‘İçerisinde kadınları katleden faillerin olduğu HTŞ geçici yönetimini tanımıyoruz’

Hevrîn Xelef’in annesi Suad Mustafa ve TEV-DEM Eşbaşkanı Remziya Muhemed, HTŞ içindeki kadınları katledenlerin, kadınlar tarafından yargılanacağını belirterek, kadınların çetelerin içerisinde yer aldığı Suriye’nin geçici hükümetini tanımadığını belirtti.

HESNA MUHEMED

Hesekê- Kuzey ve Doğu Suriye'de gerçekleşen 19 Temmuz Devrimi’ne birçok siyasetçi, savaşçı ve aktivist kadın öncülük etti. İşgale karşı savaşan bu kadınlar direnişin sembolü oldular. Mücadelesiyle özgürlüğün simgesi haline gelen kadınlardan biri de Hevrîn Xelef’di. Hevrîn Xelef, demokratik bir Suriye'nin inşası için büyük çaba harcadı ve kadın özgürlüğü mücadelesine adını yazdırdı. Bu kadınlardan biri olan Suriye Gelecek Partisi Genel Sekreteri Hevrîn Xelef, 12 Ekim 2019'da M4 hattına düzenlenen saldırı sonucu katledildi.

Baas rejiminin 8 Aralık 2024'te cihatçı Hayat Tahrir el Şam (HTŞ) tarafından devrilmesinin ardından Suriye yeni bir aşamaya girdi. Colani, 29 Ocak 2025'te Şam'da “Zafer Kongresi” adı verilen bir kongre düzenleyerek kendisini Suriye Devlet Başkanı ilan etti.

Ayrıca bu kongrede, Hevrîn Xelef’i katleden çeteler Ehmed İhsan Feyad El Hayis (Ebû Hatim Şeraq) ve Ebû Emşat ismi ile bilinen Mihemed Casim de geçici yönetime atandı. Bu iki çete üyesi, Efrîn, Serêkanî ve Girê Spî başta olmak üzere Kuzey ve Doğu Suriye'de sivillere ve kadınlara yönelik çok sayıda suça karışmalarıyla biliniyor.

Kadınları katleden bu çetelerin Suriye'deki geçici hükümet yönetimine getirilmesine başta kadınlar olmak üzere birçok itiraz ve tepki geldi. Kadınlar bu çetelerin uluslararası mahkemelerde yargılanmasını talep ediyor.

Hevrîn Xelef’in annesi Suad Mustafa ve Demokratik Toplum Hareketi (TEV-DEM) Eşbaşkanı Remziya Muhemed, konuya ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

‘Katiller ülkeyi hangi vicdan ile yönetecekler?’

Hevrîn Xelef’in annesi Suad Mustafa, “Katiller bu ülkeyi nasıl yönetecek?” diye sorarak, tepkisini gösterdi. Suriye yönetiminde kadın katillerinin olmasının kabul edilemez olduğunu ifade eden Suad Mustafa, “Onurunu satan insanlar ülkeyi yönetecek. Türk devleti bu katiller üzerinden Suriye topraklarındaki varlığını korumak istiyor. İşgalini genişletmeye çalışıyor. Suriye topraklarında katillere yer yok. Çünkü Suriye toprakları kutsal topraklardır” dedi.

‘Demokratik bir Suriye ancak kadınlarla mümkün’

Suad Mustafa, Suriye halkının katilleri kabul etmeyeceğini vurgulayarak, “Kızım Suriye bayrağını yasemin çiçeği renkleriyle süsledi. Ben onun annesi olarak katillerin yasemin bayrağı altında yönetimde yer almasını asla kabul etmeyeceğim. Kadınlar Suriye yönetiminde yerini almalıdır. Çünkü kadınlar 5 bin yıl önceki kölelik tarihini kabul etmez. Kadınların mücadelesi ve önderleriyle özgür ve demokratik bir Suriye'yi inşa etmek mümkündür” ifadelerini kullandı.

‘Katilleri kadınlar yargılamalı’

İnsan haklarına ve kadın örgütlerine, kadın katillerini yargılamaları ve kadın haklarını korumaları çağrısında bulunan Suad Mustafa, sözlerini şöyle tamamladı: "İnsan haklarına ve kadın örgütlerine çağrıda bulunuyorum; bu katiller uluslararası mahkemelerde yargılanmalı ve kadınların kanının hesabı sorulmalı. Bu katiller kadınlar eliyle yargılanmalı. Bu katiller Suriye'nin kutsal topraklarından uzaklaştırılmalı. Ona destek olanlardan da hesap sorulmalı.”

‘Geçici hükümette yönetim yok, katiller var!’

Kuzey ve Doğu Suriye’de kadınlara yönelik katliamlara dikkat çekerek, "Çetelerin hedefinde özellikle savaşçı ve örgütlü kadınlar var. Kadın politikacılar, hukukçular ve aktivistler düşman için tehdit oluşturuyor bu nedenle hedef haline geliyorlar. Bu katillerin yargılanması için mücadeleye ihtiyaç var. O katillerin eylemlerinin belgelenmesi ve hesap sorulması için bölgede hukuki ve siyasi açıdan birçok çalışma yapılıyor. Bu katiller, Baas rejiminin yıkılmasının ardından yeni hükümette görev alıyorlar” tepkisinde bulundu.

Kadın katillerinin yargılanması için mücadelelerinde ısrarcı olacaklarını belirten Remziya Muhemed, şöyle devam etti: “Kadın hakları için Rojavalı kadınların deneyimlerini Suriyeli kadınlarla paylaşma çalışmaları devam edecek. Bu süreçte her kadının özgürlüğü için mücadele etmesi gerekiyor. Kadın katillerinden hesap soracağız. Suriyeli kadınlar işgale ve katliamlara karşı birlik olmalı.”