Haber Merkezi- Anadolu Yakınlarını Kaybeden Ailelerle Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği (ANYAKAYDER), “Öz değerlerimizle özgür geleceği” şiarıyla 3’üncü Olağan Kongresini Kağıthane’de bulunan Labella Düğün Salonu’nda gerçekleştirdi.

Yoğun katılımın olduğu kongreye, yakınlarını kaybeden aileler ile sivil toplum örgütleri ve siyasi parti temsilcileri katıldı. “Bi jin jiyan azadî’yê ber bi azadîyê ve”, “Em ê birêxistinkirina malbatan tecrîdê bişkînin û meşa xwe ya azadîyê bilind bikin” pankartları salona asılırken, sık sık “Bê serok jiyan nabe”, “Bijî Serok Apo”, “Şehit namirin”, "Bijî berxwedana Rojava" sloganları atıldı.

Evin Genç: Herkes elini taşın altına koymalıdır

Kongrede konuşan ANYAKAYDER Eşbaşkanı Evin Genç, Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan üzerindeki tecridi hatırlatarak, tecridi kabul etmediklerini vurguladı. Evin Genç, “Sayın Öcalan, tecrit altında olması hepimizin tecrit altında olması demektir. Tecridi kırmak için herkes elinden geleni yapmalı. Herkes elini taşın altına koymalıdır” ifadelerini kullandı.

Ayhan Yıldız: Hepimiz tecridin birer tanığıyız

ANYAKAYDER Eşbaşkanı Ayhan Yıldız ise mezarlıklara saygı duymayan bir zihniyetle mücadele ettiklerini belirterek, “Bize karşı o kadar derin bir düşmanlık yapılıyor ki, dünyada kullanılmayan kimyasal silahlar arkadaşlarımıza karşı kullanılıyor ve katlediyorlar. Sayın Öcalan üzerindeki tecridin ise hepimiz birer tanığıyız. Bunu kabul etmiyoruz. Bu zor şartlarda çalışıyoruz. Ama asla geri adım atmadık. Ailelerimizin sorunlarını çözmeye çalıştık, onları ziyaret ettik” diye konuştu.

Ayşegül Doğan: Halkın mücadelesine sahip çıkalım

Kongrede konuşan HEDEP Sözcüsü Ayşegül Doğan, Kürtlerin kaderlerinin sadece dağlarda, zindanlarda, sürgünlerde olmadığının altını çizdi. “Artık yeter, başarmanın zamanıdır” diyen Ayşegül Doğan, “Bu yüzyıl halkların yüzyılı olacak ve Kürtler bu sürecin öncüsü olacaktır. Evet, zor bir süreç bizi bekliyor. Bizi engellemek, parçalamak, ‘iyi Kürt kötü Kürt var’ demek istiyorlar. Fakat onların amacı Kürtlerin bir şeye sahip olmalarını engellemektir. Kurdistan’ın dört parçasında bu anlayış vardır. Bu yüzden bugüne kadar halkımızın getirmiş olduğu mücadeleye, moralli ve heyecanla sahip çıkalım. Bunun için belediye seçimleri önemli bir işaret olacaktır. Bizi parçalayamayacaklar çünkü bu direniş kişisel değil, halkçı bir direniştir” diye konuştu.

‘Sistemi Kürtler öncülüğünde değiştireceğiz’

Partilerinin isminin değiştirilmek istendiğini hatırlatan Ayşegül Doğan, “İsmimizi değiştirmek istiyorlar. HEDEP, HADEP’tir diyorlar. Doğru HEDEP; HEP, DEP, HADEP, DEHAP, DTP’dir. O yüzden bu miras yeni değildir, bu mirası kimse yok edememiştir. Biz kazanacağız ve bu sistemi Kürtlerin öncülüğünde değiştireceğiz. O yüzden hazırlanmalıyız. Kendimize sahip çıkmak için hazırlanmalıyız. Bir insanı ikna etsem ne olur demeyin, çok şey olur. İstanbul’da öncelikle sesimizi çok yükseltmeliyiz” dedi.

‘Halk isterse herkesi özgür bırakabilir’

Ayşegül Doğan sözlerini şöyle sürdürdü: “Siz, ‘Bê serok jiyan nabe’ dediniz. Madem Sayın Öcalan’sız olmuyor, yeter değil mi artık. Ayrıca artık aile ve avukatlık görüşmeleri de yetmez. Gittiğimiz her yerde bize ‘Sayın Öcalan'ın özgürlüğünü istiyoruz’ diyorlar. Anahtar elimizde. Bunu tecrübeyle gördük. Eğer halk isterse, her şeyi yapabilir. Eğer halk isterse herkesi özgür bırakabilir. Biz tek bir şey istiyoruz. Biz bu yeni Anayasanın demokrasi, barış ve eşitlik ile oluşmasını istiyoruz. Kimliğimiz, dilimiz, görmek istiyoruz ancak bu şekilde bir anayasayı kabul ederiz. Şunu da bilmeliler Kürtlerle ittifak olunmazsa başaramazlar.”

Yeni yönetim seçildi

ANYAKAYDER faaliyet raporlarının okunmasının ardından yeni yönetim belirlendi. ANYAKAYDER Eş Başkanlığına Ayhan Yıldız ve Emine Aslan; yönetime ise Mehmet Arınç, Türkan Acar, İkram Güler, Şükran Diler, Hüseyin Arvas, Zübeyde Gülsül seçildi. Kongre, Koma Hevra’nın şarkılarıyla son buldu.