Dr. Karima El-Hefnawi: Şiddete karşı uluslararası bir ağ kurulmalı

Dr. Karima El-Hefnawi, kadınların özgürlüğü ve eşitliği mücadelesinin devam etmesi gerektiğini vurgularken, şiddetten arınmış bir dünyaya ulaşmak için tüm kadın hareketlerini bir ağ oluşturmaya çağırdı.

SUZAN EBU SAİD

Beyrut- Lübna’nın başkenti Beyrut’ta Kadın Yaşam Derneği, Newroz Toplum Derneği, Abdullah Öcalan’ın Özgürlüğü İçin NUN İnisiyatifi öncülüğünde, “Jin, Jiyan, Azadî'nin izinde” sloganıyla 18-19 Ağustos’ta 'Uluslararası Kadın Hareketleri Deneyimleri’ başlıklı bir konferans gerçekleştirildi. Konferansa Ortadoğu ve Kuzey Afrika ülkeleri başta olmak üzere 12 ülkeden 100 kadın katılım sağladı. IŞİD tarafından 3 Ağustos 2014’te soykırıma uğrayan Êzidî kadınlara ve 15 Ağustos 2021’de Afganistan’da iktidara el koyan Taliban’ın baskısı altında yaşamlarını sürdüren Afgan kadınlara adanan konferansta kadınlar, 7 maddelik bir kararla direnişi büyütme sözü verdi. Mısır Sosyalist Partisi ve Mısır Kadın Cephesi üyesi Dr. Karima El-Hefnawi, ajansımıza konferansı değerlendirdi.

‘Afrikalı kadınlara da odaklanıldı’

Konferansın İran ve Afganistan'daki kadınlar, Kürt kadınlarının ve diğer ülkelerin mücadelesine ilişkin birçok konuyu ele aldığını belirten Karima El-Hefnawi, “Dünyadaki ve bölgemizdeki tüm kadınlar gibi Afrikalı kadınlara da odaklanıldı. Yaşamın birçok alanında rol oynamasına rağmen Afrikalı kadınlar toplumsal kültürden kaynaklı hor görülüyor. Birçok alanda haklarını elde edemiyor. Afrika ülkelerinde erken yaşta evlilik, kadın ticareti, yaygın olan kadın sünneti gibi birçok olguya rastlıyoruz.  Kadınlar hem fiziksel hem de psikolojik baskı altında yaşamlarını sürüyor. Afrikalı kadınlar her türden zulüm ve şiddete maruz kalıyor. Çalışma yaşamında da birçok haksızlığa uğruyorlar. Örneğin erkeklerle aynı işleri yapmalarına rağmen daha az ücret alıyorlar” şeklinde konuştu.

Afrikalı kadınların yaşadıklarını anlattı

Konferansın oturumlar şeklinde düzenlendiğini kaydeden Karima El-Hefnawi, ilk oturumun dördüncü kısmında "Dünyadaki tüm krizlerin en büyük kurbanı olan bir kıtada Afrikalı kadınların durumu" başlıklı bir sunumda konuştuğunu belirtti. Karima El-Hefnawi, “Afrika'daki kadınların durumunu, kadınların karşılaştığı zorlukları, maruz kaldıkları ayrımcılığı, yerinden edilmelerini, sığınma sorunlarını, göçe maruz kaldıkları savaşları anlattım. Göç nedeniyle yerleştikleri kamplarda temiz su, ilaç, yiyecek gibi hayatın en basit ihtiyaçlarına dahi ulaşımları yok. Yazın sıcağında ve kışın soğuğunda ciddi sorunların yanı sıra salgın hastalık ve kıtlık durumlarıyla karşı karşıya kalıyorlar” dedi.

‘Kadınların hayatları kontrol altında’

Karima El-Hefnawi, Batı Afrika, Mali ve Afrika Sahel bölgesinde (Sierra Leone, Fildişi Sahili, Gine ve Liberya) kadınların statüsü ile ilgili olarak, “Kadınlar ekonomik ve sosyal olarak etkili bir role sahipler. Nijer ve Nijerya'da ise aşırılık yanlısı İslami gruplar kadınların statüsünü kontrol etmektedir. Moritanya'da İslam hukuku kadınların hayatlarının akışını büyük ölçüde kontrol ediyor. Kadınların rolleri ev işleri ve çocuklara bakmakla sınırlandırılıyor. Benin'de gelenek ve göreneklerin kadınları alçalttığını ve onları küçük düşürdüğünü görüyoruz” şeklinde konuştu.

Yaşamın sorumluluğu kadınların omuzunda

Kadınların erkeklerle eşit olmayan bir şekilde yaşamlarını sürdürdüklerini belirten Karima El-Hefnawi, sözlerini şöyle tamamladı: “Gelenekler arasında çok eşlilik, zorla evlendirme ve aile içi şiddet var ve Senegal'de tüm ev işlerinden çocukların bakımından tarım işlerine, değirmenlerin işlenmesinden köy kaynaklarının yönetilmesine kadar kadınlara yüklenen birçok iş var. Tüm eşitsizliklere rağmen Senegalli kadınlar kalkınmada önemli bir role sahipken, toplumsal kültürün kadına yönelik değişiminde büyük bir etki yaratıyor.  Senegal’de kadınlar ayrıca büyük bir sosyal, kültürel ve politik statüye sahip.”