Tuğla Fabrikası’nın emekçi kadınları “moral” ile zorlukları aşıyor

Ekonomik kriz nedeniyle elektrik, su, doğalgaz, gıda, giyim ve daha birçok ihtiyacını karşılamakta zorlanan insanlar artan vergiler nedeniyle de büyük sıkıntılar yaşıyor. Amed’de Tuğla Fabrikası’nda sigortasız ve asgari ücretin altında çalışmak zorunda kalan kadınlar, başka bir alternatiflerinin olmadığına dikkat çekiyor. Kadınlar bu işin zorluğunu ise yarattıkları ortamla biraz olsun unutuyor.

 

MEDİNE MAMEDOĞLU

Amed - Pandemi dönemiyle birlikte Türkiye’de işsizlik oranı arttı. Özellikle büyük zorluklara ve hak ihlallerine maruz kalınan bu süreçte kadın işçiler zor koşullar altında evlerine ekmek götürüyor. Amed’de Tuğla Fabrikası’nda saatlerce toz-toprak içinde çalışan kadınlar, artan vergileri karşılamak ve çocuklarını aç bırakmamak için fabrikada çalıştığını söylüyor. 08.00-17.00 saatleri arasında çalışan kadınlar, 10 ay boyunca asgari ücretin altında çalıştıklarını belirtiyor. Fabrikada makineden çıkan tuğlaları çadırlara yerleştirdiklerini kaydeden kadınlar, kas gücüyle saatlerce çalıştıklarını ve birbirlerine verdikleri moral ile zamanlarını keyifli anlara dönüştüklerini ifade ediyor.

“İşe alışmamız günleri alıyor”

Fabrikada 13 yıldır çalışan kadın işçilerden Hanım Şahin, yaptıkları işin zorluğuna dikkat çekiyor. Kadınların günler sonra işe alıştıklarını ve bu süreçte çok yorulduklarını belirten Hanım Şahin, ileri yaştaki kadınların da yaşanan ekonomik zorluklardan dolayı gelip çalışmak zorunda kaldığını söylüyor. Hanım Şahin, “Genç kadınlar için bu iş daha kolay oluyor. İleri yaştaki kadınlar zorlanıyorlar. Bir gün gelip çalışıyorlar sonra iki gün gelmiyorlar, ardından yeniden gelmeye başlıyorlar. Yavaş yavaş öğreniyorlar. Yaptığımız iş zor, ancak çalışmak zorundayız. Burada tuğlalar makinalarda üretiliyor bizde o tuğlaları çıkarıp sehpalara dolduruyoruz. Kış aylarında da sehpaların üzerine çadırlar açarak çalışıyoruz. Onlar stoklara gidip boşalıyor sonra boş gelenleri yeniden dolduruyoruz. Durmadan çalışıyoruz” diyor.

“Asgari ücretin altında sigortasız çalışıyoruz”

Kadınların iş bulamadığı için mecburi olarak fabrikada çalıştığını kaydeden Hanım Şahin, kadınların evlerine ekmek götürme derdiyle toz toprağa dayandığını ifade ediyor. Hanım Şahin konuşmasına şöyle devam ediyor: “Burada en fazla 10 ay çalışıyoruz, kışın çok yağmur yağdığında çalışamıyoruz. Ama yaz geldiğinde yeniden işin başındayız. Kadınlar aç kalmamak için, erkeklerin ve devletin eline bakmamak için çalışıyorlar. Devlet vergileri çok artırdı, insanlar bu yüzden hiç bir yere para yetiştiremiyor. Paraları kendilerine de yetmiyor. İşimiz sigortalı bir iş değil, asgari ücretin altında çalışıyoruz.”

“Sezon sonuna kadar kenetlenerek çalışıyoruz”

Sadece kadınlardan oluşan ortamlarının işlerini çekilir kıldığını ifade eden Hanım Şahin, işleri zor olsa da ortamın güzelleştiren kadınlarla zamanın nasıl geçtiğini fark etmediklerini söylüyor. Hanım Şahin, “Kadınlarla güzel anlaşıyoruz, işi eğlenceli hale getirmeye çalışıyoruz. Yemeklerimizi burada yiyoruz, burada yemek olmadığı zaman biz ortaklaşarak kendi evlerimizden getiriyoruz. Burada en güzel şey arkadaşlığımız. Sezon kapanana kadar birbirimize kenetleniyoruz” diyerek sözlerini noktalıyor.