Efrinli kadınlar ‘Çağın Direnişi’ni anlattı

Türk devleti ve çetelerine karşı ‘Çağın Direnişi’yle 58 gün boyunca sürdürdükleri tarihi mücadeleyi anlatan Efrinli kadınlar, “Çok ağır saldırılara maruz kaldık göç ettik, işgali kabul etmedik. Efrin’e dönmek için direnişimizi sürdüreceğiz” dedi.

HESNA MIHEMED

Şehba - Türk devleti ve ona bağlı çeteler, 20 Ocak 2018'de başlattıkları saldırılarla Efrin Kantonu’nu işgal etti. Efrin halkı ve kadınlar, saldırılara karşı ‘Çağın Direnişi’ adıyla 58 gün boyunca Türk devleti ve çetelerine karşı tarihi bir mücadele yürüttü. Efrinli anneler, çocuklarıyla birlikte köylerde, sokaklarda, mahallelerde topraklarını her koşula karşı savundu. Topraklarını an be an savunan, silahlarını omuzlarına alan Efrinli anneler, ‘Çağın Direnişi’ni ajansımıza anlattı.

‘Çok ağır saldırılara maruz kaldık’

Çağın Direnişi’nde savaşçıların yanında omzuna aldığı silahıyla Reco ilçesinde topraklarını savunan Fatima Hisên Reşo, o anlara dair görüşlerini şöyle paylaştı: “İşgalci Türk devleti Efrin'e karşı şiddetli bir savaş yürütüyordu. Bizde saldırılara karşı çocuklarımızın yanında yer alarak işgale karşı direnişimizi sürdürdük. Çocuklarımız cephede, bizlerde köylerimizde, mahallelerimizde topraklarımızı savunuyorduk. Topraklarımızı hiçbir zaman işgalcilere bırakmama kararı almıştık. Çağın Direnişi’nde korku nedir bilmiyorduk. Gece-gündüz halkımızı koruduk ve hiç durmadık. Ülkemizin toprakları canımızdan daha değerlidir ve bunun için yaptıklarımızdan asla pişman olmayacağız. Türk devletinin savaş uçaklarına karşı 58 gün boyunca direnişimizi sürdürdük. Çok ağır saldırılara maruz kaldık, dolayısıyla göç ettik, işgali kabul etmedik. Efrin’e dönmek için direnişimizi sürdüreceğiz.”

‘Köylerimizde topraklarımızı savunduk’

Efrin merkeze bağlı Qibar köyünden Sahîle Henan Birîm de, Türk devletinin Efrin’de acımasız bir savaş yürüttüğünü kaydetti. Saldırılar sırasında an be an topraklarını savunduklarını ve köydeki insanları koruduklarını aktaran Sahîle Henan Birîm, “Çocuklarımızın izinden gidiyorduk. Onlar cephede bizler ise köylerimizde topraklarımızı savunduk. Direnişimizi sonuna kadar tereddütsüz sürdürdük. İşgalcilere karşı direnişimizi göç ettiğimiz Şehba’da da devam ettiriyoruz ve asla durmayacağız. Bizler onurlu bir yaşam için mücadelemizi yürütüyoruz. Bizler savaşçıların yolunda ilerliyoruz ve asla geri adım atmayacağız. Ödediğimiz bedellerle Efrin'i Türk devletinin elinden kurtaracağız ve özgürleştireceğiz” şeklinde konuştu.

‘Efrin’den çıkışımız acı dolu bir andı’

Çağın Direnişi’nde Efrîn merkezinde savaşçılarla birlikte topraklarını savunanlardan Emîna Aslan Mihemed de şu ifadelerde bulundu: “Erdoğan en ağır silahlarla Efrin’e yasaklı silahlarla saldırdı. Çok zorluklar ve acılarla karşılaştık. Bizde saldırılara karşı direnişimizi sürdürdük. Çağın Direnişi’nde acı ve başarı dolu anlar yaşadık. O direnişte kadınların rengi ön plandaydı. Kontrol noktalarında güçlerimizle birlikte toprağımızı savunduk. Kentin sokaklarında ve mahallelerinde silahları omuzlarına alan kadınlar, saldırılara direnişle karşılık verdi. Şehitler veriyorduk ama bizler yine de korkmadık. Savaşçıların direnişinden güç alıyorduk. Çağın Direnişi’nde topraklarımızı savunmak için bizden ne istenirse hazırdık. Efrin'den çıkışımız acı dolu bir andı ama bu acıyı mutluluğa dönüştüreceğiz ve Efrin'i özgürleştireceğiz."