‘Önder Öcalan’ın fikirleri duvarları aştı, sıra fiziki özgürlüğünde’
Kobanêli kadınlar, “Önder Apo’nun fikirleri duvarları aştı ve dünyaya yayıldı. Sıra İmralı işkence sistemini parçalayıp fiziki tecridi aşmada” dedi.
NORŞÎN ABDİ
Kobanê- Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın 15 Şubat 1999’da Uluslararası Komplo ile esir alınarak Türkiye’ye teslim edilmesinin üzerinden 24 yıl geçti. Abdullah Öcalan'ın, Türkiye’ye teslim edilmesinden bugüne İmralı Yüksek Güvenlikli F Tipi Cezaevi'nde tecrit altında tutuluyor. 25 Mart 2021’den bu yana ise kendisinden hiçbir şekilde haber alınamayan Abdullah Öcalan üzerindeki tecrit Kürt halkına soykırım, Türkiye’ye ise yükselen faşizm olarak yansıyor. Kuzey ve Doğu Suriye Özerk Yönetimi Firat Bölgesi Kobanê Kantonu’nda yaşayan kadınlar 15 Şubat Komplosu vesilesiyle ajansımıza konuşarak Uluslararası Komplo ve Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan üzerindeki ağırlaştırılmış tecridi değerlendirdi.
‘Kürt halkı ve kadınlar Önder Öcalan’ın projelerini gerçekleştirdi’
Kobanê Kantonu Şehit Aileleri Meclisi Eş Başkanı Ayşe Efendi, Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’a uygulanan komploya değinerek, “Türk makamları ve egemen güçler Önder Öcalan’ı esir edip tecride alarak onun ‘Jin,Jiyan, Azadi’ felsefesini yok etmek istediler. Önder Öcalan'ın mücadelesi, Kürt halkının başlattığı ilk mücadele değil. Kürtler daha öncede bir isyan geliştirip mücadele ettiler. Komplocu güçler diğer isyanları bastırdıkları gibi Önder Öcalan’ın başlattığı devrimi de yok etmek için Öcalan’ı esir aldı. Ama bunun tam tersi oldu, Öcalan’ın ideolojisi tüm dünyaya yayıldı. Öcalan’ın İmralı’da gösterdiği irade ve direniş halkın mücadelesini güçlendirmesine vesile oldu. Önder Öcalan’ın düşüncesi artık bütün duvarları aşarak dünyaya yayılmıştır. Özellikle Kürt halkı ve kadınlar bu ideolojiyi hayata geçirerek tüm yaşam alanlarında uygulamaktadır. Kürt halkı ve kadınları bir anlamda tecridi kırdı eş başkanlık sistemi dahil olmak üzere Önder Öcalan’ın birçok projesini hayata geçirmeyi başardı” şeklinde konuştu.
‘Planları başarılı olmadığı için tecridi daha da ağırlaştırdılar’
Kürt halk Önderi Abdullah Öcalan’ın İmralı’da gösterdiği direnişe dikkati çeken Ayşe Efendi, “Öcalan 24 yıldır İmralı’da ağır tecrit altında yaşıyor. 25 Mart 2021’den bu yana ise kendisinden hiçbir şekilde haber alınamıyor. Kürt halkına yönelik nasıl sayısız hak ihlali uygulanıyorsa bugün aynı ihaleler önderlerine de uygulanıyor. Bunlar birbiriyle bağlantılı. Çünkü Öcalan’ın durumuyla Kürt halkının durumunu birbirinden ayıramayız. Öcalan’ı halkından ayırmak istediler ama planları başarılı olamadı. Abdullah Öcalan İmralı zindanındaki direnişiyle Kürt halkının mücadele hareketinde birçok gelişmeye imza attı.
Fakat Önder Öcalan halen İmralı’da siyasi rehine olarak tutuluyor ve 22 aydır kendisinden haber alınamıyor. Bu durum tehlikelidir ve kırmızı çizgimizdir. Mücadelemizi büyüterek fiziki tecridi de kırmalı ve Önder Öcalan’ın fiziki özgürlüğünü sağlamalıyız” dedi.
