‘Depremzede çocukların geleceği risk altında’
Depremde en çok çocukların etkilendiğine dikkat çeken Çocuk Hakları Odaklı Kriz Yönetim Ağı Gönüllüsü Sevgi Demir, ileride oluşabilecek ciddi risklerin önüne geçmek için çocuklara yönelik çalışmaların yoğunlaştırılması gerektiğini söyledi.
MEDİNE MAMEDOĞLU
Semsûr- Diyarbakır Kent Koruma ve Dayanışma Platformu bünyesinde kurulan Çocuk Hakları Odaklı Kriz Yönetim Ağı (Tora Rêvebarîya Krîzê ya Mafparêz a Zarokan a Amedê) 5 aydır sahada çocuklarla birebir temas ederek atölyeler düzenliyor. Ağda Amed Barosu Çocuk Hakları Merkezi, Rengarenk Umutlar Derneği, Çocukça, Önce Çocuklar ve Kadınlar Derneği, İnsan Hakları Derneği Çocuk Hakları Komisyonu, Çocuk İçin Adalet, Eğitim-Sen Amed Şubesi, Lotus Genç Alan Derneği sivil toplum örgütleri yer alıyor. Gönüllü olarak sahaya gelen ekipler burada çocukların gelişimi ve deprem sonrası travmalarını iyileştirmede önemli rol oynuyor.
Alanda yüzlerce çocuğa temas ettiler
Adıyaman’da emek örgütleri tarafından kurulan çadır kentte çalışma yürüten ağ 5 ay içerisinde yüzlerce çocuğa ulaştı. Bir aydır sahada çalışma yürüten ağ gönüllüsü Sevgi Demir, çocuklarda depremden sonra yaşanan davranış değişiklerini ve alınması gereken önlemleri ajansımıza değerlendirdi. Alanda ki çocuklar için UNİCEF gibi örgütlerin ve bu konuda çalışma yürüten kişilerin sahada olması gerektiğini vurgulayan Sevgi Demir, “Bahsettiğimiz alan çok büyük bu yüzden çalışmaların da bu yoğunlukta olması gerekiyor” dedi.
5 ay önce yaşanan büyük depremin ardından göç eden on binlerce ailenin yanı sıra kentlerde bir yaşam mücadelesi veren kesimin de yoğun olduğuna yer veren Sevgi Demir, son süreçte kentten göç edenlerin de evlerine döndüğünü söyledi. Deprem kentlerinde aradan geçen zamana rağmen hala ciddi bir barınma ve ihtiyaç sorunu yaşandığına dikkat çeken Sevgi Demir, yaşanan bu süreçlerden en çok etkilenen kesimin de çocuklar olduğunu söyledi.
‘5 ayda davranış dönüşümlerine tanık olduk’
Çocukların yaşadığı bu travmanın ilerlememesi için alanda çocuklarla temas halinde olduklarını belirten Sevgi Demir, çeşitli oyun ve atölyeler ile çocuklarla iletişim kurduklarını söyledi. Atölyelerin yanı sıra çocukların depremden sonra yaşadıkları süreci de gözlemlediklerini aktaran Sevgi Demir, depremi yaşayan çocuklarda hırçın ve içe dönük olarak iki davranış şeklinin ağır bastırdığı bilgisini verdi. Sevgi Demir konuşmasının devamında şunlara yer verdi: “Çocuklar yaşanan depremden çok fazla etkilendikleri için kendi travmatik mevzularının onları daha içi kapanık ya da öfkeli bir hale getirdiğini gözlemleyebiliyoruz. Ben ilk geldiğimde çok daha öfkeli ve şiddet meyillisi çocuklarla karşılaştım. Fakat biz burada onlarla atölyeler düzenleyerek onların bu süreçte ki dönüşümlerine de tanık olduk. Bu atölyeler onlar için önemli bir alan oluyor. Onların yaşadıkları travmayı hafifletmek için bu atölyeleri düzenliyoruz. Çocuklar aradan geçen 5 ayda hala iyileşme sürecinde. İlk başta yaşadığımız öfke veya içe kapanıklık durumu her ne kadar yok olmasa da bu anlamda bir dönüşümün yaşandığını söyleyebilirim.”
‘Travmanın hasarsız atlatılması için alanlar oluşturulmalı’
Deprem kentlerinde çocuklar için kurulacak oyun alanları ve sosyal ortamların çok önemli olduğunun altını çizen Sevgi Demir, bu süreçte çocukların çok sayıda haklarından da mahrum bırakıldıklarını anlattı. Travmanın daha az hasarla atlatılabilmesi için alanda ki çalışmaların yoğunlaştırılması gerektiğini vurgulayan Sevgi Demir, “Çocuklar depremden sonra kendi sosyal ortamlarından farklı ortamlara girdiler. Birçoğu farklı etnik kimlik ve ırka sahip çocuklar ve bu anlamda çok karma bir alan. O çocukların burada ki travmalarını daha az hasarla atlatabilmeleri için kent genelinde oyun alanları yine atölyeler yapılmalı. Onları ortak bir alanda buluşturmak ve o süreci kendi aralarında etkileşime girerek kendi süreçlerini de birlikte toparlayabiliyoruz. Bu noktada hem devlete hem de UNİCEF’e çok iş düşüyor. Burada ki oyun alanlarını genişletmek ve deprem dışında sosyal ortam oluşturmak çocuklara çok iyi gelecektir” sözlerini kullandı.
‘Her anlamda bizi çok fazla risk bekliyor’
Çocuklarda ileri ki süreçlerde oluşabilecek risklere de dikkat çeken Sevgi Demir konuşmasının sonunda şu bilgileri paylaştı: “Süreç ilerledikçe gönüllü ihtiyacımız da artıyor. Çocuklarda depremden sonra gözlemlediğimiz çok şey var. Bunun ilki şiddet oluyor. Bu noktada hem psikolojik hem de sosyal gelişimleri için bizi çok fazla risk bekliyor. İleriki yaşamlarında burada yaşadıkları iyileşme onlar için olumlu olacaktır. Ama maalesef bu yeterli olamayabilir, onların gelişimi için çok daha farklı psikolojik desteklere ihtiyaçları var. Bu noktada onları yalnız bırakmamız lazım. Hassas oldukları süreçlerde çok ciddi sorunlar yaşadılar. Hem psikolojik, hem eğitim hem de sağlık alanında çalışma yapılmalı. Hakları her alanda ihlal ediliyor.”