Büyük Özgürlük Yürüyüşü’ 5’inci gününde

Wan ve Qers olmak üzere iki koldan başlatılan “Büyük Özgürlük Yürüyüşü” 5’inci gününde Şırnex ve Mûş’ta devam ediyor. Yürüyüşçüler, Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’a yönelik tecridi asla kabul etmeyeceklerinin mesajını verdi.

Haber Merkezi- Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan'ın fiziki özgürlüğü ve Kürt sorununun demokratik çözümü talebiyle 1 Şubat’ta Wan ve Qers olmak üzere iki koldan başlatılan "Büyük Özgürlük Yürüyüşü" 5'inci gününde devam ediyor. Yürüyüşçüler soğuk havaya aldırmadan gittikleri her yerde İmralı’da uygulanan mutlak tecride dikkat çekerek, Abdullah Öcalan’ın özgürlüğünün Türkiye halkları için önemini anlatıyor.

Yürüyüşçüler Roboski ve Qileban’da

Yürüyüşü Wan'dan başlatan Özgürlük Yolcuları bugün de Şırnex’ta yürüyüşü sürdürüyor. 28 Aralık 2011 tarihinde Türk savaş uçaklarının bombardımanı sonucu 19'u çocuk 34 kişinin katledildiği Roboski'ye geçen yürüyüşçüleri, katliamda yakınlarını yitiren aileler kayıplarının fotoğraflarıyla karşıladı. Yapılan mezarlık ziyareti sırasında katliamda çocuğunu yitiren Halime Encü, asker ve polis annelerine “Gelin elinizi elimize verin. Artık katliam olmasın. Barış, özgürlük, birlik istiyoruz. Annelerin acısı, gözyaşı aynı. Hepimiz el ele verelim, artık yeter diyelim. Ciğerimiz yanıyor" sözleriyle seslendi.

Roboski katliamında adaletin, Kürt sorununu demokratik çözümü ile ancak mümkün olabileceğini dile getiren özgürlük yolcuları, mücadele sözü verdikleri aileleri tarafından uğurlanıp yollarına devam etti. Yürüyüşçüler daha sonra Şirnex'in Qileban (Uludere) ilçesine geçerek, burada Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) önünde bir araya geldi. Uzun bir süre soğuk havaya rağmen halaya duran yürüyüşçüler, sık sık "Bijî berxedana zindanan" ve "Tecride hayır, barış hemen şimdi" sloganları attı.

‘Çözümü birlikte getirelim’

Coşkunun hakim olduğu buluşmada konuşan DEM Parti Colemêrg Milletvekili Öznur Bartın, Abdullah Öcalan'a dönük mutlak bir tecrit uygulandığına işaret ederek, şöyle konuştu: "Kürt Halk Önderi Sayın Abdullah Öcalan'a özgürlük, Kürt sorununa çözüm istiyoruz. 1 Şubat'ta Wan ve Qers'te yürüyüşe başladık. Köy köy, mahalle mahalle dolaşıyoruz. Kürt halkı çözüm istiyor, 'Kürt halkı, önderim özgür olsun Kürt sorunu çözülsün' diyor. Demokrasi, özgürlük, birlik ve eşitlik isteyen herkes, yürüyüşe destek versin. Sesini yükseltsin. Bu çözümü birlikte getirelim. Kendimize inanıyoruz, başaracağız."

DEM Parti Qileban Belediye Eşbaşkan adayları Feride Ender ve Ali Ürek de yaptıkları konuşmalarda, yürüyüşçüleri selamladı ve İmralı'daki tecridin kaldırılmasını istedi. DEM Parti İlçe Eşbaşkanı Abdullah Gün, "Bu kutlu yürüyüşü biz de kutluyoruz. Toplumsal sorunlarımızın ve Kürt sorununun diyalogla çözülmesini istiyoruz" diye konuştu. Buradaki buluşma, "Tecride karşı omuz omuza" sloganlarıyla sona erdi. Yürüyüşçüler daha sonra esnafla bir araya geldi.

Gundikê Mêlê’de coşkulu karşılama

Yürüyüşçülerin bir sonraki durağı ise, Şirnex merkeze bağlı Gundikê Mêlê (Balveren) beldesi oldu. Belde sakinleri, büyük bir coşkuyla yürüyüşçüleri karşıladı. Davul-zurnalı karşılamada meşaleler yakıldı. Yürüyüşçüler, kendilerini karşılayanlarla tek tek tokalaştı. Beyaz tülbentli anneler, yürüyüşçüleri bağrına bastı. Yürüyüşçüler ve belde sakinleri, belde girişinden parti binasına kadar yürüdü. Yürüyüş boyunca "Bijî berxwedana İmraliyê", "Barışın elçisi İmralı'da", "Bijî berxwedana zindanan" ve "Tecride hayır, barış hemen şimdi" sloganları atıldı. Kar yağışına aldırış etmeyen yüzlerce kişi, daha sonra özgürlük halayına durdu.

 

‘Bu halkın barış umudu karşısında hiçbir kuvvet duramayacak’

DEM Parti Riha Milletvekili Dilan Kunt Ayan, "Bu halkın barış umudu karşısında hiçbir kuvvet duramayacak. Özgürlük yürüyüşümüz, 'Sayın Öcalan'a özgürlük Kürt sorununa çözüm' olana kadar devam edecek. Elimizde direnişin, özgürlüğün ve barışın anahtarı var. Gün gelecek İmralı'nın kapıları açılacak, bu halk onurlu barışla buluşacak" dedi. Yürüyüşçüler daha sonra Şirnex merkeze hareket etti.

