MEDİNE MAMEDOĞLU

Amed - Amedli kadınlar, 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddetle Uluslararası Mücadele Günü kapsamında yapacağı etkinliklerin startını 18 Kasım’da verecek. Kadınlar, Dicle Amed Kadın Platformu (DAKAP) ve Diyarbakır Şiddetle Mücadele Ağı öncülüğünde 25 Kasım haftası boyunca alanlarda olacak. Etkinlikler kapsamında cezaevlerine kart gönderecek olan kadınlar, Emine Şenyaşar başta olmak üzere Adalet Nöbeti’nde olan kadınları ziyaret edecek. Süleymaniye’de katledilen Nagihan Akarsel ve İran’da katledilen Jina Mahsa Amini için de anma programı düzenleyecek olan kadınlar, tiyatro etkinliği de yapacak. Bir hafta boyunca birçok eylem ve etkinliğe imza atacak olan kadınlar, 25 Kasım’da da final yürüyüşü gerçekleştirecek. “Faşizme ve kadın kırımına karşı, zaman kadın özgürlük zamanı” sloganıyla bir araya gelecek olan kadınlar kentte her kesimden kadınlara ulaşmayı hedefliyor.

‘Sesimizi yükseltmenin zamanı’

Kadınları 25 Kasım etkinliklerine çağıran Tüm Bel-Sen Kadın Sekreteri Ayşe Kuran Çiçek, Mirabel kardeşlerden bu yana kadın mücadelesinin her daim katliam ve cins kırımı ile karşı karşıya kaldığını söyleyerek, bu politikalara karşı da büyük bir mücadelenin yürütüldüğünü vurguladı. Ayşe Kuran Çiçek, “Bu yıl hem Nagihan Akarsel’in hem de İran’da Jina Mahsa Amini’nin katledilmesi ardından tüm dünyada bir domino taşı etkisi yaratan kadın direnişi yaşandı. Ülke fark etmeksizin bütün kadınlar cinsiyet ortaklığı çerçevesinde Jina’nın katledilmesine dair tepkilerini ortaya koydu. Bu anlamda bu yıl kutlanacak 25 Kasım bizim için çok önemli. İktidarlara, kadın iradesini tanımayan rejimlere karşı mücadelemizi ve sesimizi yükseltmenin tam da zamanıdır” diye belirtti.

Kadın katliamlarına dikkat çekilecek

İçinde bulunduğumuz 21’inci yüzyılda kadın bedenine ve iradesine yönelik yaşanan saldırılara karşı 25 Kasım’ın öneminin büyük olduğunu kaydeden Ayşe Kuran Çiçek, “Tüm dünyada kadınlar tarafından atılan ‘Jin Jiyan Azadî’ sloganı var. Bu slogan bütün dünya kadınlarını bir araya getirdi. Biz de burada Amed’de bu sloganla kadın mücadelesini yükselteceğiz ve asla taviz vermeyeceğiz. Bütün dünyada olduğu gibi burada da kadın katliamları günden güne artıyor. Yakın zamanda açıklanan raporlara baktığımızda da bir ay içerisinde onlarca kadının katledildiğini görüyoruz. Türkiye’de kadın katliamlarının önünü açan bir hukuk sistemi var. Ve bunu 25 Kasım alanlarından haykıracağız. Devlet politikalarının kadının her türlü sesi ve iradesine yönelik ceza politikalarını da tanımadığımızı haykıracağız. İnsan haklarına dair konuşan kadın arkadaşlarımız tutuklanıyor, gazeteciler tutuklanıyor. Biz bu ceza politikalarını da tanımıyoruz” şeklinde konuştu.

Erkek-devlet şiddetine karşı kadınlara çağrı

Bölgede artan kadın katliamı ve özel savaş politikalarına da dikkat çeken Ayşe Kuran Çiçek, yürütülen bu politikalara karşı Kürt kadınlarını alanlarda olmaya davet etti. Ayşe Kuran Çiçek, konuşmasına şu sözlerle son verdi; “Biliyorsunuz Kürdistan’da kadına yönelik şiddetin ayrı bir boyutu var. Çünkü devlet şiddeti ile ataerkil şiddetin birleştirildiği bir özel savaş politikası var devrede. Biz burada sadece kadınların erkekler tarafından değil, devlet tarafından da katledildiğine şahitlik ediyoruz. İpek Er olayı bunun en büyük örneği. Biz bu konuda bölgeye ciddi bir yönelimin olduğunun farkındayız. Kürdistan’da da bu yönelime karşı bütün Kürt kadınlarının devlet şiddetine karşı alanlarda olması gerektiğini düşünüyoruz. Mesleki hiçbir statü fark etmeksizin bütün kadınları alanlarda olmaya davet ediyoruz. Pazarda, evlerde, iş yerlerinde kadınları ziyaret edeceğiz. Gasp zihniyetine karşı alanlarda olacağız. Bu sene 25 Kasım’ın bütün kadınlara ulaşması çok önemli. Sesimizi yükseltip Amed’teki bütün kadınları etkinliklerimize çağıracağız.”