‘Özgürlük Sosyolojisi Konferansı mücadeleyi ortaklaştırmayı amaçlıyor’

Kongra Star’ın gerçekleştirdiği Özgürlük Sosyolojisi Konferansı’nı değerlendiren Ruken Ehmed, “Konferansımız kadınların elde ettiği kazanımları korumaya yönelik çalışmaları birleştirmek ve demokratik bir toplum inşa etmek için düzenlendi” dedi.

ŞÊRÎN MUHAMED

Qamişlo – Kongra Star, "Önder Abdullah Öcalan'a Özgürlük ve Kürt Sorununa Çözüm" hamlesi çerçevesinde Kuzey ve Doğu Suriye’nin Cizîr Kantonu’na bağlı Hesekê kentinde bulunan Marbêla Restoran’da "Sorunların çözümü özgürlüğün sağlanmasıdır" sloganıyla Özgürlük Sosyolojisi Konferansı’nı 2 Ekim’de gerçekleştirdi. Konferansa, Kuzey ve Doğu Suriye’nin çeşitli kentlerinden, Ortadoğu ve Kuzey Afrika’dan dijital uygulamalar üzerinden çok sayıda kadın katılım sağladı.

Kongra Star Diplomasi Komitesi Üyesi Ruken Ehmed, Konferansı ve yaşanan süreci değerlendirdi.

‘Özgürlük Sosyolojisi Konferansı’ öncesi çalıştay yapıldı

Kongra Star Diplomatik İlişkiler Komitesi Üyesi Ruken Ehmed, sözlerinin başında Kongra Star öncülüğünde Kuzey ve Doğu Suriye’nin Hesekê kentinde 25 Temmuz’da düzenlenen çalıştaya dikkat çekerek, “Çalıştaya Kuzey ve Doğu Suriye’nin birçok kentinden kadınlar katılım sağladı. Ayrıca Afganistan, Lübnan, Irak, Filistin, Yemen, Mısır, Sudan, Tunus ve Fas'tan kadınlar da çalıştaya videolu mesaj gönderdi. Çalıştayın düzenlenmesi bölgenin genel olarak yaşadığı siyasi ve sosyal dönüşümlere ışık tuttu” dedi. 

Konferans kıtalar arası kadınları buluşturdu

Konuşmasının devamında Özgürlük Sosyolojisi Konferansı’na değinen Ruken Ehmed, “Konferansta siyasi gelişmelerin kadın gerçekliğine yansımaları, soykırım kavramının anlamı, Kuzey ve Doğu Suriye’de kadınların devrim sırasında elde ettiği kazanımlar, kazanımların nasıl korunacağı, kadınlar öncülüğünde gelişen Rojava Devrimi dünyada nasıl bir model oluşturdu şeklinde birçok konu başlığı hakkında değerlendirmeler yapıldı. Ortadoğu ve Kuzey Afrika'nın çeşitli ülkelerinden kadınları bir araya getirmek istiyoruz, ancak genel olarak Suriye'deki, özelde ise Kuzey ve Doğu Suriye’deki koşullar nedeniyle fırsat bulamıyoruz. Teknolojinin gelişimiyle birlikte farklı ülkelerden kadınların katılımını zoom programı üzerinden gerçekleştirebiliyoruz” ifadelerinde bulundu.

‘Ortadoğu’daki krizler ve kadınlara uygulanan politikalar benzer’

Ruken Ehmed, kadınların Ortadoğu düzeyinde bir araya gelmesiyle ilgili olarak, “Ortadoğu'daki tüm krizler ve kadınlara uygulanan politikalar neredeyse aynı. Halkların Baharı'ndan bu yana yaşanan devrimler hiçbir şeyin eskisi gibi olmayacağını gösterdi. Kadınlar öncülüğünde gelişen Rojava Devrimi tüm dünyada yankı buldu. Devrimin kazanımlarına ve öncülerine yönelik yapılan saldırılara rağmen hala devam ediyor. Bu devrimi konuşmak ve onu tüm kadınlara kapsamlı bir şekilde tanıtmak istiyoruz” şeklinde konuştu.

‘Konferans’ta savaşın etkilediği ülkelerdeki kadınlara destek mesajları gönderildi’

Ortadoğu özelinde dünyada yaşanan savaşların hedefinde kadınların olduğunu söyleyen Ruken Ehmed, sözlerini şöyle sürdürdü: “Savaş Filistin ve dört parça Kürdistan başta olmak üzere Ortadoğu ülkelerinde sürüyor. Dünyanın gözü önünde tecavüz ve katliam başta olmak üzere kadınlara ve çocuklara yönelik ciddi ihlaller yaşanıyor. Konferans boyunca Kuzey ve Doğu Suriyeli ve Filistinli kadınlara destek mesajları gönderildi. Savaş sonucunda zulüm gören Sudanlı kadınlara ve şiddete maruz kalan tüm kadınlara da dayanışma mesajları gönderildi. Ayrıca Türk devletinin işgal politikalarına da dikkat çekildi. Türk devletinin işgal ettiği topraklarda kadınlar katliam, taciz, tecavüz, kaçırılma, işkence ve daha birçok şiddet türüne maruz bırakılıyor. Konferansta, Türk devletinin işgal ettiği topraklardaki kadınların unutulmaması gerektiği vurgulandı.”

‘Öz savunma çağrısı yapıldı’

IŞİD’in Şengal’e yönelik 3 Ağustos 2014’te gerçekleştirdiği soykırım saldırılarını hatırlatan Ruken Ehmed, “Êzidî kadınlar tarih boyunca katliamlara maruz kalırken, 3 Ağustos 2014 tarihinde de IŞİD saldırılarıyla karşı karşıya geldi. IŞİD, Şengal’e yönelik saldırısında binlere Êzidî kadını kaçırıp köle pazarlarında sattı. Bu nedenle konferansta özellikle kadınların kazanımlarını ve haklarını koruyabilmeleri için öz savunmanın önemine dikkat çekildi. Rojava Devrimi’nde Kadın Koruma Güçleri'nin başarılarına tanık olduk. IŞİD'e karşı tarihi bir direniş sergileyen Kadın Koruma Güçleri, tüm kadınlara büyük umut yarattı. Kadın Savunma Birlikleri (YPJ), Sudan ve Yemen'de şiddete maruz kalan kadınlara da kendi güçlerini oluşturmaları ve haklarını savunabilmeleri için öz savunma çağrısında bulundu” diye kaydetti. 

‘Kadınlar mücadele saflarını birleştirmeli’

Ruken Ehmed, sözlerini şöyle tamamladı: “Kadınlar sadece Kuzey ve Doğu Suriye düzeyinde değil, aynı zamanda dünya düzeyinde kendilerini kanıtladılar. Dolayısıyla kadınları ötekileştiren, iradelerini kırmaya çalışan politikalar karşısında her alanda mücadelelerini hızlandırmaları ve saflarını birleştirmeleri gerekiyor. Konferansımız kadınların çabalarını, elde ettiği kazanımları korumaya yönelik çalışmaları birleştirmek, yeni ufuklar açmak, kadınların gelişimini artırmak ve demokratik bir toplum inşa etmek için düzenlendi.”