkat çeken Suad Chagel, “İhlaller basının özgürlüğüne ilişkin kısıtlamalara yol açıyor. Faslı gazeteciler olarak, Gazze Şeridi'nde savaşın başlangıcından bu yana çatışma bölgelerinde gazetecilerin hedef alınmasını kınayan bir dizi bildiri yayınladık. Gazetecilerin hedef alınmasıyla uluslararası yasalar hiçe sayılıyor. Gazetecileri hedef alarak gerçeklerin dünyaya ulaşmasını engellemek istiyorlar, ancak tüm baskılara rağmen gerçekleri karartamayacaklar” şeklinde konuştu. 

‘Gazetecilerin sesini susturamayacaklar’

Suad Chagel, uluslararası insancıl hukukun, gazeteciler de dahil olmak üzere silahlı çatışmalardan etkilenen bireyler için kural ve koruma araçlarını belirlediğine dikkat çekti. Gazetecilere yönelik ihlallerin bir bütün olarak bölge üzerinde korkunç etkileri olduğunu vurgulayan Suad Chagel, “Fas medyası, Filistin, Ukrayna, Sudan, Suriye veya Yemen'deki sıcak noktalarda çalışmalarını sürdüren gazetecilerle dayanışma içerisindedir. Gerçeğin peşinde olan gazetecilerin sesini susturamayacaklar. Çünkü gazeteciler toplumun vicdanıdırlar, gerçeği ve haberi tüm dünyaya aktaranlardır” dedi.

‘Fas halkı Filistin ile dayanışma içinde’

Çatışma bölgelerinde gazetecilerin hareket ve bilgiye erişim zorluğu ile maruz kaldıkları kısıtlamalara rağmen gerçekleri ortaya çıkarmaya devam ettiğini kaydeden Suad Chagel, sözlerinin devamında şöyle konuştu: “Filistin'de onlarca kişi katledildi. Gazze’deki gazeteciler işgalin uygulamalarını teşhir ederek tüm dünyaya duyuruyor. Bu nedenle hakikatin sesini susturmak amacıyla gazeteciler hedef alınıyor. Fas'ta Filistin meselesi ulusal bir meseledir. Fas halkı, medya, sivil toplum örgütleri, siyasi partiler ve daha birçok çevre kınama mesajlarıyla Filistin halkıyla dayanışma içerisindedir. Çünkü Filistin halkının maruz kaldığı şey takip edilmesi gereken bir soykırımdır.”

‘Güçlü mücadeleye ihtiyaç var’

Suad Chagel, Filistinli gazetecileri desteklemek için dayanışma kampanyaları yürütüldüğüne dikkat çekerek, gazetecilerin çatışma bölgelerinde maruz kaldığı ihlalleri güçlü bir şekilde kınamak için başka yeni ve farklı mücadele biçimlerinin yaratılmasının düşünülmesinin gerekliliğini vurguladı. Gazeteciler arasında akan kanı durdurmak amacıyla daha fazla desteği harekete geçirmek gerektiğini söyleyen Suad Chagel, gazetecilere yönelik işlenen suçlara karşı raporlar hazırlanmasının önemine dikkat çekti.