İranlı şair Rojin Habibi: Kalemimizle mücadele ediyoruz

Şair ve yazar Rojin Habibi, İran'da kadınların sanat alanında yaşadığı kısıtlamalara karşı mücadelesini sürdürdüğünü belirterek, “Yazarın silahı kalemidir, kalemimizle mücadele ediyoruz" dedi.

LARA GEWHERİ

Mahabad – Rojhilat Kürdistan’ında şiirleri ile tanınan şair ve yazar Rojin Habibi (60), 35 yıldır öğretmenlik yapıyor. Kürtçe dilinde çok sayıda şiir kitabı yayımlanan Rojin Habibi, sanat alanında kadın olarak karşılaştığı zorlukları anlattı.

‘Annem babamdan habersiz okula gönderdi’

Hayatını şiir ve yazı yazmak, eğitim vermek ve çocuk hikayeleri anlatmak arasında geçirdiğini anlatan Rojin Habibi, yaşadıkları zorlukları şöyle anlattı: “Çocukluğumdan beri haklarım için mücadele ettim. Babam, ben ve kardeşimin okula gitmesine izin vermiyordu ama annem habersiz bizi okula gönderiyordu. Babam beşinci sınıfa kadar okuduğumuzu fark etmedi. Okula erken başladım ve bir gün kitap okuduğum sırada babama yakalandım. Babam odadan çıktı ve ardından okula gitmemize engel olmadı.”

‘Öğretmenim kadınların şiir yazma yeteneği olmadığını söyledi’

Yazdığı şiirleri bir öğretmenine gösterdiğini dile getiren Rojin Habibi, “Öğretmen yüksek sesle kadınların şiir yazma yeteneğinin olmadığını, bir eş bulup evde kalmaları gerektiğini söylemişti. İlk kez şiirlerimi birine gösteriyordum ve öğretmenin tepkisi o kadar sertti ki artık yazamazdım ama edebiyata olan ilgim uzun yıllar ruhumda kaldı. Yazdığım şiirlerin hepsi öylece defterimde kaldı. Çocuklarımdan birinin ergenlik çağında edebiyata ilgi duymaya başladığını ve şiir yazdığını fark ettim. Çocuğumu bu alandaki kurslara götürdüm ve yanında bulundum” diye belirtti.

‘Kadınlara sanat alanında birçok zorluk yaşatıyor’

Egemen kültür zihniyetinin kadınlara sanat alanında birçok zorluk yaşattığına dikkat çeken Rojin Habibi, şu değerlendirmelerde bulundu: “Ataerkil zihniyet kadınları sürekli küçümsüyor ve erkeklerden zayıf olarak göstermeye çalışıyor. İran ve Rojhilat Kürdistan’da toplum kadınların ortak yaşam alanlarında oturmasına izin vermez. Bir kadın bir erkeği anlatan bir şiir yazdığında, şiirlerinde bile duygularından söz etmeye hakkı olmadığı belirtilir. Bu nedenle edebiyata ilgi duyan kadınlar genellikle gizli yazarlar. Kadınlara edebiyatla ilgili topluluklara katılma ve eğitim alma hakkı verilmez. Bazı yayıncılar, kitaplarını yayımlayan kadınlardan daha fazla ücret alırlar.”

‘Tüm toplumla yüzleşme yaşadım’

Annesiyle, babasıyla, kardeşleriyle, eşiyle ve sonrasında tüm toplumla bir yüzleşme yaşadığını dile getiren Rojin Habibi, “Benim Şehrimde” adlı filmde rol alan ilk kadın olduğunu söyledi. Toplumun kadın ve kız çocuklarına yönelik bakış açısını kırmaya çalıştığını vurgulayan Rojin Habibi, “Bu kısıtlamaların beni kenara itmesine izin vermedim. Birçok kadına okuma yazma öğrettim ve onları iyi bir gelecek için eğittim. Bir kadın grubu kurdum ve kadın yazarların eserlerini yayınlamaları için şartlar sağladık ve kadınların edebiyatta yer almaları için onlara maddi destek sağladım. Yazarın silahı kalemidir, kalemimizle mücadele eder, acılarımızı, arzularımızı herkesin okuması için yazarız” dedi.

‘Jina Mahsa Amini ayaklanması tüm alanları etkiledi’

İran’da Jina Mahsa Amini’nin katledilmesi ardından başlayan ayaklanmayı değerlendiren Rojin Habibi, sözlerini şöyle sürdürdü: “Jina Mahsa Amini ayaklanması sanat alanı başta olmak üzere tüm alanları büyük ölçüde etkiledi. Kadın yazar ve şairler, toplumsal değişimlerine ayak uydurmuş ve bu değişim sadece sanatta değil toplumun kadınlarla olan iletişim ve ilgilenme biçiminde de kendisini göstermiştir. Örneğin sanatsal alanda kadınlara yönelik bakış açısı değişti. Bu ayaklanma İran'daki ataerkil topluma bir darbe oldu. Bu başkaldırı ile kadınların seslerinin yükseldiğine tanık oluyoruz.”