NÛPELDA DENÎZ

Mexmûr - Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan, egemen güçlerin ortaklığında gerçekleştirilen uluslararası komplo sonucu 24 yıldır İmralı F Tipi Yüksek Güvenlikli Kapalı Cezaevi’nde ağır tecrit koşullarında tutuluyor. Abdullah Öcalan, yapılan tüm hukuki girişimlere rağmen aile ve avukatlarıyla görüştürülmezken, 20 aydır da kendisinden haber alınamıyor. Avrupa İşkenceyi Önleme Komitesi (CPT) de 20-29 Eylül tarihleri arasında İmralı’yı ziyaret etti. Ancak sonrasında söz konusu ziyarette Abdullah Öcalan ile bir görüşmenin yapılmadığı yönünde açıklamalar yapıldı. Mexmûr Mülteci Kampı Eğitim Alanı Eş Sözcüsü Bêrivan Kaya, Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan üzerindeki ağır tecridi ajansımıza değerlendirdi.

‘Sağlık durumundan endişeliyiz’

Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın hayatından endişe duyduklarını söyleyen Bêrîvan Kaya, "Bilindiği üzere Önder Apo’dan uzun bir süredir haber alınamıyor, Önderlik ne hukuki hakkını kullanabilir ne de en temel hakkı olan ailesi ile görüştürülüyor. Uzun bir süredir de Önder Apo’nun sağlığı hakkında bilgi alınamaması, Kürt halkının önderliğin durumu hakkında daha fazla endişelenmemize neden oluyor" dedi.

‘Önder Apo’nun tavrı iyi okunmalı’

Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan'ın CPT' ye yönelik tutumuna değinen Bêrivan Kaya, "Geçen Eylül ayında CPT, İmralı Cezaevi’ni ziyaret ettiğinde cezaevini izleyip, bunu belgelerle sunması gerekiyordu. Önder Apo bu noktada CPT ile pozisyonu gereği görüşmedi. Tabii ki bu, hafife almamamız gereken bir konu, Önder Apo'nun CPT'ye karşı duruşunu anlamamız gerekiyor. Bu nedenle sergilediği tavır, 'Sizin keyfi yasalarınızı, bize karşı uyguladığınız eylemleri tasvip etmiyorum’  şeklinde okumak lazım. Önder Apo'nun bu konumunu doğru anlamalıyız. Onunla mücadelemizi güçlendirip, onun tavrı etrafında birleşmeliyiz. Önder Apo’nun bu pozisyonunu anlarsak, onların bu oyunlarını mutlaka boşa çıkarabiliriz" diye belirtti.

‘CPT tarafsız bir gözlem yapmalı’

Bêrîvan Kaya, CPT’nin İmralı ziyaretlerine ve Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan'ın kendileriyle görüşmemiş olmasına dair net bir açıklama yapması gerektiğini söyleyerek, "Şu anda İmralı Cezaevinde yapılan tüm eylemler insanlık suçudur. Türk devleti keyfi davranarak, istedikleri zaman Önder Apo’ya disiplin cezası veriyor. Bu konuda CPT'nin yaptıklarından şüpheleniyoruz. Çünkü CPT'nin verdiği rapor tatmin edici ve net değil. Şuan da CTP’nin İmralı’da tarafsız bir gözlem yaptığını düşünmüyoruz. CPT bu konuda tüm tarafları içeren bağımsız bir kurul olarak tarafsızlığını ortaya koymalı ve İmralı cezaevinde yeni bir denetim yapmalıdır. CTP, Türk devletinin etkisinde kalmayarak, bir kez daha İmralı’yı ziyaret edip tarafsız bir şekilde gözlem yapmalıdır. Ayrıca Önder Apo’nun en temel hakkı olan ailesi ve avukatlarıyla görüşme hakkı verilmelidir. Bunlar uygulanmadığı takdirde CPT'nin Kürt Halk Önderi üzerindeki bu yoğunlaştırılmış tecridin bir parçası olduğu bir kez daha ispatlanmış olacaktır" diye konuştu.