Haber Merkezi- İsrail’in 7 Ekim’den bu yana Gazze’ye yönelik başlattığı saldırılar devam ediyor. 41 gündür devam eden saldırılarda 4 bin 710'u çocuk, 3 bin 160'ı kadın olmak üzere 11 bin 500 Filistinli hayatını kaybetti. İsrail savaş uçaklarıyla dün gece de Gazze Şeridi'nin orta ve kuzeyindeki bazı bölgeleri bombaladı.

Filistin haber ajansı WAFA'nın haberine göre, Gazze Şeridi'nin orta kesimindeki Nusayrat Mülteci Kampı'ndaki bir eve yapılan hava saldırısı sonucu ölenler ve yaralananlar oldu. Kentin kuzeyindeki Endonezya Hastanesi çevresi ve Beyt Lahiye bölgesi savaş uçakları tarafından hedef alındı.

Gazze'nin özellikle Rimal Mahallesi olmak üzere diğer bazı bölgelerine ise yoğun topçu atışları yapıldı. Saldırılar sebebiyle yollarda araçların hareketi engellenirken, yaralıların kurtarılması amacıyla bölgelere ambulansların ulaşımı mümkün olmadı. İsrail ayrıca savaş uçaklarıyla, evlerinden ayrılmak zorunda kalan çok sayıda Gazzelinin bulunduğu Orta Petrol İstasyonu adıyla bilinen bölgeyi de vurdu. Saldırı sonucu ölü ve yaralıların olduğu belirtiliyor.

‘Kasıtlı olarak Şifa Hastanesi’nde tahribat yapıldı’

Gazze'deki Sağlık Bakanlığı yaptığı açıklamada, İsrail güçlerinin bombardımanının, Şifa Hastanesi'ndeki cerrahi bölümünde hasara neden olduğunu bildirdi. Öte yandan bakanlığın dijital medya hesabından yapılan açıklamada, işgal güçlerinin, hastanedeki elektronik sağlık cihazlarının bakım ve tamirini yapan teknisyen ekipten 2 kişiyi gözaltına aldığı duyuruldu.

Alternatifleri olmayan 2 kişinin gözaltına alınması sebebiyle Tıp Merkezi'nin büyük sıkıntıya sokulduğunun vurgulandığı açıklamada, bombardımanlar ve hasar sebebiyle sağlık cihazlarında çok sık arızalar oluştuğuna dikkat çekildi. Açıklamada, "İşgal güçleri, Şifa Hastanesi'ndeki binalara saldırı sırasında, özel cerrahi binası bodrumunda bulunan röntgen ve MR makinelerinde ve birçok tıbbi cihazda kasıtlı olarak tahribat yaptı" ifadeleri yer aldı.

‘İletişim tamamen kesilebilir’

Filistinli telekomünikasyon şirketi Paltel, dün yaptığı açıklamada, şirketin veri merkezleri ve diğer ekipmanlarının kapatılması sonucunda Gazze'deki iletişimin önümüzdeki saatlerde kesilmesinin beklendiği konusunda uyardı.

İnsan Hakları İzleme Örgütü (HRW) de elektrik kesintisinin Gazze'deki Filistinlilerin hayatını tehlikeye atacağı uyarısında bulunarak İsrail'e yakıt girişine izin vermesi çağrısı yaptı. HRW'nin teknoloji araştırmacısı Deborah Brown, şunları ifade etti:

"Kasıtlı olarak genel kapatmalar veya internete erişim kısıtlamaları birçok hakkı ihlal ediyor ve kriz sırasında ölümcül olabilir. Gazze'de yaşananlar gibi uzun süreli ve tam iletişim kesintileri, vahşetleri örtbas edebilir ve cezasızlık doğurabilir, aynı zamanda insani çabaları daha da baltalayabilir ve hayatları riske atabilir."

İngiltere’de 8 Gölge Bakan istifa etti

İngiltere Parlamentosu oturumunda, geçen hafta İngiltere Kralı 3. Charles'ın parlamentodaki konuşmasının ardından, İskoç Ulusal Partisi'nin (SNP) sunduğu "Gazze'de acil ateşkes çağrısı" yapan değişiklik önergesi görüşüldü. Parlamento, Gazze'de acil ateşkes çağrısı yapan önergeyi 125'e karşı 293 oyla reddetti.