‘Önder Öcalan kadının kendisinde devrim yarattı’
Fırat Bölgesi'nin Kobanê ilçesindeki Kongra Star Sosyal Alan Sözcüsü Hevin Maho Ismail ise, Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın kadınlara dair görüşlerine değinerek, “Önder Öcalan kadının kendi gerçekliğini keşfetmesi, kimliğini bulması ve toplumsal özgürlüğünü elde etmesi için büyük bir mücadele sergiledi. Önder Öcalan’ın düşünceleri yayılmadan önce kadınlar ikinci planda yer alıyordu ve kendi gerçekliklerinin farkında değillerdi. Önder Öcalan kadınlar üzerinde büyük bir etki yarattı. Önderlik sayesinde kadınlar karar mekanizmalarında yer almaya başladı. Şu an da kadınlar kendi kazanımlarını korumaya çalışıyorlar. Önder Öcalan’ın Suriye’ye geçiş yapmasından bu yana O’nun fikirleriyle kadınlar siyasi, askeri ve sosyal vb alanlarda birçok zafer elde etti" diye konuştu.
‘Kadınlar felsefesini uygulayarak komploculara cevap veriyor’
Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan'ın kadın özgürlüğü konusundaki çalışmaları ve sunduğu projelerle ilişkinde konuşan Hêvîn Maho Îsmaîl, "Önder Abdullah Öcalan yaşamı boyunca kadınların özgürleşmesi ve gelişmesi için birçok proje ortaya koymuştur. Özellikle kadın özgürlüğü konusunda çalıştı. Kadınları ilgilendiren projeleri ile her yaş grubundan kadını geliştirip eğitmeyi başardı. Bunun kanıtı, 19 Temmuz devriminin kadın devrimi olarak adlandırılmaktadır. Bu durum kadınların tecridi aştığını ve düşmanın Önderliğe yönelik planlarını bozduğunu kanıtlamaktadır. Kadınlar Önder Öcalan’ın felsefesini yayarak ve bu temelde kendilerini geliştirerek komplocu güçlere iyi bir cevap verdi. Komploya en büyük tepki, kadınların kazanımlarını koruyarak öncü rolde yer almalarıdır” dedi.
‘jin, jiyan, Azadî” felsefesi tüm dünyaya yayıldı’
Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan sayesinde “jin, jiyan, Azadî” felsefesinin tüm dünyaya yayıldığını söyleyen Hêvîn Maho Îsmaîl, devamla şunları söyledi: “Bu felsefenin dünyaya yayılması komploya büyük bir yanıt oldu. Bu ayaklanma ile halk devrim yaptı. Öcalan’ı fiziken halkından uzaklaştırmaya çalışıyorlar fakat ideolojisi tüm dünyaya yayıldı.”
Hevin Maho İsmail kadında ve toplumda büyük bir devrim yaratan Önder Öcalan’ın 25 yıldır İmralı İşkence Sistemi altında esir tutulmasının kabul edilemez olduğunu belirterek fizikin tecridin daha da ağırlaştırıldığına dikkat çekti.
‘İmralı işkence sistemini parçalamalıyız’
22 aydan fazladır Önder Öcalan’dan haber alınamamasının çok tehlikeli olduğunu dile getiren Hêvîn Maho Îsmaîl,“Bir halk, Önderinden 22 aydır hiçbir haber alamıyor. Kadınlar ve Kürt halkı olarak Önder Apo’nun sağlığından ve güvenliğinden endişeliyiz. İmralı İşkence sistemini ve tecridi kabul etmiyoruz. Biz Önderimizle kendimizi bildik, yeniden var olduk. O’na dönük tüm saldırılar bize dönüktür. Zaten tecridin ağırlaştırılasıyla birlikte Rojava’ya da birçok saldırı katledildi. Türk devleti burada birçok kadın arkadaşımızı katletti. Her şeyimizle Önderlik üzerindeki tecridi kırmak için çalışmalıyız. Var olan çalışma ve eylemliliğimizi daha da güçlü ve etkili hale getirmeliyiz” diye konuştu.