Ölüye Saygı ve Adalet İnisiyatifinden deprem bölgelerindeki cenazeler konusunda açıklama
“Cenazelerin usulüne uygun biçimde defnedilmesi amacıyla gerekli imkânların yaratılması, cenazelerin uygun biçimde çıkarılması, yakınlarına teslim edilmesi sadece ölüye saygının temel ilkesi değil; aynı zamanda yaşayanlara saygı göstermenin de gereğidir.”
Haber Merkezi-Mereş merkezli depremlerin ardından arama kurtarma çalışmaları tamamlanmamışken enkazların kaldırılmasına başlandı. Çalışmaların başlaması ile beraber iş makineleri ile parçalanan insanlara ait görüntüler açığa çıkmaya başladı. Bu durum enkazların altındaki yakınları için bekleyen halkın tepkilerini çekerken uluslararası yardım ekipleri de duruma tepki göstererek bölgeyi terk ettiler.
Ölüye Saygı ve Adalet İnisiyatifi, söz konusu durumun insan onuruna aykırı olduğunu belirterek, yazılı açıklama yaptı. 47 kurum ve sivil toplum örgütü açıklamaya imzacı oldu.
On binlerce insan yıkılmış binaların altında
Açıklamada depremlerde 36 bin 187 kişinin hayatını kaybettiği hatırlatılarak şöyle devam edildi: “On binlerce insan yıkılmış binaların altından ölü ya da diri çıkarılmayı bekliyor. Hayatını kaybedenlerin derin acısı içerisindeyiz, yaşamını yitirenlerin yakınlarına ve halkımıza başsağlığı diliyoruz. Yaralarımızın ancak güçlü bir dayanışmayla sarılabileceğini biliyoruz. Bu süreçte dayanışmaya omuz veren her kişi ve kuruma sonsuz bir minnet ve saygı duyduğumuzu belirtmek istiyoruz.”
‘Cenazelerin layığıyla defnedilmemesi ne hukuki ne insanidir’
Açıklamada, yaşanan afet sonrası cenazelerinde çeşitli eziyetlere maruz kaldığına dikkat çekildi. Depremde yaşamını yitirenlerin cenazelerinin, yakınları tarafından savcılığa götürülerek kendi imkanlarıyla onay almak zorunda bırakıldığı ifade edildi. Teslim prosedürünün usule uygunluk gözetilmeden ve insan onurunu zedeleyecek şekilde ihlal edildiğinin vurgulandığı açıklamada, “Enkazın alelacele kaldırılmaya başlanması cenazelerin vücut bütünlüğünün bozulmasına neden olabilmektedir. Enkazdan çıkarılan, yaşamını yitirmiş depremzedeler kimi zaman doğrudan battaniyelere sarılarak kimi zaman toplu biçimde defnedilebilmektedir. Göçmen ve mülteciler ile LGBTİ+ gibi çeşitli topluluklar yeterince yardımlara erişememekte ve cenazelerine ulaşmakta da sıkıntılar çekmektedir. Ölülerin layıkıyla defnedilmemesi ne hukuki ne de insanidir. Cenazelerin usulüne uygun biçimde defnedilmesi amacıyla gerekli imkânların yaratılması, cenazelerin uygun biçimde çıkarılması ve yakınlarına teslim edilmesi yalnızca ölüye saygının temel ilkesi değil; aynı zamanda yaşayanlara saygı göstermenin de gereğidir. Ayrıca ölülerin layıkıyla defnedilmesi adaletin sağlanmasında da önemli bir adım olacaktır” denildi.
Cenazelere saygı ile yaklaşılması gerektiğinin dile getirildiği açıklamada bu konuda şöyle çağrı yapıldı: “Bu felakette oldukça çetin kış şartlarında enkaz başında yakınlarının cansız bedenlerini bekleyen herkese cenazeleri usulüne uygun bir şekilde teslim edilmelidir. Herkesi bu en insani talebimize destek olmaya; hükümeti de bu konuda sorumlu davranarak gereğini yapmaya çağırıyoruz!”
Açıklama metnine 47 kurum imzacı oldu
Açıklamaya imzacı olan 47 kurumun isimleri şöyle: “Ölüye Saygı ve Adalet İnisiyatifi (ÖSAİ), İnsan Hakları Derneği (İHD) , Diyarbakır Tabip Odası, Toplum ve Hukuk Araştırmaları Vakfı (TOHAV) , Hafıza ve Adalet Merkezi, Medeniyetler Beşiğinde Yakınlarını Kaybedenlerle Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği (MEBYA-DER), Anadolu Yakınlarını Kaybeden Ailelerle Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği (ANYAKAY-DER), Toplumsal Dayanışma İçin Psikologlar Derneği (TODAP), Özgürlükçü Demokrat Avukatlar (ÖDAV). Özgürlük İçin Hukukçular Derneği (ÖHD), Çağdaş, Hukukçular Derneği (ÇHD) , Adil Yargılama Haklarına Erişim Derneği (AYHED), Basın ve Hukukta Hakikatleri Araştırma Derneği, Demokratik Alevi Dernekleri (DAD), Alevi Bektaşi Federasyonu (ABF), Avrupa Alevi Birlikleri Konfederasyonu (AABK), Alevi Dernekler Federasyonu ( ADFE), Alevi Kültür Dernekleri (AKD), Pir Sultan Abdal Kültür Dernekleri (PSA), Hacı Bektaş Veli Anadolu Kültür Vakfı, Federasyona Demokratika Elewi (FEDA), Almanya Alevi Birlikleri Konfederasyonu (AABK), Avusturya Alevi Birlikleri Federasyonu (AABF), Maraş Demokratik Dernekler Federasyonu (MARDEF), Almanya Tilkililer Sosyal Dayanışma Derneği (Maraş), Maraş Yaşamı Yerinde ve Yeniden İnşa Hareketi, Kadının İnsan Hakları (KİH) - Yeni Çözümler Derneği, Kadın Zamanı Derneği, Kaos-GL, Ankara Gökkuşağı Aileleri Derneği (GALADER) , Diyarbakır Barosu LGBTİ+ Hakları Komisyonu, Pembe Hayat LGBTİ+ Dayanışma Derneği, Birlikte Yaşamak İstiyoruz İnisiyatifi, Suriye Evi Derneği, Suriye Toplum Derneği, Halkların Köprüsü , Demokrasi İçin Birlik (DİB), İnsan Hakları ve, Sosyal Güvenlik Forumu, Doğu-Güneydoğu Dernekleri (DGD), 78’liler Girişimi, 17 Mayıs Derneği, Kiğı-Karakoçan-Adaklı-Yayladere-Yedisu İlçeleri Sosyal Yardımlaşma, Kalkındırma ve Kültür Derneği (KAYY-DER), Bingöl, Yayladere, Güneşlik Köyü Yardımlaşma Derneği, Însiyatîfa Derûnnasên Mezopotamyayê Der –Mez, Gün-Der.”