Elbistan 6 Şubat’ta kaldı: Acımızla baş başa bırakıldık

Şubat 2023 depreminin 2’nci merkez üssü Elbistan’da kendi imkanları ile inşa ettiği tek gözlü evde kalan depremzede Ayşe Algas, “Acımızla baş başa bırakıldık’ sözleri ile geçen 2 yılda acıların sarılması için herhangi bir şey yapılmadığını dile getiriyor.

MEDİNE MAMEDOĞLU

Mereş- Tarihler 6 Şubat 2023 saat 04.17’yi gösterdiğinde Türkiye ve Kürdistan kentlerinde büyük bir yıkıma neden olan depremler yaşandı. Mereş Pazarcık’ta 7.7 ve Elbistan’da 7.6 şiddetinde meydana gelen depremler, Suriye’de de şiddetli hissedildi. 11 kentte büyük bir yıkıma neden olan depremlerde resmi verilere göre; 53 bin 537 kişi hayatını kaybetti, 107 bin 213 kişi de yaralandı. Ancak ölü sayısının açıklanan resmi verilerden daha fazla olduğu tahmin ediliyor.

Depremin büyük bir yıkım ve göçe neden olduğu Mereş’in Elbistan ilçesinde yaklaşık 2 bin bina yıkıldı.

Elbistan’ın yarısı göç etti

Depremin ardından barınma, sağlık ve gıda gibi temel ihtiyaçlardan mahrum bırakılan depremzedelerin, aradan geçen 2 yıla rağmen eksikleri giderilmiş değil.

Göçük altında kalan onlarca insanın soğuktan donarak yaşamını yitirdiği ilçede cenazeler gönüllü ekiplerin desteği ile çıkarıldı. Depremde havanın eksi 20 dereceyi bulduğu ilçede halk günlerce buzların üzerine kurulan çadırlarda kalmak zorunda kaldı. Cem evine sığınan ilçe sakinleri, halkın desteği ile ayakta dururken, azalan desteklerle beraber ilçede büyük bir göç başladı.

Depremzedelerin konteyner kentlerde kaldığı ilçede, deprem konutları yapılıyor. Ağır hasarlı binaların hala merkezde bulunduğu ilçede, yıkılan alanlar ise Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı tarafından “Yerinden dönüşüm” kararı ile rezerv alan ilan edildi. 

Okulların eğitim vermeye devam ettiği ilçede, iki hastane hizmet veriyor. Nüfusun azaldığı ilçeye bağlı köylerde ise yurttaşlar kendi imkanlarıyla inşa ettikleri evler ya da barakalarda yaşam mücadelesi veriyor.

‘Unutulduk…’

Tozlu bir havanın hâkim olduğu ilçe neredeyse hayalet kasabaya dönüşürken, ilçede yaşamaya devam eden depremzedeler ise yaşam mücadelesi veriyor. Depremden sonra yaşadığı kayba ve zarara rağmen Sevdilli köyünden ayrılmayan Ayşe Algas da (56) bu depremzedelerden biri. Deprem anına ahırda yakalanan ve enkazdan kendi imkânları ile çıkan Ayşe Algas, geçim kaynağı olan bütün ineklerini kaybetti. İki yılda ne yaralarının sarıldığını ne de acıların unutulduğunu belirten Ayşe Algas, “Unutulduk” sözleri ile aradan geçen iki yılı özetledi.

‘Yakınlarım donarak öldü’

Deprem anını anlatan Ayşe Algas, “Gece yaşanan depremde bir kaybımız yoktu. Öğlen yaşanan depreme kaldığımız ahırda yakalandık. İki ahır da üzerimize çöktü. Kendi imkânlarımız ile enkazdan çıktık. Şehir merkezinde ailemin enkaz altında kaldığını öğrendim. O gün yardım eden kimse yoktu, ondan sonraki gün de hiç kimse yoktu. Cenazelerimizi çıkaramadık. Yeğenim donarak yaşamını yitirdi. O günden sonra hep öldük. Cenazelerimizi alıp köye geldik. Bize halk yardım etti ne devlet vardı ne de AFAD” dedi.

‘İki yıldır kapımızı çalan olmadı’

İki yılda büyük zorluklar yaşayan Ayşe Algas, köyünde kendi imkânlarıyla yaptığı tek göz bir evde yaşıyor. Ayşe Algas, “O dönem yaşadıklarıma bakıyorum şimdi yaşadığımızdan bir farkı yok. Hala evimiz yok ve hala kimsemiz yok. 6 Şubat yaklaştıkça, deprem anını yeniden yaşıyor gibiyim. Giden gençler, giden aileler beni çok üzüyor. Ne yapsak da o günü unutamayacağız. İki yıl geçti ama kapımızı çalan olmadı. Bizi ve ne yaşadığımızı unuttular” sözlerini kullandı.

Köyde temel ihtiyaçların eksikliğinin yanında yol sorunu da yaşadıklarını kaydeden Ayşe Algas, “İki yıldır bu köye su getiremediler, yol yapamadılar” tepkisinde bulundu.

‘Acımızla baş başa bırakıldık’

Köyde yaşayan depremzedelerin unutulduğunu belirten Ayşe Algas, “Acılara, bu imkânsızlıklara direnerek bugüne geldik. Hem enkazdan çıktık hem cenazelerimizi çıkardık. Bugün de yaşamaya çalışıyoruz. İnsanlar bir kere geldi, bir daha gelmedi. Biz illa destek istemiyoruz, kapımızı ‘nasılsınız’ demek için de çalabilirler. Bu süreçte acımızla baş başa bırakıldık” serzenişinde bulundu.

6 Şubat tarihinde aynı acıları tekrar tekrar yaşadığını ifade eden Ayşe Algas, “O gün hiç gelmesin istiyorum” dedi. Ayşe Algas’ın son sözleri ise, tüm acı ve kayıplara rağmen direnmek oldu.