Rojava’dan gazeteciler: Hakikatin, direnişin ve  YPJ’nin sesi olacağız

Türk devleti ve çetelerinin Kuzey ve Doğu Suriye’ye yönelik insanlık dışı saldırılarını ve savaş suçlarını tüm dünyaya aktaracaklarını belirten kadın gazeteciler, hakikatin, direnişin ve YPJ’nin sesi olacaklarının altını çizdi.

ZEYNEB ÎSA

Qamişlo- Türk devleti ve ona bağlı çetelerin saldırılarının hedefinde olan Kuzey ve Doğu Suriye'deki kadın gazetecilerden Rojava TV muhabiri Bêrîvan Qasim ile Kadın ve Özgür Medya Birliği Yönetim Kurulu üyesi gazeteci Evîn Îbrahim, Türk devleti ve çetelerinin Şehba, Til Temir, Minbic ve Heleb’e yönelik saldırılarını ajansımıza değerlendirdi.

Türk devletine bağlı çetelerin Kuzey ve Doğu Suriye ve özellikle Şehba, Til Rifet ve Şêxmeqsûd’a yönelik saldırılarını yoğun bir şekilde son birkaç gündür sürdüğünü hatırlatan Bêrîvan Qasim, "Ayrıca çeteler vatandaşlara da vahşice saldırıyor ve onların göç etmesini istiyor. Bugüne kadar çok sayıda kadın ve çocuk katledildi, binlerce aile yerinden edildi, bir kısmı kaybedildi, bir kısmı da Türk devleti çetelerinin kuşatması nedeniyle oralarda kaldı. Saldırılara karşı YPG ve YPJ güçleri büyük bir direniş gösteriyor” dedi. 

‘Kadınlar var gücüyle mücadele ediyor’

Geçtiğimiz günlerde YPJ’li iki kadına yönelik çeteler tarafından servis edilen şiddet görüntülerini değerlendiren Bêrîvan Qasim, “YPJ’li iki kadın, Kürt halkına karşı katliamlar yapan Türk devleti ve çetelerine karşı savaşmak isterken esir alındı. Türk devleti ve KDP her zaman yürüttükleri kirli savaşın gizli kalmasını ve Kürtlere yapmış oldukları katliamların gün yüzüne çıkmasını istemiyorlar. Türk devleti ve çeteleri, özellikle Şehba'da başlattıkları saldırılarla Kürtlere karşı bir katliam yapmak istiyorlar. Şehba’da Kürtler, Araplar, Süryaniler, Êzidîler gibi birçok bileşen var. Bu gerçekleri dünya kamuoyuna aktarmamızı istiyorlar. Türk devletinin çeteleri kadınlardan korkuyor ve kadınların savaşamayacağını söylüyor. Ama kadınlar, bu teröristlere karşı var gücüyle mücadele ediyor. Haberlerde iki YPJ'li kadının görüntüleri servis edildi. O iki kadının intikamını alacak binlerce YPJ'li kadın var ve o iki kadın savaşçıyı kurtaracaklarına inanıyoruz” diye belirtti.  

‘Hakikati dünyaya aktaracağız’

Gazeteciler olarak hakikatin, direnişin ve YPJ’nin sesi olacaklarını söyleyen Bêrîvan Qasim, konuşmasını şöyle tamamladı: "Bizler Kuzey ve Doğu Suriye'nin kadın gazetecileri olarak, sahada Türk devletinin ve çetelerin savaş suçlarını, kirli gerçekliklerini aktarmak istiyoruz. Ancak çeteler yolları kapatmış durumda. Tüm engellemelere rağmen onların insanlık dışı yöntem ve saldırılarını tüm dünyaya aktaracağız. Kadın gazeteciler olarak sözümüzü yineliyoruz; çalışmalarımız devam edecek ve YPJ’nin ortaya koyduğu direnişin sesi olacağız.”

‘İnsanlık dışı saldırılara tanık olduk’

Gazeteci Evîn Îbrahim ise, 27 Kasım'dan bu yana sadece Rojava Kürdistan'da değil, Suriye'nin birçok yerinde çok şiddetli saldırıların gerçekleştirildiğini belirtti. Evîn Îbrahim, “Bu bölgenin vatandaşları üzerinde çok kirli planlar yürütülüyor ve birçok iktidar devleti de bu planlarda yerini alıyor. Kadına yönelik aşırı fikirleri temel alan Türk devleti ve çeteleri öncülüğünde özellikle kadınlar hedef alınıyor. Heyet Tahrir El Şam adı altında örgütlenen bu çetelerin temelde El Kaide ve DAİŞ çeteleri olduğunu biliyoruz. Kadına yönelik bu sürekli soykırım hiç şüphesiz tüm dünyanın gözü önündedir. Daha önce Şengal’de ve sonrasında birçok yerde kadınlar şahsında toplumu hedef alan insanlık dışı saldırılara tanık olduk” ifadelerinde bulundu.

‘Özel savaşın bir parçası’

Kadınların hedef alınmasıyla ilgili değerlendirmelerini sürdüren Evîn Îbrahim, şöyle konuştu: “Bu savaşın içeresinde de tüm senaryolar tekrarlandı ve bu çok acı bir durum. Kadınları hedef almak ve kafa kesmek bu çetelerden uzak bir durum değil. Dolayısıyla mevcut savaş koşullarında, bölgeye yönelik yürütülen saldırılarda ve planlarda en çok mağdur olanlar kadınlar oluyor. Özellikle medya çalışanları bu görüntüleri kullanarak insanların duygularıyla oynamamalı. Şehba ve Til Rifet’taki halk Özerk Yönetim bölgelerine geldi. Göçe maruz kalan bu insanlar YPJ ve YPG’ye en çok sahip çıkan Şehba ve Til Rifet'tan gelen halkımızdır. Türk devleti ve çetelerinin hedefi bu direnişi yenilgiye uğratmaktır. Bugün de bu direniş sürüyor. Göçe maruz kalanlar ve YPJ savaşçılarının bu görüntüleri KDP tarafından insanların duygularıyla oynamak için servis ediliyor. Tüm bu yaklaşımlar özel savaş politikalarının da bir parçasıdır.”

Kadın ve Özgür Medya Birliği'nin dün yaptığı açıklamaya değinen Evîn Îbrahim, “Mağdur edilen halkın görüntülerini ve esir alınan iki YPJ’linin görüntülerini servis ederek insanları korkutmak istiyorlar. Dün Kadın ve Özgür Medya Birliği olarak açıklama yaparak bu görüntüleri servis eden KDP’yi kınadık. Biz gazeteciler rolümüzü iyi oynamalı, halkımızın ve bu bölgede yürütülen direnişin yanında yer almamız gerekiyor. Halkın sesi olmalıyız, yaşananlar karşısında halkı aydınlatmalıyız ve çözüme katkı sağlamalıyız” çağrısında bulundu.