Qers kolunda yer alan yürüyüşçüler Mûş’ta

İki koldan başlatılan yürüyüşün Qers kolu, Agirî’den sonra sabah saatlerinde Mûş’un Milazgir (Malazgirt) ilçesine ulaştı. Yürüyüşçüler, ilçe sakinleri ile selamlaşarak DEM ilçe örgütü binası önüne kadar yürüdü. Çevrede bulunun yurttaşlar da yürüyüşçülere alkışlarıyla destek verdi. Parti binası önünde konuşan HDK Eşsözcüsü ve DEM Parti Milletvekili Cengiz Çiçek, Türkiye’de eşitlik, adalet ve hukukun ağır bir problem halini aldığını ifade ederek, ülkenin baskı, sömürüyle yönetildiğini ifade etti.  Cengiz Çiçek, “Biz her türlü zorluk altında ve çökmemiş Kurdistan’da bu yürüyüşümüzü toplumsallaştırmak için yola çıktık. Kürt sorununun demokratik çözümü olmadığı sürece yoksulluk, açlık, sürgün, zindan, ölüm bu topraklarda kol gezecek. Bu ülkede eşitlik, adalet ve özgürlüğü savunduğumuz için yola düştük” diye konuştu.

‘Bu enkazı halkın örgütlü gücü temizler’

Mereş merkezli 6 Şubat depremlerinde yaşamını yitirenleri anan Cengiz Çiçek, “Yarın depremin birinci yıl dönümü. ‘Vatan, millet, Sakarya’ diyenler enkazın altında kaldı. ‘Kürt anasına görmesin’ diyenler enkazın altında kaldı. Depremde on binlerce insan hayatını kaybetti. Ama onlar hala vatan, millet, Sakarya diyor. Bayrak dedikçe o talanınızı gizliyorsunuz. Bu coğrafyaya düşmanlık yapanlar sizlersiniz, biz değil. Bu enkazı ancak halkın gücü kırar. Bu enkazı sırça köşklerde oturanlar değil, halkın örgütlü gücü temizler” diye kaydetti.

‘Sayın Öcalan Kürt halkının lideridir’

Kürt sorunu ve sonuçları üzerine değinen Cengiz Çiçek, konuşmasını şu şekilde sürdürdü: “Kürt sorununun demokratik çözümü dediğimizde, bir hakikat var. Kürt halkı, Sayın Öcalan’ı önderi ve tek muhatap olarak görüyor. Sayın Öcalan ile halkın duygu ve düşünce birliğinin arasına mesafe koymaya çalışan her türlü tecride karşı duracağız. Yıllar önce milyonlar imza vererek Sayın Öcalan’ı önderi olarak kabul etti. Bu devlet, çözüm sürecinde bu hakikati kabul etti. Biz hakikatin ne olduğunu gösteriyoruz. Bu yol, hakikat yoludur, kutlu olsun. Bu yolun sonu Kürt halkının özgürlüğüne kavuşması, tecrit politikalarının lağvedilmesidir. Sayın Öcalan, Kürt halkının lideridir. Bu konuda yoğunlaşması olan, çözümün yolunu bilen ve buna önderlik edecek bir insandır. Bu yolu, İmralı işkence sisteminin lağvedilmesi için yürüyeceğiz. Zafer, özgürlüğü için yola çıkanlarındır.”

Cengiz Çiçek’in sözleri halkta, atılan “Bijî berxwedana Îmraliyê” sloganları ile karşılık buldu. Akabinde parti binasına giren heyet üyeleri, yürüyüşün amacına dair halkla sohbet etti. Yine Abdullah Öcalan’ın geçmişte kaleme aldığı bazı yazıları okunup üzerinde fikir tartışması yürütüldü.

‘Tecridi asla kabul etmeyeceğiz’

Yürüyüşçüler, daha sonda Mûş’un Kop (Bulanık) ilçesine geçti. Kop ilçesinde yürüyüş boyunca “Bijî berxwedana Îmraliyê”, “Bijî berxwedana zindanan”, “Bê Serok jiyan nabe” ve “Kahrolsun 15 Şubat komplosu” sloganları atıldı. Çevredeki yurttaşlar da zafer işaretleriyle yürüyüşçülere destek verdi. İlçe merkezinde yapılan açıklamada konuşan Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) Kadın Meclisi Sözcüsü Berivan Bahçeci, İmralı tecridine işaret ederek, şunları ifade etti:

"25 yıldır Sayın Öcalan büyük bir tecrit altında. 3 yıldır da ağır bir tecrit var. Bu tecrit hayatımızın tüm alanlarında devam ediyor. Bu tecridi asla kabul etmeyeceğiz. Tecridi kırana kadar mücadele edeceğiz. Tecrit kırılmadan ülkedeki hiçbir sorunun çözülmeyeceğini biliyoruz. Kürt sorununun muhatabı Sayın Öcalan’dır. Bu tecrit devam ettikçe bu ülkede hiç kimse özgür bir şekilde yaşayamaz."

Konuşmaların ardından DEM Parti binasına geçildi. Burada Abdullah Öcalan’ın savunmalarından ve görüşme notlarından pasajlar okundu. Yurttaşlar uzun bir süre “Bijî Serok Apo” sloganı attı.