Lewendî kıyafetler Yasemin’in ellerinde form kazanıyor

Kürt kültüründe geçmişten bu yana Kürt kadınları tarafından giyilen lewendî elbiseler, modern çağda da unutulmuyor. Açtığı terzi dükkânında sadece bu elbiseleri dikip satışını yapan esnaf Yasemin Süleymanoğlu, kültürünü yaşatmanın kendisine mutluluk verdiğini söylüyor. 
MEDİNE MAMEDOĞLU 
Amed - Tarihten bu yana Kürt kadınlarının günlük hayatın her alanında giydiği Lewendî (yöresel) kıyafetler günümüze de ayak uydurmaya çalışıyor. Birbirinden farklı renk ve işleme ile Kürt kültürünü yansıtan kıyafetler, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü, 21 Mart Newroz Bayramı, düğünler, kutlamalar gibi birçok özel günlerde tercih ediliyor. Bölgenin bazı kentlerinde özel günlerin yanı sıra Şırnak, Hakkari, Van, Siirt gibi illerde ise kadınlar günlük hayatta yöresel kıyafetlerini giyiyor. Bu kıyafetlerin dikimi ise uzun uğraşlar isteyen bir iş. Terziliğe başladığı günden bu yana sadece lewendi kıyafetleri dikip satışını yapan lewendî Terzi ve Dikim Evi sahibi Yasemin Süleymanoğlu, dükkanında sadece yöresel kıyafetler diktiğini belirtiyor. 
“Avrupa’dan sipariş alıyorum”
Terzilik mesleğinin annesinden miras kaldığını kaydeden Yasemin, “Bu mesleğe başladığımda 17 yaşındaydım ve ilk olarak evimde yaptım. Zaman geçtikte bu işte kendimi geliştirmeye başladım. Rengarenk kumaşlar zamanla hayal dünyamı da genişletti. Ardından dükkan açmaya karar verdim. Tabi başta hiç kolay olmadı bu iş. Bu dükkanın giderleri için yıllarca çalıştım, çok emek harcadım. Şu an Avrupa’dan bile sipariş alıyorum. Yıllarca hem çocuklarımı büyüttüm hem de bu dükkânı büyütmeye çalıştım. Burada sadece yöresel kıyafet dikiyorum ve birçok yöreye ait kıyafetler var” diyor. 
“Amacım kültürümü, değerlerimi yaşatmak”
Yöresel kıyafetler dışında elbise dikmediğini belirten Yasemin, “İlk başladığım zaman insanlar bana pantolon ya da diğer elbiseleri getirip dikmemi söylerdi ama ben hiçbir zaman onları yapmadım. Dışarıda normal elbiseler için terzilik yapan yüzlerce terzi var. Ama ben bu işe ilk başladığımda da tek hedefim kültürümü, değerlerimi yaşatmaktı. O yüzden bana pantolon, ceket ya da günlük hayat tarzında elbise getirenleri diğer terzilere yönlendiriyorum. Ben burada sadece kadınların özel günlerde ya da düğünlerde giydikleri elbiseleri dikiyorum. Boncuklarından işlemelerine kadar her şeylerini ben yapıyorum” diyerek, bu kültürü yaşatacağını kaydediyor. 
“Lewendî kültürü modern hale geldi” 
Günümüzde genç kadınların da yapılan elbiselere çok özendiğini ve merak saldığını ifade eden Yasemin, eskiden gençlerin bakmadığı elbiselerin günümüzde modern kültürde yer almaya başladığını söylüyor. Yasemin, sözlerine şöyle devam ediyor: “Başta kadınlar çok merak etmiyordu ve herkes modern tarzda ki kıyafetleri kendi yöresel kıyafetlerine tercih ediyordu. Ama kendi kültürlerini gördükçe ve elbiselerin farklılığını anlamaya başladıkça bizi tercih ettiler. Şimdi bu kıyafetlerimiz diğer adıyla lewendîlerimiz kültürün modern tarzına dönüştü. Newroz’da ya da düğünlerde insanlar diğer kıyafetler dışında gelip bizden lewendî dikmemizi istiyorlar. Sadece yerel değil ülkenin dört bir yanından ve Avrupa’dan da siparişler alıyoruz.” 
“Diktikçe mutlu oluyorum”
Yöresel elbise diktiği için çok mutlu olduğunu kaydeden Yasemin, “Hem kendi değerimi, kültürümü yaşatıyorum hem de ayaklarımın üzerinde duruyorum. İşimizin zorluğu var tabi ki; bir elbiseye günlerimizi harcıyoruz, kumaşından tut süslerine kadar ama bu elbiseler giyildikçe biz daha çok mutlu oluyoruz” diyerek, sözlerini noktalıyor.