Avukat Rûşîn Hido: Türk devleti işgal ettiği alanlarda yardımı engelliyor
Depremin etkilediği Efrin’de de can ve mal kayıpları yaşanırken, bölgeye gönderilmek istenen yardımlar ise Türk devleti tarafından engelleniyor. Avukat Rûşîn Hido, Türk devletinin uluslararası sözleşmeleri ihlal ettiğine dikkat çekti.
HESNA MIHEMED
Şehba - Mereş merkezli meydana gelen deprem Türkiye, Kürdistan ve Suriye kentlerinde can ve mal kayıplarına neden oldu. Deprem nedeniyle Kuzey ve Doğu Suriye'nin Efrin bölgesinde bulunan Cindirês ilçesi de büyük zarar gördü. Bölgede 600’den fazla insan hayatını kaybetti ve binlerce insan da yaralandı. Ayrıca yaşanan hasar sonucu binlerce insan da evinden oldu. Yaşanan bu yıkımdan sonra acil durum ekiplerinin insanlara yardım etmek için bu bölgeye girmesin Türk devleti tarafından engellendi. O bölge Türk devleti ve ona bağlı paramiliter çetelerin elinde olduğu için halka yardım ulaşmıyor. Özerk Yönetim depremin ilk gününden beri depremzedeler için seferber olmasına rağmen, çoğu zaman Türk devletinin kısıtlamalarına maruz kalıyor. Şuana kadar da depremzedelere yönelik güvenli bir koridor oluşturulmuş değil. Avukat Rûşîn Hido, Efrin bölgesinde yaşananları değerlendirdi.
‘Biran önce insani yardımlar sağlanmalı’
Öncelikle yaşanan doğal afete dikkati çeken Rûşîn Hido, Mereş merkezli yaşanan bu depremde halkın büyük zarar gördüğünü ve binlerce insanın hayatını kaybettiğini belirterek, konuşmasına şöyle devam etti: “Bu felakette binlerce insan yaşamını yitirirken, binlercesi de yaralandı ve evsiz kaldı. Kuzey Kürdistan’da deprem yaşandı fakat Efrin’in Cindirês ilçesi de bu felaketten büyük bir zarar gördü. Cindirês Suriye'de en çok hasar gören ilk şehir oldu. Bu doğal afette her evin ayrı bir hikayesi oluştu. Bir haftadır binlerce insan sokaklarda yaşıyor. Türk devleti bu bölgeyi işgal etmiş ve yardımların insanlara ulaşmasına izin vermiyor. Bir an önce bu insanlara yardım sağlanmalı. İnsanlar arasında ayrım gözetilmemesi lazım.”
‘Ekiplerin bölgeye girişine izin verilmiyor’
“1917 Lahey Sözleşmesi’ne göre bir devlet bir bölgeyi işgal edip oraya yerleşmişse o bölge halkına karşı görevini yerine getirmek ve onların ihtiyaçlarını karşılamak zorundadır” hatırlatmasında bulunan Rûşîn Hido, “Aksine Türk devleti üzerine düşen görevi yerine getirmemiştir. Türk devleti halkları ayrıştırarak Suriye’de bulunan halka yardım etmedi. Türkiye'nin bölgelerinde bile Türk, Arap, Kürt ayrımı yapan Türk devleti, Suriye halkarını yıkımdan kurtarma konusunda yardımda da bulunmadı. Türk devleti, acil yardım ekiplerinin bölgeye girmesine bile izin vermiyor” ifadelerinde bulundu.
‘Yardımlar Türk devletinin onayını bekliyor!’
Depremin başlangıcından bu yana zarar gören depremzedelere insani yardım gönderilmeye çalışıldığını belirten Rûşîn Hido, "Kuzey ve Doğu Suriye Özerk Yönetimi, etkilenen bölgelere insani yardım ulaştırma çabasında bulundu. İnsani yardım araçları deprem bölgelerine geçmek için koridorlarda Türk devletinin onayını bekliyor. Özerk Yönetim hiçbir zaman Suriye halkına ayrımcılık uygulamıyor. Bu yardımlar insani ve ahlaki yardımlardır. Türk devletinin bu koridorları açması ve yardım göndermesi için çok sayıda ilgili kişi temasa geçti ancak bir sonuç alınamadı. O yardımlar insanlara ulaşmadığı her an büyük zararlara yol açmakta ve insanların hayatları tehlike altına düşmektedir. Türk devletinin yaptığı uluslararası devletlerin norm ve standartlarına aykırıdır. Türk devletinin uygulamaları bütün uluslararası anlaşmaları yok sayıyor” dedi.