Haber Merkezi – İran ve Rojhilat Kürdistan’da Jîna Mahsa Amini'nin gözaltında işkenceyle katledilmesinin ardından başlayan halk ayaklanması üç ayı geride bırakırken, katliam politikalarına rağmen halk meydanları terk etmiyor. Gözaltına alınanlar insanlık dışı işkencelere maruz kalırken, çoğunun akıbetleri hakkında ise bir bilgiye ulaşılamıyor. Gözaltına alınıp tutuklananlar arasında gazeteciler de bulunuyor. Ülkede çok sayıda gazeteci tutuklanırken, bunların arasında Nilüfer Hamedi ve İlahe Muhammed isimli kadın gazetecilerde bulunuyor.

Jîna Mahsa Amini katliamını dünyaya duyurdu

Shargh Daily Muhabiri Nilüfer Hamedi, 22 Eylül’de gözaltına alınırken, Jîna Mahsa Amini’nin Amini’nin hastaneye kaldırılışını dünyaya duyuran ilk gazeteciler arasında yer alıyordu. Tutuklanan gazeteciler için sık sık yazılı açıklamalarda bulunan Gazetecileri Koruma Komitesi (CPJ) de İranlı yetkililerin ülke çapında kitlesel protestoları takip ederken tutuklanan tüm gazetecileri derhal ve koşulsuz olarak serbest bırakmalarını istemişti. Ancak yapılan açıklamalara yanıt vermeyen rejim güçleri ülkede halka dönük baskılarını günden güne daha da artırıyor.

88 gün sonra bilgi alınabildi

Gazeteci Nilüfer Hamedi'nin eşi Muhammed Hüseyin, dijital medya aracılığıyla yaptığı bilgilendirmede, “Tutuklu gazeteciler Nilüfer Hamedi ve İlahe Muhammed Karçak Cezaevi’ne nakledildi. Nilüfer Hamedi’nin tutuklanmasının üzerinden 88 gün geçti ve süre sonunda nihayet savcılık ile konuşabildim.  Tek verdikleri bilgi her iki gazetecinin Karçak Cezaevi’nde olduğuydu.

Kadın gazetecilerin avukatı da tutuklu

Her iki gazetecinin avukatı Mohammad Ali Kamfirouzi de henüz bilinmeyen bir nedenle tutuklanırken, avukatın ülkede öğrenciler başta olmak üzere tutuklanan insanlarla ilgili çalışmalar yürütüyordu.

Devrim Muhafızları ve Enformasyon Bakanlığı da daha önce yaptığı açıklamada, her iki gazetecinin tutuklanma nedenine ilişkin, “Jîna Mahsa Amini’nin fotoğrafını yayınlamak ve sonrasında cenaze haberlerini yapmakla suçlanıyorlar” ifadelerinde bulunmuştu.