Haber Merkezi- Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Sözcüsü Ayşegül Doğan, partisinin Amed İl Örgütü 2'nci Olağan Kongresi'nde konuştu.

Amed'in Kürt siyasetindeki önemine değinen Ayşegül Doğan, "Kürt meselesinin çözümü Amed’den geçer' diyen kaç bakan oldu, kaç muhalefet lideri 'Demokrasinin yolu Amed'den geçer' dedi. İsimlerini hatırlıyor musunuz? İsimlerini hatırlamıyorsunuz, ama yaptıklarını hatırlıyorsunuz" şeklinde konuştu.  

Ayşeül Doğan Amed’de son dönemlerde HÜDA PAR’a yakın gruplar tarafından yapılan saldırılara dikkat çekerek, "'Ağababalarınızı öldürdük onların yerini bilmiyorsunuz' diyenler var ya onlara sesleniyorum. Bu ateşi harlamaya kalkışmayın, bu ateşi harlayacak olanlar bu ateşte yanar. Kimse buradan cımbızlayıp DEM Parti Sözcüsü tehdit etti demesin. Bu tehdit değil" diye belirtti.   

‘Bunlar yeni yöntemler değil’

Federe Kurdistan Bölgesi ve Kuzey ve Doğu Suriye'de genişletilmeye çalışılan operasyonları hatırlatan Ayşegül Doğan, bu politikadan vazgeçilmesi çağrısı yaparak, "Bunlar denendi, tecrübe edildi, yeni yöntemler değil. Başka iktidarlarda denedi, şimdi o iktidarların isimleri dahi hatırlanmıyor, tabelaları dahi kalmadı. Siz yeni yollar keşfetmiştiniz, yeni yöntemler denemiştiniz. Siz 'İmralı Ada Hapishanesi'nde Sayın Öcalan ile görüşmeler başlatıp iyi olan şeyleri yapmak durumundayız' dediniz ve yaptınız. O yüzden ne Ankara, ne Bağdat, ne Şam ne Erbil çözüm değil" dedi.  

‘PYD ile görüşebilirsiniz’ 

Kürt sorununun çözümünde güvenlikçi politikalarla yol alınamayacağını dile getiren Ayşegül Doğan, şunları söyledi: "Suriye'de Esad'da yapılacak görüşmeler ve temas yanlıştan geri dönüşse, dünü yeniden düşünmek için ise, geçen onlarca yılı yeniden muhasebe edip, öyle yola koyulmak için ise eşzamanlı farklı başlangıçlar yapabilirsiniz. PYD ile de görüşebilirsiniz. SGD 'Biz Türkiye için tehdit oluşturmuyoruz. Türkiye dahil olmak üzere görüşmek isteyen herkesle diyaloğa hazırız' diyor. Buradan soruyoruz niye tutulmuyor bu el?" 

‘Yan yana gelerek çoğalabiliyoruz’ 

Türk devletinin geçmişte KDP Genel Başkanı Mesut Barzanî ve YNK Genel Sekreteri Celal Talabanî'yi karşılama törenlerinde uyguladığı onur kırıcı protokoller hatırlatan Ayşegül Doğan, "Buranın kazanımına göz diken Hewler'in kazanımına göz diker, Kobanê'ye de göz dikendir. O yüzden öncelikle tüm Kürt güçleri, siyasi partiler yapılmak istenen bu hesaplara karşı sorumlu davranmalıdır. Aksi sefalettir. Bu sefalete, bu yıkıma, savaşa son verecek olan şey, Kürtlerin kendi birliklerini sağlayabilmeleridir. Parçalayarak çoğalamıyoruz, yan yana gelerek çoğalabiliyoruz. Biz buradan Ankara'ya yaptığımız çağrıyı Hewler, Bağdat, Şam'a da yapıyoruz” diye belirtti.  

‘Kayyım atanmasına izin vermeyeceğiz’ 

Kayyım atamaları 31 Mart'ta sandığa gömdüklerini ifade eden Ayşegül Doğan, şunları söyledi: "Kayyım rejimi bitti. Diyarbakır ilinin milletvekilinin sesini kısabilirsiniz, ama Amed'in kayyımların için 'Dizo', 'Usulsüzlük' diyorlar. Bu sözünü ettiğimiz kişi her sabah ne yazık ki Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın fotoğrafına bakarak işe başlıyor. Sadakat ve liyakatin ne olduğunu gördük. O yüzden kayyım hesabı yapanlara da bir dönem daha kayyımla götürüleceğini zannedenlere söylüyoruz: Biz hiçbir zaman kayyıma, kayyım atanmasına izin vermeyeceğiz. Böyle hesaplar yapmayın. Siz böyle direndiğinizi sürece, siz kendi iç birliğinizi sağladığınız sürece kimse Amed halkının iradesine kayyım atayamaz. Kayyımları siz gönderdiniz, kayyım dönemi bitti. Direnişe devam edin."