İHD raporu: Colemêrg’de 10 ayda 25 intihar girişimi

İHD Colemêrg Şubesi'nin raporunda, 10 ayda kentte 25 kişinin intihar girişiminde bulunduğuna dikkat çekilerek, toplumsal soruna dönüşmeden intihar olaylarını engelleyecek acil etkili çalışmalar yapılması gerektiğine vurgu yapıldı.

Haber Merkezi- İnsan Hakları Derneği (İHD) Colemêrg Şubesi’nin İntiharların Sebeplerine Yönelik Gözlem Komisyonu, kentte 2023 Ocak ayından bu yana meydana gelen şüpheli ölüm ve intihar olaylarına ilişkin hazırladığı raporu açıkladı. Dernek binasında yapılan basın toplantısında açıklanan raporu İHD üyesi Pınar Şen Zengin okudu.

‘Toplumsal soruna dönüşmeden müdahale edilmeli’

Kentte yaşanan intihar olaylarına yönelik bölgenin ilgili mecralarının; etkin soruşturma yürütmedeki eksikliklerinin gözlemlendiğinin belirtildiği raporda, “İntiharlar bireysel olmakla beraber her bir intiharın kendi içerisinde değerlendirilmesi ve buna yönelik toplumsal bir sorun haline dönüşmeden müdahale edilmesi için gereken aygıtların geliştirilmesi ve işletilmesi önemlidir. Yaşanan intiharlara yönelik tüm birimlerin harekete geçmesi, tüm sivil toplum örgütlerinin de bu konuda etkin bir çalışma yürütmesi ve veri oluşturması gerekiyor” denildi.

 10 ayda 25 intihar girişimi yaşandı

İntiharların Colemêrg ve ilçelerindeki dağılımının ele alındığının belirtildiği raporda, “Hakkari ilinde 2023 yılı itibari ile bilinen ve basına yansıyan kadarıyla 25 kişinin intihar ettiği bilinmektedir. Bunlardan 12 kişi hayatını kaybederken 13 kişi yoğun bakım ünitesi ve hastanelerde tedavi görmektedir. İntihar vakalarının çoğunluğu merkez, Şemdinli, Çukurca ve Yüksekova olduğu yapılan basın taramaları ve aile ziyaretleri sonucunda netleştirilmiştir. İntihar edenler ortalama 17-30 yaş aralığında genç kadın ve erkek bireylerden oluşuyor” diye belirtildi.

 Özel savaş politikalarına dikkat çekildi

İntiharların altında yatan belli başlı dinamikler olduğunun gözlemlendiğinin ifade edildiği raporda, şöyle denildi: “Bu dinamikler; sosyolojik, psikolojik, ekonomik, politik ve çeşitli tarikat ve cemaatlerden oluşmakla beraber, sebepleri her birinin alt başlığında değerlendirilmekte. Hakkari bölgesi gençliğinin dinamik yapısı sosyal olan tüm ortamlardan uzaklaştırılarak kendi iç dünyasında yok edilmeye bırakılmıştır. Bunların bölgede özellikle 2015 sonrası sokağa çıkma yasaklarından sonra artış göstermesi de mevcut iktidarın özel savaş politikalarından yalnızca biridir. Bölge gençliği kendi içerisinde yalnızlaştırılarak erkek ve kadın gençlerin yaşam biçimleri kolluk kuvvetlerinin denetimi altına girdi. Gençlerin uyuşturucuya yönelmelerinin altında yatan sebeplerin kolluk kuvvetleri ve gençler arasında kurulan ikili ilişkiler sonucu olduğu bölge halkı tarafından iddia edilmektedir.”

Bölgedeki genç kadınların kolluk kuvvetleri tarafından çoğu zaman tehdit edilerek cinsel saldırıya maruz bırakıldıklarının basına yansıdığının belirtildiği raporda, “Bölgede özellikle kafe gibi yerlerde çalışan genç kadınların kolluk kuvvetleri tarafından çoğu zaman rahatsız edildiği ve birçoğunun bölgedeki yetersiz yaşam koşullarından kaynaklı kolluk kuvvetlerine inandığı ve sonucunda da cinsel birlikteliğe zorlandığı sonrasında da bunun tehdit olarak kullanıldığı bölgenin genç kadınları tarafından iddia edilmiştir” diye ifade edildi.

‘Uyuşturucu kullanımı arttı’

Yapılan araştırmalarda Colemêrg ve ilçelerinde özellikle uyuşturucu kullanımının artışının gençlerin çaresizlik içerisinde olduğunu gösterdiğine işaret edilen raporda, “Üniversite mezunu olup bugün hiçbir yerde istihdam bulamayan gençler asgari ücret ya da altında ücretlere tabii tutularak toplum içerisinde rencide olmakta ve gururları kırılmaktadır. Ekonomik bağlamda devletin bölgede yaptırımı olmaması da gençleri devletin özel politikaları kapsamında batıya sürüklemekte ya da batıda sömürüden ve yozlaşmadan kaçan gençlerin intihar etmesine sebebiyet vermektedir” diye kaydedildi.

‘Gençlerimiz bu iktidar yüzünden ölüyor’

Özellikle Kürt gençlerinin okur yazarlık, eylem etkinlik, örgütlü mücadelelerine karşı getirilen yasakların gençler üzerinde umutsuzluk yarattığına vurgu yapılan raporda, “Gençlerin siyasal hareket içerisinde özgür fikirlerini beyan etme haklarının ellerinden alınması da gençlerin toplum içerisindeki varlıklarını sorgulayıcı hale getirmekte ve eğilimlerini farklı yönlere çevirmektedir” denildi. Gençlik merkezleri adı altında açılan yapıların sadece mevcut iktidarın politikalarına hizmet ettiğinin gözlemlendiğine işaret edilen raporda, şu ifadeler yer aldı:

“İHD ve şubelerine, ajanlaştırma üzerine yapılan başvurular örneğinde de gördüğümüz gibi bu mekanizmalar kendi politikalarını da üretmektedir. Aileler ile yapılan görüşmelerde özellikle intiharların ardından yetkili mercilerin hiçbir ziyareti olmadığını ve bununla beraber yürütülen soruşturmanın etkin bir biçimde olmadığını beyan ederek, ‘gençlerimiz bu iktidar yüzünden ölüyor’ söylemleri bu noktada önemlidir. “

Bölgedeki gençlerin yaşam standartlarını düzeltecek gerekli tüm aygıtların oluşturulması gerektiğine dikkat çekilen raporda, “Yaşam hakkı gibi en büyük hak ihlallerinin yaşandığı bu coğrafyada gençlerimize yönelik acil etkili çalışmalar başlatılması gerekiyor” diye kaydedildi.