Kadınlar IŞİD’ten temizlenmiş topraklarında nar hasadına başladı
Binlerce dönümlük topraklara ekilen nar ağaçları sadece görünümleri ile değil verimleri ile de yaşamı şekillendiriyor Sûsa’da. IŞİD’in Dêrezor’u ele geçirmesinden sonra kentin nar üreticiliğine dayanan ekonomisi bu işgalden çok etkilenmiş, on binlerce dönüm araziye yayılan bahçeler yakılmış, kesilmiş ya da bakımlarının yapılmasına izin verilmemiş. Arap kadınlar Sûsa’da bugünse IŞİD’ten temizleniş topraklarında nar üretimlerine devam ederken, kış hazırlıkları da yapıyor.
ZEYNEB XELÎF
Dêrazorê - Kadının toprak ve toprağın kadına sundukları, yaşamın nasıl örüldüğünü de belirliyor. Dêrezor’a bağlı Sûsa kentinde nar üreticiliği ekonomiden günlük yaşamın şekillenmesine belirleyici rol oynarken, başı kadınlar çekiyor. Kentin büyük bir kısmı nar hasadına başlarken, devamında nar ekşisi ve şerbeti yapılıyor. Dêrezor’da Sûsa denildiğinde uçsuz bucaksız nar bahçeleri geliyor akla. On binlerce dönümlük araziye yayılan nar bahçelerinde kadınlar bugün harıl harıl çalışarak, nar hasadına devam ediyor.
“Çalışmaktan mutluyum”
Ömrünün uzun yılları nar bahçelerinde geçiren 40 yaşındaki Sûsalı Eatîdal Adil El-Îsa, “Hayatımızı narcılık yaparak kazanıyoruz. Nar bahçeleri verim kadar huzur da veriyor” diyerek, yaşamını şekillendiren nar bahçelerinin içerisinde çalışmaktan mutlu olduğunu söylüyor. Nar toplarken küçükleri ve büyükleri ayırdıklarını, farklı ebatlara göre sınıflandırdıklarını, nar almak isteyenlerin de buna dikkat ettiğini belirten Eatîdal Adil El-Îsa, su sorunu nedeniyle bahçelerini 15 günde bir sulamak zorunda kaldıklarını da ekliyor sözlerine.
“DAİŞ ağaçların çoğunu yaktı”
Bahçelerine iyi bakmaları durumunda veriminde iyi olduğunu kaydeden Eatîdal Adil El-Îsa, “Nar bahçelerinin bakımı sabır istiyor. Uzun yıllar bakıp büyüttüğümüz ağaçlarımız bugün çok azalmış durumda. Yıllarca DAİŞ baskısı altında yaşadık ve o yıllarda ağaçlarımızın çoğu yakıldı, kesildi. Nar bahçesi sahiplerinin çoğu DAİŞ baskısı yüzünden göç etmek zorunda kaldı. DAİŞ’ten önce 60 kiloğram nar topladığımız ağaçtan bugün belki 40 kilogram nar toplayabiliyoruz” diyor. Nar’ın ekşisini, şerbetini, şurubunu yaptıklarını ifade eden Eatîdal Adil El-Îsa, bahçelerinin eski verimine kavuşması için bakımlarını yapmayı ihmal etmediklerini dile getiriyor.
“Hastalıklardan korunmak için suyu içilmeli”
Topladığı narların soflara renk ve tat katması için suyunu hazırlayan Reşa El Mihemed ise, “Tüm ürünü topladıktan sonra nar suyu yapımına başlıyoruz. Makineler değil el yapımı hazırlıyoruz. Biraz ekşimsi bir tadı olan nar suyuna bazen tatlandırıcılar katılıyor, fakat biz asla katmayı tercih etmiyoruz. Doğal tadını koruması için şeker bile katmıyoruz” diyerek, tatlandırıcı ya da şeker kullanımını tavsiye etmediğini de ekliyor sözlerine. Reşa El Mihemed, kışın birçok hastalıktan koruduğuna inandıkları nar suyunu içmeyi ise herkese tavsiye ediyor.