Ana muhalefet lideri Keir Starmer'ın, Gazze'de ateşkes çağrılarını reddeden tutumuna karşın, ateşkes çağrısı önergesini destekleyen 8 Gölge Bakan, oylama öncesi ve sonrasında görevlerinden istifa ettiğini açıkladı. Ayrıca, İşçi Partili 56 milletvekili de Gazze'de ateşkes çağrısından yana oy kullandı. İşçi Partisi'nin önergesi de milletvekillerinin 183'e karşı 290 oyuyla reddedildi. İngiltere Parlamentosu ateşkes çağrısı yapan ve insani yardım için ara verilmesini isteyen önergelerin ikisini de reddetmiş oldu.

Güney Afrika’dan UCM’ye başvuru

Güney Afrika Cumhurbaşkanı Cyril Ramaphosa, İsrail'in Gazze'ye yönelik saldırılarının soruşturulması için Uluslararası Ceza Mahkemesine (UCM) başvuruda bulunduklarını bildirdi. Katar'a düzenlediği resmi ziyaret kapsamında basına açıklama yapan Cyril Ramaphosa, İsrail hükümetinin eylemlerinin UCM tarafından soruşturulmaya müsait olduğuna dikkati çekerek, "Orada savaş suçları işlendiğine inandığımız için (UCM'ye) başvuruda bulunduk” dedi.

‘Çözüm iki devletli bir yapıdan geçiyor’

Filistin meselesinde çözümün iki devletli bir yapıdan geçtiğine inandıklarını belirten Cyril Ramaphosa, "Artık bir toplama kampına dönüşen Gazze'de şu anda bir soykırım yaşanıyor. Güney Afrika olarak, özellikle hastanelere karşı gerçekleştirilen operasyonlara karşı tavrımızı çok açık bir şekilde ifade ettik” şeklinde konuştu.

BMGK, Gazze'de çatışmalara ara verilmesi tasarısını kabul etti

Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi (BMGK), İsrail'in saldırdığı Gazze'de çatışmalara "acil ve uzatılmış ara verilmesi" talep edilen karar tasarısını kabul etti. BMGK'de Malta'nın sunduğu karar tasarısı düzenlenen acil oturumda oylandı. Tasarı, 15 üyeden 12'sinin "evet", 3'ünün "çekimser" oyuyla kabul edildi. ABD, Rusya ve İngiltere çekimser oy kullanan ülkeler oldu. Diğer taraftan Konsey, Rusya'nın "insani ara" yerine ateşkes ifadesinin yer almasına yönelik değişiklik önerisini reddetti.

Ateşkes yerine ‘insani ara’ talebi

Kararda insani ateşkes yerine "çatışmalara acil ve uzatılmış insani ara" verilmesi ve uluslararası insancıl hukuka uygun şekilde Gazze Şeridi'nde koridorlar oluşturulması talep edildi. Söz konusu araların uluslararası insancıl hukuka uygun şekilde "yeterli gün" olması gerektiğine işaret edilen kararda, BM ve ortaklarına insani yardım için kesintisiz, hızlı ve güvenli erişim çağrısı yapıldı.

Gazze'yi yöneten Hamas ve diğer gruplardan öncelikle çocuklar olacak şekilde tüm rehinelerin serbest bırakılması çağrısı yapılan kararda, Gazze'deki sivil halkın temel ihtiyaçlarının tedarik edilmesinin engellenmesine son verilmesi istendi. Kararda, söz konusu uygulamaların özellikle çocuklar üzerinde büyük yük oluşturduğuna işaret edilirken, yardımların çocukların ve tüm toplumun ihtiyaçlarını karşılayacak şekilde sağlanması gerektiği vurgulandı.

Koordinasyon ve önden bilgilendirmenin öneminin dile getirildiği kararda, özellikle BM ile çocuklar, hastalar ve personelin hareketi konusunda iletişim içinde olunması talep edildi. Kararda, BM Genel Sekreteri Antonio Guterres'in kararın uygulanmasıyla ilgili BMGK'ye bilgi sağlaması istendi.

Kararda, tüm taraflardan uluslararası hukuk, uluslararası insancıl ve insan hakları hukukuna saygı göstermeleri talep edilirken, "Uluslararası insancıl hukuk çocuklara koruma sağlar" ifadesi yer aldı.

Cenevre Sözleşmesi’ne atıf

Cenevre Sözleşmesi'nde "çatışmada çocukların korunması" ilkesinin yer aldığı hatırlatılan kararda, özellikle çocuklar olmak üzere Gazze'deki sivil halkın temel ihtiyaçlarından mahrum edilmesine ve zorla yerinden edilmesine karşı çıkıldı. Kararda, Gazze'deki insani durumun aynı zamanda çocukların eğitim sürecine zarar verdiği belirtildi.

BMGK'de kararın onaylanması için 9 ülkenin "evet" oyu vermesi ve hiçbir daimi üyenin kararı veto etmemesi gerekiyor.